22/04/2016 | Yazar: Kaos GL
İstismarı ortaya çıkaran gazeteci Serbay Mansuroğlu 13 maddede yaşananları özetledi.

Karaman'da Ensar Vakfı ve KAİMDER evlerinde kalan çocuklara istismarda bulunan öğretmen Muharrem B., 508 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Soruşturmanın genişletilmesi talebi reddedildi. İstismarı ortaya çıkaran gazeteci Serbay Mansuroğlu 13 maddede yaşananları özetledi.
Adliye önünde Eğitim-Sen eylemi, 20 Nisan
Karaman'da Ensar Vakfı ve Karaman İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği'ne (KAİMDER) ait ev ve yurtlarda 45 öğrenciye cinsel istismarda bulunan 54 yaşındaki öğretmen Muharrem B. 20 Nisan’da hakim karşısına çıktı.
Mağdurlardan 7’sine tecavüz, 2’sine cinsel istismar, 1’ine de müstehcen görüntü izletip taciz etmekten 600 yıla yakın hapsi istenen Büyüktürk, Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davada 508 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme soruşturmanın genişletilmesi talebini reddetti.
Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.30’da başlayan basına kapalı duruşmaya, sanık Muharrem B.’nin tutuklu bulunduğu Ereğli Cezaevi’nden SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim) sistemiyle katılması bekleniyordu; fakat sanık Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’ne gizlice getirildi.
Duruşmaya, başta Karaman Barosu Çocuk Hakları Komisyonu ve Barolar Birliği olmak üzere 30 baronun çocuk hakları komisyonları, Çocuk Hakları Koruma Derneği ve İnsan Hakları Derneği’nin yanı sıra cinsel istismarın yaşandığı yurtların bağlı olduğu Ensar Vakfı, Karaman Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği (KAİMDER) ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da müdahil oldu.
"Beni tedaviye göndersinler, tutuklamasınlar diye eşcinsel olduğumu söyledim”
Muharrem B., savunmasında, “Çocukların sınav dönemlerinde, onları teselli etmek için yanlarına yatıyordum. Çocuklara yönelik cinsel istismarda bulunmadım. Çocuklar kendi aralarındaki istismarı benim üzerime attı. Ailelerin ve çocukların olduğu ortamda yargılanmak isterdim” dedi.
Polisteki ifadesi sırasında neden eşcinsel olduğunu söylediğinin sorulması üzerine de, ”Beni tedaviye göndersinler. Tutuklamasınlar diye eşcinsel olduğumu söyledim” ifadesini verdi.
Mahkeme başkanı, sanığa, “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı”, “hürriyeti tehdit”, “kasten yaralama” ve “müstehcen görüntüleri izletme” suçlarından toplam 508 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Sanık Muharrem B.’ye 508 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
13 maddede Ensar ve KAİMDER’in korunma hikayesi
Davanın ardından Ensar Vakfı ve KAİMDER’e ‘dokunulmaması’ tepki topladı. İstismarı ortaya çıkaran Birgün’den gazeteci Serbay Mansuroğlu 13 maddede yaşananları özetledi, davayı yorumladı:
1 - Ensar Vakfı ve Karaman İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği'nin (KAİMDER) kaçak yurtlarında yaşanan tecavüz olayına ilişkin dava kayıtlara Türkiye'nin en kısa davası olarak geçti. Yargı, siyaset, bürokrasi üçgeninin iç içe geçtiği çok katmanlı bir davanın jet hızıyla bitirilmesi "olayın üstünü kapatacaklar" kuşkularını doğruladı.
2 - Mahkemenin "soruşturmanın genişletilmesi" talebini reddederek, 8 saatlik tek celselik duruşmada karara varması, Ensar ve Kaimder'in korunacağı kaygısını haklı çıkardı. Ensar'ın duruşma sonrası "davanın uzaması bizlere zarar verirdi" açıklamaları da bunu doğrular nitelikte.
3 - Mahkeme başkanı müdahillik talepleri devam ederken 'karar zaten belli' diyerek göstermelik bir duruşma olacağını peşinen ilan etti. Mahkeme, öğretmen Muharrem Büyüktürk'ün görev yaptığı Gazi Mustafa Kemal İlköğretim Okulu faaliyetlerini, Kayseri ve Çanakkale gezilerini soruşturma gereği duymadı.
4 - Yasadışı yurt açan ve işleten Ensar Vakfı ve KAİMDER'in -cinsel istismar skandalı kendi yurtlarında yaşanmasına rağmen- müdahillik taleplerinin kabul edilmesi davayı peşinen şaibeli hale getirdi.
5 - Mahkeme müdahillik taleplerini kabul edip Ensar Vakfı ve KAİMDER hakkında süren soruşturmayı tecavüzcü Muharrem Büyüktürk'ün yargılandığı dosya ile birleştirebilirdi. Birleştirmeye gitmemesi saklanmaya çalışılan ancak BirGün'ün haberiyle kamuoyu gündemine taşınan davanın sadece bir kişinin üzerine yıkılmak istendiğini gösterdi.
6 - Ensar Vakfı Başkanı Cenk Dilberoğlu ve ortağının, daha önce kaçak yurtlarında ilişki içinde oldukları aileleri ikna ederek avukatlığını almaları, bu aşamada Ensar Vakfı ve mağdur avukatlığını aynı anda üstlenmeleri kendilerini aklama çabası olarak değerlendirildi.
7 - BirGün'ün skandalı ortaya çıkardığı andan itibaren başta Aile Bakanı olmak üzere iktidar yetkililerinin Ensar'a kol kanat germeleri hem soruşturmayı hem de mahkeme sürecini etkiledi.
8 - Konya Ereğli Cezaevi'nden SEGBİS üzerinden duruşmaya katılacağı açıklanan Muharrem Büyüktürk'ün duruşma salonuna getirilmesi gün içinde yargılamanın hızlıca bitirilmek istendiği ve Ensar ile KAİMDER'e dokunulmayacağı algısını güçlendirdi.
9 - Otuz kentin barosunun temsilcileri sırayla söz alıp soruşturmanın genişletilmesini talep etti. Mahkeme bu sırada Ensar Vakfı ve KAİMDER hakkında yapılan suç duyuruları olduğunu, idari ve adli soruşturmanın devam ettiğini ileri sürerek talepleri reddetti.
10 - Büyüktürk'ün, KAİMDER’den ayrıldıktan sonra bazı çocuklarla Ereğli'ye gittiği ve burada çocuklarla kaldığı ortaya çıkmıştı. Ancak çocukların oraya gönderilmesi için aracı olan kişilerin kim olduğu incelenmedi.
11 - Mahkeme süreci boyunca Vali Murat Koca ve İl Milli Eğitim Müdürü Asım Sultanoğlu ile bazı kamu görevlilerinin kaçak yurtlar konusunda görevi ihmalden soruşturulmalarına dönük bir yargı girişimi olmaması mahkemenin yaklaşımına ve bundan sonra izlenecek yola dair çarpıcı bir örnek.
12 - Büyüktürk'ün diyalog halinde olduğu Memur-Sen il temsilcisi Yunus Özdemir, Karaman Valisi Murat Koca, Milli Eğitim İl Müdürü Asım Sultanoğlu, Ensar Vakfı Başkanı Cenk Dilberoğlu, Ensar Vakfı Karaman şube Başkanı Ali Bağcı, KAİMDER Başkanları Tevfik Baran ve Mehmet Sarı, Karamangündem yerel sitesinin sahibi Cahit Sucu ve Büyüktürk ile yakın ilişkiler kuran Karaman’ın yeni ve eski milletvekilleri ile Bakanlık yapan isimler araştırılmadı, dava kapsamına alınmadı.
13 - Dosyaya giren çocuk sayısı 10. Ancak 45 çocuğun cinsel istismara uğradığı iddiaları var. Savcılığın ve mahkemenin olayın üstüne gitmemesi 10'dan daha fazla çocuk olduğu gerçeğini bir kez daha göstermiş oldu. Büyüktürk’ün Karaman öncesi İstanbul’da Enderun Vakfı ile yürüttüğü çalışmalar ve sonrasında Diyarbakır’da yaptıkları, Timetürk ve Yedi iklim dergisinde kimlerle nasıl çalışmalar yaptığı araştırılmadı. Diyarbakır’dan Karaman'a gelirken yanında 5 çocukla geldiği biliniyor, ancak bu çocuklara ne olduğu sorusunun yanıtı yok.
Etiketler: insan hakları