01/11/2016 | Yazar:

Tatiana Maslany’nin kendine hayran bırakan oyunculuğuyla diziden alınan keyif iki katına çıkıyor.

‘Kadın gücü’ ve eşcinsellik: Orphan Black Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Dördüncü sezonunu geçtiğimiz baharda bitiren Orphan Black’te, başrol oyuncusu Tatiana Maslany, klon oldukları ortaya çıkan benzer birkaç kişiyi canlandırıyor. Tatiana Maslany’nin kendine hayran bırakan oyunculuğuyla diziden alınan keyif iki katına çıkıyor.

Kanada yapımı dizi, bir dolandırıcı olan Sarah Manning'in kendisine tıpatıp benzeyen Beth Childs adındaki bir kadının intiharına tanık olması ile başlar.

68. Emmy ödüllerinde drama dalında en iyi kadın oyuncu ödülünü alan Tatiana Maslany dizide farklı karakterlerdeki klonları canlandırıyor.

Sarah: Orijinal klon

Beth Childs intiharına tanık olduktan sonra onun yerine geçen Sarah sırayla olayları çözmeye başlayarak klonların arkasında neler olduğunu anlamaya çalışır. Eşcinsel olan ve bazen seks işçiliği yapan üvey kardeşi Felix ile birlikte hareket ederler ve diğer klon kardeşleriyle tanışırlar.

Üreyebilen iki klondan biridir ve bir kızı vardır. Doğurgan olan klon olduğu için Sarah’yı klonlayan Dyad Enstitüsü kızının peşindedir. Kızın başına bir şey gelmemesi için ona Sarah ve Felix’in üvey annesi olan Shibhon bakar.

Eşcinsel klon Cosima

Her klonun ‘monitör’ denilen gözlemcileri vardır. Dyad tarafından Cosima’ya ayarlanan Delphine Cormier ile aşk yaşamaya başlar. Fakat sonrasında bu gerçek bir aşka dönüşecektir ve Delphine bu uğurda çok şey yapacaktır. Dizideki gerçek ve tek diyebileceğimiz aşk, iki kadın arasında.

Çoğu Hollywood filminde lezbiyenliğin bir fetiş olarak gösterilmesine karşın dizide Cosima karakterinin cinsel yönelimine gereğinden fazla odaklanılmıyor.

Tatiana Maslany: Cinsiyetçilik her aktris için bir sorundur!

Setlerde birçok cinsiyetçi davranışlara maruz kalan Maslany, Orphan Black’teki rolü de bunun için seçtiğini söylüyor ve ekliyor:

“Setlerde seksist davranışlara maruz kalmamış bir kadın olduğunu sanmıyorum. Hepimiz çeşitli yollardan geçiyoruz ve bazen yapılan şeyleri anlatamıyoruz bile. Yönetmenlerin, yazarların %70-80’i erkek ve bu çoğu şeyi belirliyor.”


Etiketler: kültür sanat
İstihdam