17/10/2011 | Yazar: Kaos GL

‘Kuzey Kıbrıs’ta sağ siyasetin muhafazakârlığı bir tarafa, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda öncülük yapması gereken sol siyaset de en az sağ kadar muhafazakâr.’

‘KKTC’de Sömürge Yasasını Savunan Milliyetçiliğin Arsızlığı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Bugün Sarris’i milliyetçilik üzerinden arsızca manşet yapanlar, o günlerde “i…lik yasası” demişlerdi tutuklama gerekçesi yasayı kaldırma tasarısına.
 
Ben merakla acaba mecliste bu yasanın artık çağ dışı kaldığını gündeme getirip, değiştirilmesi gerektiğini söyleyecek bir vekil çıkacak mı diye merak ediyorum.
 
Yenidüzen gazetesinden Aysu Basri Akter’in ’STRAIGHT’ MECLİS! başlıklı yazısını yayınlıyoruz
 
Michalis Sarris…
Son derece popüler ve başarılı bir iktisatçı.
Güney Kıbrıs’ta, özellikle medyaya verdiği yorumlarla ve aktif icraatlarıyla biliniyor.
Seviliyor…
DIKO’nun geçmiş hükümet döneminde, Ekonomi ve Maliye Bakanı olarak görev yaptı. Başarılı politikalarıyla ve iki toplumlu ilişkilere gösterdiği hassasiyetle biliniyor.
Müzakere heyetlerinde de Ekonomi Komitesi’nin Başkanlığını yürüttü. Hatta yeni kabinede de bizzat Hristofyas tarafından yer alması için çok ısrar edildiği, ancak DIKO’nun koalisyondan çekilip hiçbir şekilde kabinede yer almama kararı doğrultusunda bu teklifi geri çevirdiği biliniyor.
Sarris, halen DIKO Başkanı Karoyan’ın Ekonomi Danışmanlığı’nı yapıyor.
Ve bir gece Kuzey Lefkoşa’da, Surlariçi’nde tutuklanıyor.
Gerekçe ise, “doğaya aykırı cinsi münasebette bulunması!”
Gece yarısı, karga tulumba kaldığı evden alınan Sarris, ertesi sabah bütün basının önünde kelepçelenip mahkemeye çıkarılıyor. Azılı bir katil gibi...
Ve hakkında 3 gün tutukluluk kararı veriliyor.
Çünkü hâlâ sömürge döneminden kalma yasalarla cadı avcılığı yapıyoruz. Doğanın gerçeklerini reddedip “normal” tanımı dışına çıkanlara hayatı zindan ediyoruz.
Yaşanan olayın ardından gözaltına alınan kişilerin yaşları da tartışma konusu oldu. Söz konusu evde fuhuş yapıldığı da iddia edildi.
Eğer ortada yaşı küçük çocukları istismar ya da fuhuş varsa, şüphesiz ki, bu dünyanın her yerinde bir suçtur. Ülkeler kendi yasaları kapsamında bunu değerlendirir.
Ancak ilginçtir, bizim “erkek” yasalarımızda, 13 yaşından küçük bir erkek çocuğa tecavüz etmek, hafif bir suç sayılıyor!
Ama eşcinsel olmak ağır suç kapsamında! 5 yıla kadar hapislik cezası öngörülüyor.
Üstelik yasalarımız o kadar erkek ki, fuhuş konusunda sadece kadınlar üzerinden maddeler var. Fuhuşun cezası kadına kesildiği gibi, erkeğin fuhuş yapabileceğine ilişkin de bir varsayımda bulunmuyor yasalarımız.
Eşcinsellik konusunda da söz konusu olan, sadece erkek eşcinselliğidir.
Erkek olmaya, erkek kalmaya o kadar önem veriyoruz!
Ve Sarris’e de sadece “doğaya aykırı cinsi münasebet ve bunun için gizli ittifak kurmak” suçlamasıyla dava okunuyor.
Eğer konuyu fuhuş ya da çocuk istismarı üzerinden okuyarak, büyük fotoğrafı göz ardı edeceksek, işin bu tarafını da düşünmek gerekiyor. Çünkü biz “para karşılığı çocuklarla keyif alemi yapan, bu sapık adamı” kodlayarak, aslında vicdanımızı rahatlatıyoruz.
Oysa hukuk sistemimiz işin bu tarafında değil.
Sarris, para karşılığı çocukları istismar eden biri de olsa, bizim hukuk sistemimiz her halükarda O’nun sadece cinsel pozisyonuyla ilgileniyor.
Düşünsenize;
Son derece başarılı bir insanı, sırf cinsel kimliği nedeniyle ömür boyu üzerinde kalacak bir utançla baş başa bırakıyoruz. Kariyerini, ailesini ve itibarını yerle bir ediyoruz.
Üstelik geri dönüşü olmayacak bir şekilde…
Geçen hükümet döneminde, Fasıl 154 ceza yasasının “doğaya aykırı cinsel münasebet” maddesinin kaldırılması ve söz konusu yasanın değiştirilmesi ile ilgili bir çalışma başlatıldı.
Bugün Sarris’i milliyetçilik üzerinden arsızca manşet yapanlar, o günlerde “i…lik yasası” demişlerdi bu çalışmalara. Sonuçta bu komite bir çalışma yapamadı ve bu çabalar sonuçsuz kaldı.
Üzerinden yıllar geçti. Bugün hâlâ aynı konuyu tartışıyoruz.
Muhtemelen daha uzun süre de tartışmaya devam edeceğiz. Yine de ben merakla acaba mecliste bu yasanın artık çağ dışı kaldığını gündeme getirip, değiştirilmesi gerektiğini söyleyecek bir vekil çıkacak mı diye merak ediyorum.
Ama yazık ki, bizde sağ siyasetin muhafazakârlığı bir tarafa, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda öncülük yapması gereken sol siyaset de en az sağ kadar muhafazakâr.
 

Etiketler: medya
İstihdam