‘LGBTİ Hareketi Gezi’yle Başlamadı’

 

Kaos GL’nin koordine ettiği 3. Uluslararası Feminist Forum ve KASAUM 20. yılı etkinliklerinde Makedonya, Mısır ve Türkiye’den LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks) ve feminist aktivistler ülkelerindeki direniş pratiklerini paylaştı. Forum’un ilk günü (15 Mart) gerçekleşen üçüncü oturumda Mısır’dan Nada Zatouna, Makedonya LGBTI Support Center’dan Jovana Ananievska ve Türkiye Kaos GL Derneği’nden Yıldız Tar konuşmacı olarak yer aldı.

 

Kaos GL Derneği’nden Ezgi Koçak’ın kolaylaştırıcılığını yaptığı oturumda ilk olarak Jovana Ananievska, konuşmasına Makedonya’da feminizmin önündeki engellerden biri olarak gördüğü kadın örgütlerine değinerek başladı. “Kendi cinsel yönelimimi kabul edene kadar cinsellikten konuşmaktan çekinmem gibi kadın örgütleri de feminist olarak anılmaktan korkuyor” diyen LGBTI Support Center aktivisti, 2001’deki savaş sonrası uluslararası fon kuruluşlarının ülkeden çekilmesinin sivil topluma zarar verdiğini ekledi.

 

Ananievska, eşcinselliği geleneksel değerlere karşı, çocuklar için zararlı bir sapkınlık gibi sunmaya çalışan kadın örgütlerine rağmen LGBTİ’lerle birlikte dayanışma gösteren, militarizm ve milliyetçiliğe karşı mücadele veren feministlerin varlığından da umutlu olduğunu söyledi.

 

Nada Zatouna, görsel materyaller üzerinden feminizm ve toplumsal cinsiyet meselelerini anaakımlaştırmaya çalıştıklarını anlattı. Geçen yıldan bu yana yürüttükleri feminist okul, cinsellik eğitimi ve tabu atölyeleri çalışmalarına değinen Zatouna, Tahrir Meydanı’ndaki cinsel şiddeti kınayan bir açıklama yayınladıklarını belirtti.

 

İslamî otoritenin toplu tecavüzlerin bir kısmından tamamen kadınların sorumlu olduğu yönündeki ifadelerini paylaşan Mısırlı aktivist, ülkelerinde açık bir biçimde LGBTİ aktivizmi yapamadıklarını söyledi.

 

“Konuşmama devlet tarafından öldürülen çocuklar listesine eklenen Berkin Elvan’ı anarak başlamak istiyorum” diyen Yıldız Tar ise Gezi Direnişiyle başladığı varsayılan LGBTİ hareketini 1980 darbesine kadar geriye götürdü. “Gezi LGBTİ’lere ne kattı diye sormak yerine, LGBTİ’ler Gezi’ye ne kattı diye sormak lazım” sözleriyle direnişteki ayrımcı söylemin değişmeye başladığına dikkat çeken Tar, 1987 yılında Gezi Parkı merdivenlerinde polis şiddetine karşı açlık grevine giren trans kadınlar ve erkek eşcinselleri gösteren bir fotoğraftan bahsetti.

 

Savaşın heteronormativiteyle ilişkisini anlatan Kaos GL muhabiri, LGBTİ’lere yönelik imha, inkar ve asimilasyon politikalarına da değindi.