02/11/2017 | Yazar: Umut Güner

Lubunya öğretmen olmak dizimizin dokuzuncu yazısında Esra, köy okullarında rehber öğretmen olma deneyimini paylaşıyor.

Lubunya öğretmen olmak 9: ‘Hocam sıkıntılı bir durum var!’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Lubunya öğretmen olmak dizimizin dokuzuncu yazısında Esra, köy okullarında rehber öğretmen olma deneyimini paylaşıyor.

Lubunya öğretmen olmak yazı dizisi farklı disiplinlerden LGBTİ öğretmenlerin, eğitimcilerin deneyimleri ile devam ediyor. Dizinin dokuzuncu yazısında köy okullarında rehber öğretmen olarak görev yapan Esra’yı dinliyoruz:

8 senedir taşrada milli eğitime bağlı devlet okullarının ilk ve orta eğitim kurumlarında eşcinsel bir rehber öğretmen olarak görev yapmaktayım. Bu süreç içerisinde sürekli olarak atandığım şehrin farklı ilçelerindeki köylerde görev yaptım. Eşcinsel bir rehber öğretmeni olarak deneyimimi öğretmenler, idare, veli ve öğrenciler ayağında aktarmak isterim.

Bir okulda rehber öğretmeniyseniz eğer alanınızdaki bilgi birikiminiz açısından çok vasat olsanız bile okuldaki tüm bileşenlerin gözünde bir büyücü etkisine sahipsinizdir. Bu etki aynı zamanda size bir iktidar alanı da sağlamakta. Bu kısmın analizini burada yapmayacağım ama tam da bu noktada ağzından, gözünden, yüzünden testesteron saçan okul bünyesindeki farklı gruplar karşısında, bu iktidar alanı mendil işlevi görebilmektedir. Öğretmenler odasında ya da rehberlik odasında beni bir köşeye çekip dünyanın en büyük kahrını yüklenmişçesine “hocam çok sıkıntılı bir durum var” cümlesiyle başlayıp herhangi bir öğrencimin eşcinsel olma ihtimali bilgisinin aktarıldığı durumlarda (8 yıldır şaşmayan bu “vaka” kesinlikle kibar bir erkek çocuğu oluyor) ya da bazı öğretmenlerin bol miktarda cinsiyetçi esprilerini/yaşam deneyimlerini paylaştığı (ki en son yıllarca sol örgütlerin içerisinde aktif bir öğretmen arkadaşın, bütün öğretmenlerin önünde yaptığı şakanın oldukça cinsiyetçi bir şaka olduğuna kendisini ikna etmem haftalarımı almıştı)  sınıf ve okul ortamında hayatta kalabilmek için, alanın sağladığı iktidar size cinsiyetçi ve heteroseksist olmayan bir stratejik plan geliştirmenize imkan verebilmektedir. Bunun dışında performe ettiğim cinsiyet rolü açısından da duyuşsal olarak huzuru bozan/kaçıran bir yerde olmam işi ne kadar kolaylaştırıyor ya da zorlaştırıyor bilemiyorum. 

İdare ayağında ise durum üç aşağı beş yukarı benzer özelliklere sahip olmakla birlikte veliyle iletişiminiz iyi ise ya da alana dâhil bilginizi stratejik kullanabiliyorsanız (gizlilik ilkesi, gönüllülük ilkesi vb) idareyi sistemden ekarte edebiliyorsunuz. Veliler ise bireysel görüşmelerde farklı grup içerisindeki görüşmelerde farklı reaksiyonlar gösterebilmekte. Yeni atandığım köy okullarında ilk defa karşılaştığımız zaman performe ettiğim cinsiyet rolünden kaynaklı yaşadıkları kafa karışıklığı, huzursuzluk, imrenme, merak etme, yadırgama vb. duygu durumlarını görmek benim açımdan oldukça keyifli. Özellikle yoğunlukta olan negatif duygu durumlarının süreç içerisinde kırılması ve bu kırılmanın da bizzat kendi ağızlarından bir itiraf formunda tarafıma bildirilmesi oldukça yol açıcı bir yerde. Öncesinde kıyısında kenarında yuvarlak cümlelerle bilgi aktardığım eşcinsellik konusunda, sonraları velilerin gözünün içine bakarak eşcinsellikle ilgili tutumlarını konuşuyor olmak yol açan bu yeri daha iyi anlatır diye düşünüyorum.

Var oldukları bütün kurumlarda bu kadar heteroseksist ve heteronormatif bir kuşatılmışlığın içinde büyüyen öğrencilerimle sürecim de velilerden farklı değil. Öğrencilerimle yaptığım her çalışmada, gerek performe ederek gerekse de performe ettirmelerine alan açarak/fırsat sağlayarak konumuzla ilgili olsun ya da olmasın (ki bu kuşatılmışlıktan kaynaklı duyabilirseniz ya da görebilirseniz size sürekli materyal sağlayacaklardır) toplumsal cinsiyet rollerini sorgulamalarına çalışıyorum. Bu sorgulamaları yaparken vereceğim/paylaşacağım örneklerde, öğretmenlerinin kadın partnerleriyle olan deneyimlerini de bilmelerini/paylaşabilmeyi tabiî ki çok isterdim hatta bu deneyimlerimi en çok velilerimle paylaşmayı isterdim…

Ülkemizdeki bütün dezavantajlı grupların hak mücadelesi zorlu ve uzun. Ama yine de inancımız, umudumuz ve mücadelemiz her daim taze ve sıcak.

Yazı dizisindeki diğer anlatılar:

Lubunya öğretmen olmak 1: Güvenli alanlar yaratabiliriz!

Lubunya öğretmen olmak 2: Alışın, gitmiyorum!

Lubunya öğretmen olmak 3: Anaokulu çalışanı oldum!

Lubunya öğretmen olmak 4: Öğretmenliği neden bıraktım?

Lubunya öğretmen olmak 5: Bir kefede açık yaşamak diğerinde kariyer

Lubunya öğretmen olmak 6: Kendin olamadığın her an…

Lubunya öğretmen olmak 7: Güvenli liman?

Lubunya öğretmen olmak 8: Kendi ütopyanı yaratmak

 


Etiketler: insan hakları, eğitim
İstihdam