18/08/2023 | Yazar: Kaos GL
15-16 yaşlarında cinsiyet hoşnutsuzluğu yaşayan çocuğun iradesini yok sayanlar, 7-8 yaşında bir çocuğun sünnet edilmesini dert etmiyor.
Yıldız Tar, hekim akademisyenlerin bilimsel çalışmalarının açıkça suçlulaştırılması ve yayın yoluyla hedef gösterilmesinin ardından Artı Gerçek’e yazdı.
Tar, saçtığı nefreti çoğaltma gayretiyle hekimleri hedef gösteren Ürolog Zeki Bayraktar’ın kim olduğunu şöyle hatırlatarak başladı yazısına:
“Sokak köpeklerinin uyutulması yanlısı, tacizi ifşa eden kadınlara ‘ahlaksız’ demesiyle biliniyor, ürolog olmasına rağmen özellikle psikolojiyi ilgilendiren konularda uzman bilgisi adı altında kanaat bildiriyor, evlilik öncesi cinsel ilişkiye karşı, düzenli olarak sosyal medya hesabından ABD sağının komplo teorilerini Türkçeleştirerek paylaşıyor. ‘Başörtüsüne anayasal güvence getiren ve ailenin yeniden tanımlandığı’ anayasa değişikliği teklifinin konuşulduğu Meclis Anayasa Komisyonu’na davet ediliyor. Hiçbir LGBTİ+ örgütünün, sağlık meslek örgütünün, insan hakları örgütünün çağrılmadığı komisyonda; yasayı destekliyor ve LGBTİ+ varoluş ve kimliğinin yasaklanması gerektiğini söylüyor. Bunu da ‘uzman’ kılıfı altında yapıyor.”
Bayraktar son olarak mesleğini icra eden ve bilimsel hakikati savunan uzman hekimleri, cinsiyet disforisi teşhisi konulan çocuklara hormon replasman terapisi uygulanmasını bilinçli olarak çarpıtarak çocukları ameliyat ettiği iddiasıyla hedef gösterdi.
Tar yazısında “Bir yalan üzerinden, olmayan bir işlem üzerinden transları, cinsiyet hoşnutsuzluğu yaşayan çocuklara yardım eden hekimleri hedef alanları; gerçek bir sorun üzerine tepki göstermeye davet ediyorum. Malum, cinsiyet geçiş süreci kapsamında kimse çocukların, ergenlerin genitallerine cerrahi operasyon uygulamıyor ama her yıl milyonlarca oğlan bebek ve çocuğunun genitalleri sünnet edilerek geri dönüşü olmayan bir şekilde sakatlanıyor. Kararı veren aile, uygulayan doktorlar. Ne kurul ne de çocuğun iradesi söz konusu” diyerek çocuğun beden bütünlüğünü doğrudan ihlal eden sünnet uygulaması bu kadar yaygınken; ergenlerin intihar da dahil kendilerine zarar vermesine bile yol açabilen cinsiyet hoşnutsuzluğu veya uyumsuzluğunun etkilerini azaltabilecek, cerrahi müdahale içermeyen uygulamalar üzerinden cadı avına girişilmesini eleştirdi.
Yazının tamamını buradan okuyabilirsiniz.
Etiketler: insan hakları, nefret suçları, çalışma hayatı, aile, sağlık, sağlık hakkı