02/10/2020 | Yazar: Kaos GL
Genç LGBTİ+’nın “COVID-19 Salgınında LGBTİ+ Topluluğunun Durumu” raporuna göre araştırmaya katılan katılımcıların %24’ü pandemi öncesi psikolojik destek alırken, pandemi esnasında bu oran %11’e düştü.
Genç LGBTİ+’nın “COVID-19 Salgınında LGBTİ+ Topluluğunun Durumu” raporuna göre araştırmaya katılan katılımcıların büyük çoğunluğu hâlihazırda kısıtlı olan sosyalleşme alanlarının salgınla birlikte erişilemez hâle gelişinin kendilerini olumsuz etkilediğini belirtti.
Genç Lezbiyen Gey Biseksüel Trans İnterseks Gençlik Çalışmaları ve Dayanışma Derneği (Genç LGBTİ+) COVID-19 pandemisinin LGBTİ+’lara etkilerini görünür kılmak ve LGBTİ+’ların bu süreçte deneyimlerini gündemleştirmek amacıyla hazırladığı “COVID-19 Salgınında LGBTİ+ Topluluğunun Durumu” başlıklı araştırma raporunu yayınladı.
Online olarak yapılan anket çalışmasına 2020 Mayıs ve Haziran aylarında Türkiye’nin 81 ilinden 252 LGBTİ+ kişi katıldı.
Ruh sağlığı durumu
Araştırma kapsamında katılımcılar, öz-bildirimlerine dayanan sorularla iyilik halleri, psikolojik destek hizmetlerine ihtiyaç ve erişime ilişkin soruları yanıtladı. “COVID-19 salgını öncesi genel olarak psikolojik iyilik halinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna yanıt veren 251 katılımcıdan 105’i (%41,8) salgın öncesi psikolojik iyilik halini “ne iyi ne kötü” olarak değerlendirirken 96’sı (%38,2) “iyi”, 22’si (%8,8) “oldukça iyi”, 20’si (%8) “kötü”, 8’i (%3,2) ise “oldukça kötü” olarak belirtti. “COVID-19 salgını sırasındaki genel olarak psikolojik iyilik halinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise katılımcıların 97’si (%38,6) “kötü”, 71’i (%28,3) “ne iyi ne kötü” ve 55’i (%22) ise “oldukça kötü” yanıtını verdi. Buna karşın yalnızca 24’ü (%9,6)’sı “iyi” ve 4’ü (%1,6) “oldukça iyi” yanıtlarını paylaştı.
Katılımcıların 61’i (%24,3) pandemi öncesi süreçte psikolojik destek aldığını belirtirken 190’ı (%75,7) destek almadığını belirtti. Pandemi sırasında ise katılımcıların 28’i (%11,2) psikolojik destek aldığını belirtirken 223’ü (%88,8) destek almadığını paylaştı.
En çok tekrar eden temaların yer aldığı bazı katılımcı yanıtları şöyle:
“Finansal kaygılar yaşadığım için anksiyetem arttı. Evde kalmak ve kimseyle görüşememek, insanlara temas edememek kronik depresyonumu tetikledi. Her şeye çok çabuk sinirlenebilir hale geldim.”
“Depresyonum ve intihar düşüncelerim arttı.”
“Hayata dair umutsuzum ve böyle bir ülkede barınabileceğimi/barındırılabileceğimi sanmıyorum.”
“Motivasyonum ciddi anlamda yok oldu, herhangi bir işi tamamlamak zorlaştı, insanlarla daha az konuşur oldum.”
“En çok etkilediği şey ruh sağlığım oldu. Gerginlik, endişe ve korku duygularıyla sık sık yüzleşmem ve kendimi iyileştirmem gerekti. Kapalı bir alanda sürekli ve süresiz zaman geçirmek psikolojik olarak çok yorucu oluyor.”
“Korkularım artarak ev içine daha çok kapandım. Şahsi ve zorunlu alışveriş için dahi dışarı çıkamaz oldum. Sosyal olarak da bir daha eskisi olamayacağımı anladım.”
Raporun tamamını buradan okuyabilirsiniz.
Etiketler: sosyal hizmet, sağlık