03/11/2011 | Yazar: Kaos GL

Partilerin program ve tüzüklerini inceleyecek çalışma için Ka-Der, 27 Ekim’de Ankara’da bir toplantı yaptı. Toplantının notlarını Mehtap Tatar hazırladı.

Partilerin Tüzüklerine Feminist Okuma Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Partilerin program ve tüzüklerini inceleyecek çalışma için Ka-Der, 27 Ekim'de Ankara’da bir toplantı yaptı. Toplantının notlarını Mehtap Tatar hazırladı.
 
Toplantının açılış konuşmalarında, toplantının amacının ilk olarak 62 partiden kaçının tüzük ve programlarına bakacağımızı kararlaştırmak olduğu belirtildi.
 
Yapacağımız çalışmanın amacını feminist bir okuma ile parti program ve tüzüklerini incelemek, parti program ve tüzüklerinde yer alan ve almayan noktalara aktivizm dili ile dikkat çekmek olduğu söylendi. Bu nedenle toplantının ikinci amacının, partileri incelerken kullanacağımız kriterleri belirlemek olduğu ifade edildi.
 
İncelenecek partileri seçerken görünürlüğü çok, mecliste ve yerel yönetimde yer alan partilerin yanı sıra, marjinal partilere de bakmanın faydalı olacağı belirtildi. Siyasi yelpazenin her kesiminden, farklı ideolojik duruşları olan partilerden seçim yapmak gerektiği belirtildi.
 
Yapılacak olan çalışmanın, kadın koalisyonu ile dirsek teması içinde yürütülecek bir çalışma olduğu belirtildi.
 
Yapılacak olan çalışmanın akademik bir çalışma olmayacağı belirtildi. Bu çalışma öncesinde bu alanda yapılmış akademik çalışmaların incelendiği ifade edildi.
 
Parti programlarının ve tüzüklerinin incelenmesini yaklaşık üç ay alabileceği belirtildi.
 
Genel Konular
 
* Genel olarak feminizmi iyi anlatamadığımız, benzer şekilde “kota istiyoruz” derken açıklayıcı olmadığımız belirtildi. Bu nedenle yapılacak olan çalışmanın dilinin herkesçe kolay anlaşılabilir bir dil olması gerektiği belirtildi.
 
* “Kota uygulaması ve feminizm faşizmdir” diyenlere karşılık, anlaşılır bir şekilde, aslında toplumsal ve siyasi hayatta maruz kaldığımız dışlanmanın kendisinin faşizm olduğu anlatılmalıdır denildi. “Neden vasıfsız erkekler karar mekanizmalarında yer alırken, vasıflı kadınlar bile bu mekanizmalarda yer almıyor?” sorusu sorularak, tam da bu noktada faşizmle karşı karşıya olduğumuzun ifşa edilebileceği belirtildi.
 
* Feminizmin, seçkinci bir dil kullanılmasından dolayı, “kadın üstün olmak istiyor” diye okunduğu, bu nedenle maruz kaldığımız ayrımcılığı açık açık, anlaşılır bir dille anlatmak gerektiği belirtildi.
 
Çalışmaya yönelik olarak
 
         Mevcut durum
 
* Yapılması plânlanan çalışmaya ilişkin, henüz bu yönde yapılmış derli toplu, bu kapsamda bir çalışma olmadığı ifade edildi.
 
* Kadınların siyasete aktif katılımını sağlamaya yönelik partilerde yapılan uygulamaların çoğunlukla keyfiyete bağlı, kişisel uygulamalar olduğu belirtildi.
 
* Yapılacak çalışmalarda, bir strateji olarak, sadece kötü uygulamalara değil, kadın dostu uygulamalara da yer vermek gerektiği belirtildi. Sadece kötü olan durumları tekrar tekrar açığa çıkarmanın, var olanı normalleştirdiği belirtildi. Bu nedenle normalden ufak bir şekilde bile olsa farklılaşan uygulamaların altını çizmek gerektiği belirtildi.
 
* Partilerde kadına yönelik üç temel eğilim olduğu belirtildi; düşmanlık, dostluk, vurdumduymazlık.
 
* Partilerin aldığı devlet yardımlardan bir kısmının kadın adaylara ayrılması yönünde bir uygulamanın çok güzel olabileceği belirtildi. Fakat bu hedefin gerçekleşmesi zor bir hedef olduğu, devletten böyle bir şey talep etmektense, daha ulaşılabilir olan partilere bu konuda yaptırımlar yapmanın daha yerinde olabileceği belirtildi. Devletten ödenek almayan partilerin durumuna da dikkat çekildi. Örneğin AKP kadın kollarının maddi bir sıkıntısı olmadığı, öte yandan küçük partilerde sıkıntı yaşandığı belirtildi. Partinin parası olmadığı zaman sadece maddi yeterliliği olan elit kadınların siyaset yapabildikleri belirtildi. %10 barajını aşamayan partilerin yardım görmüyor oluşunun kadınları doğrudan etkileyen bir durum olduğu belirtildi.
 
Programları ve tüzükleri incelenecek olan partiler
 
* Çalışmada incelenecek partiler CHP,MHP, AKP, BDP , İP, TKP, ÖDP, EMEP, HAS PARTİ, BBP, Yeşiller Partisi, DP, LDP, EDP, Kadın Partisi Girişimi olmak üzere 15 parti olarak belirlendi.
 
* BDP’nin mutlaka dikkatlice incelenmesi gereken önemli bir örnek olduğu belirtildi.
 
Çalışmanın beklenen getirileri
 
* Partilerin “kotamız var” dedikleri ama aslında bunun işleyen bir kota olmadığı belirtildi. Bu durumda, yapacağımız çalışma ile, uygulamada kotası işlemeyen partilere söz birliği içinde “sizde kota yok” diyebileceğimiz belirtildi.
 
* Kadınların siyasette kadın kimliklerini birinci plâna aldıklarında, parti kimliklerini ikinci plâna koyduklarında, bir değişim sağlayabilecekleri belirtildi. “Kadınların siyasete katılımını sağlamak için buradayız” diyerek partiden hak talep edilebileceği belirtildi.
 
* Yapacağımız çalışmanın siyasi hayatta süregiden görünmeyen kadın düşmanlığını gösterebileceği ifade edildi.
 
* Benzer şekilde, bu çalışmanın bir yan ürünü olarak örnek bir parti programı oluşturulabileceği konuşuldu.
 
 


Önerilen kriterler
 
Aşağıda belirtilen kriterlerin yanı sıra yurt dışındaki partilerin programlarında ve tüzüklerinde kadın dostluğu ve(ya) düşmanlığının nasıl ifade edildiğine; feminist perspektif üzerinden oluşturulan parti tüzüklerine bakmanın zihin açıcı olabileceği belirtildi.
 
* Parti içi disiplin mekanizması (cinsel taciz, aile içi şiddet vs. gibi durumlarda işletilen)
 
* Parti içinde kadınların çocuklarını bırakabileceği bir mekan var mı?
 
* Parti’de toplantı saatleri kadınları da düşünerek ayarlanıyor mu?
 
* Parti kadın adayları maddi anlamda destekleyecek bir uygulama geliştirmiş mi?
 
* Parti program ve tüzüğünde doğrudan “kadınların aktif katılımı”na  yönelik maddelere yer verilmiş mi?
 
* “Kadın” parti program ve tüzüğünde nereye konuluyor? Kadın kavramı nasıl kullanılıyor?
 
* Partilerin programları ve tüzükleri arasındaki uyum ve çelişkinin incelenmesi.
* Varsa partilere ait kadın kolları tüzükleri (ve kadın kollarının işleyişi ve  işlevine ilişkin maddeler)
 
* Aynı partinin tüzüğü ile kadın kolları tüzüğü uyum içinde mi, çelişiyor mu?
 
 
* Homofobinin tüzük ve programlarda deşifresine edilmesi: eşcinsel, biseksüel ve trans kişilerin yok sayılması önemli bir kriter.
 
Bu amaçla sorulabilecek sorular:
* Program ve tüzüklerde ayrımcılığı engelleyen maddeler var mı?
Varsa, ayrımcılık nasıl tanımlanıyor?
(Örnek: DP’nin tüzüğünde “cinsel yönelim ayrımcılığı yapılamaz” maddesi var. DP’deki bu madde kriter olarak alınabilir ve diğer partiler incelenirken DP üzerinden bir kıyaslama yapılabilir.)
 
* Programlar ve tüzükler yeni bir “söz”ün eklenmesine açık mı?”
* Parti içi demokrasinin artması parti içerisindeki kadınların sayısını da artırır mı?
* Parti içi demokrasi varsa kadınların parti içerisindeki niceliksel azlığı sorunu da çözülür mü?”
 
* Parti programlarında ve tüzüklerinde parti üyelerinin, seçmenlerin, partinin hitap ettiği kitlenin nasıl tanımlandığı (Ör. “eşit yurttaşlık,” “bireylik,” “varlığına vatana emanet olması” vb.) Bu açıdan BDP’ye bakmakta fayda var.
 


Olası sorunlar
 
Bir katılımcı, partilerin ideolojik farklılıklarına rağmen, parti program ve tüzüklerini incelediğimizde, çok bir fark göremeyebileceğimizi belirtti. Önemli olanın uygulamaya bakmak olduğu ifade edildi.
 
 
Proje kapsamına dahil olmayan, proje yürütülüşünde dikkate alınabilecek konular:
 
* Parti programlarındaki kimi maddeler okunduğunda “olumlu” olarak nitelense de uygulamada o maddenin yorumlanması kadın düşmanlığını beraberinde getirebiliyor. Bu nedenle de siyasi partilerde staj yapılması, partinin kadın politikasını anlamakta yararlı olabilir.
 
* Parti program ve tüzükleri incelendikten sonra siyasi partilerle bir toplantı yapılabilir.
 
* Tüzüklerin yasal bağlayıcılığı var. İncelemeden sonra belirleyeceğimiz değişikliklerin parti tüzüklerinde olması için mücadele edilmeli.
 
* Partiler tüzüklerine aykırı davrandıklarında Disiplin Kurulu mekanizmasının çalışıp çalışmadığına bakılmalı.
 
 

Etiketler: kadın
İstihdam