08/05/2023 | Yazar: Aslı Alpar
Siyasi parti ve ittifakların propaganda döneminde LGBTİ+’ların nasıl gündeme geldiğini Kaos GL Derneği İnsan Hakları Programı’ndan Defne Güzel özetliyor.
Geri sayım başladı, 14 Mayıs’ta gerçekleşecek Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçim’e son altı gün.
Siyasi parti ve ittifakların propaganda döneminde bazen LGBTİ+’ların haklarının LGBTi+ adaylarca gündemleştiğini bazense çeşitli aday ve siyasetçiler tarafından propagandanın nefretle yoğrulduğunu gördük.
Bu süreci Kaos GL Derneği İnsan Hakları Programı’ndan Defne Güzel şöyle özetledi:
“Çok uzun zamandır Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı başta olmak üzere AKP’li yöneticiler tarafından LGBTİ+’lar hedefte. Ülkenin seçim sürecine girmesiyle birlikte LGBTİ+ karşıtlığı Cumhur İttifakının seçim propagandası haline geldi.
“On beş şehirde gerçekleşen nefret mitinglerine, Cuma Hutbelerine kadar taşınan nefret söylemlerini bugün Cumhur İttifakı bileşenlerinin her mitinginde işittik. Yalnızca işitmekle de kalmadık, LGBTİ+ derneklerinin kapatılması ve LGBTİ+ haklarını savunmanın yasaklanması Yeniden Refah Partisi’nin seçim bildirgesi haline de geldi.
“Bu tablonun karşısında olumlu bir tablonun da olduğunu görmezden gelmemek gerekiyor. TİP’in LGBTİ+ komisyonlarını kurması, trans aktivist ve oyuncu Esmeray’ı yine trans aktivist Niler Albayrak’ı milletvekili adayı göstermesi ve İyi Parti, TİP, Yeşil Sol Parti gibi partilerin ayrımcılıkla mücadele sözü vermesi insan haklarının tesisi bakımından içimize su serper hadiseler oldu. Son olarak TİP sözcüsü Sera Kadıgil TRT’de yayınlanan Ulusa Sesleniş konuşmasında LGBTİ+ haklarını anmaktan geri durmadı.
“HÜDA-PAR, Yeniden Refah gibi partilerin de gelecek dönem Meclis'e LGBTİ+ karşıtlığını taşıyacağını öngörmek zor değil. Dolayısıyla LGBTİ+ haklarını savunan siyasileri Meclis’te bir mücadele süreci bekliyor. Mücadeleye devam…”
Etiketler: insan hakları, nefret suçları, siyaset
