16/07/2012 | Yazar: Cenk Erdem

Son yılların en çarpıcı vokallerinden biri olan ve sıradışı tavrıyla da büyük ilgi gören Beth Ditto ile görüştük.

"Ait Olmak İçin Müzik Dinleniyor" Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Son yılların en çarpıcı vokallerinden biri olan ve sıradışı tavrıyla da büyük ilgi gören Beth Ditto ile parlayan Amerikalı Indie grubu Gossip, Rick Rubin’in yapımcılığını üstlendiği “Music For Men” albümüyle tüm dünyada 1 milyondan fazla sattığından beri yükselişini sürdürüyor.
 
Punk, rock, disko ve soul tarzlarını bir araya getiren alternatif müziklerini, yepyeni albümleri “A Joyful Noise” ile daha çok dans müziğine kaydıran grubun yeni albümlerinin prodüktörü Kylie Minogue, Pet Shop Boys gibi dans piyasasının devleriyle çalışan Brian Higgins. Ülkemizde de Sony Music etiketiyle yayınlanan yepyeni albümlerinden peşpeşe “Perfect World” ve “Move in the right direction “ şarkılarını yayınlayan grubun güçlü vokali ve marjinal duruşuyla süperstarı Beth Ditto ile görüştük.
Eleştirmenler müziğinizi tanımlarken “punk rock’n roll disco soul” gibi çok uzun bir ifade kullanıyor; kısaca “alternatif disco” desek?
Bence o da uyar! Sanırım bir punk grubu olarak geçmişimiz olduğundan ve müziğimizdeki punk etkilerinden “punk” kelimesini de kullanıyorlar, ama şimdi yaptığımız işlerden bazıları kesinlikle daha çok disko eğilimli. Bir grup olarak kesin bir tarz belirleyip kayıt yapmıyoruz, stüdyoya giriyoruz ve sonuçta ortaya çıkan başka birilerine olduğu kadar bize de sürpriz oluyor. Bu albümü yaparken, bol bol ABBA dinliyordum, ABBA ve Loretta Lynn. Ve sanırım gerçekten belli oluyor. Daha çok disco-country diyebileceğimiz Casualties of War gibi şarkılar da var.
 
“Heavy Cross” şarkınız,  Uluslararası ilk büyük çıkışınız oldu diyebilir miyiz? Sizce bu şarkıda insanları en çok çeken ne oldu?
Biz Standing In The Way of Control büyük bir çıkış oldu sanmıştık, ama Heavy Cross çok daha çılgın bir ilgiyle sonuçlandı.Kişisel olarak ben Heavy Cross’taki davulu çok seviyorum ve davulların tansiyonu yükseltişini. Sanırım insanlar en çok nakaratı sevdiler. Şarkıyı canlı söylemek gerçekten çok eğlenceli oluyor. Her zaman diyorum, bizi canlı izlemek albümlerimizi dinlemekten daha iyi!
 
Albümünüzün adı “A joyful noise” (“Keyifli bir gürültü”) ile nasıl bir gönderme yapıyorsunuz?
Müzik!!!!!! Albümde aşk acısıyla ilgili çok fazla kederli şarkı da var, ama sanırım bütününde çok mutluluk veren bir albüm. İnsanları ayağa kaldırmak ve beraberce dans ettirmek için. Whoopi Goldberg/ Dolly Parton ikilisinin de aynı isimde bir filmleri varmış ve ben onları çok severim.
 
Albümde rock öğelerinin yanında bol bol disko öğeleri de var; bunun nedeni daha önce dans müziğinin efsane isimlerinden Pet Shop Boys ve Kylie Minogue gibi ünlülerle çalışmış prodüktörünüz Brian Higgins olabilir mi?
Disco synth biz Brian’la çalışmaya başlamadan önce de hep vardı. İki şarkı dışında, onunla stüdyoya girmeden önce tüm şarkılar yazılmıştı. Bize sadece tempolarda ve müzik perdelerinde şarkıya geçekten bitmiş bir hava verebilmek için ayarlamalar yapmak açısından yardımcı oldu, birbirine uymayan yap boz parçaları gibiydiler ve gerçekten neye ihtiyaçları var biliyordu. “Move In The Right Direction” Brian’la beraber yazdığım şarkılardan biri. Harika bir süreçti, solo EP çalışmamda Simian Mobile Disco ile birlikteğimiz gibiydi.
 
Bu kadar disko sohbetinden sonra , disko efsaneleri arasında idolleriniz kimler diye sorsam?
Dikkatini çekmediyse, tekrar ABBA! Donna Summer, Chic, Debbie Harry, Giorgio Moroder...
 
2. single’ınız “Move in the right direction” sanki sözleriyle, “Kalbinizin kırıklığını bir kenara bırakıp, yeni bir sevgili bulun der” gibi bir cesaret veriyor; bu açıdan efsanevi “I will survive” şarkısının yeni nesli diyebilir miyiz?
Açıkçası, böyle düşündüysen çok onur duyarım! Dinleyenlerin bu albümden hayatın kötü duygulara hiç yer bırakmayacak kadar kısa olduğu duygusu almalarını dilerim, bu yüzden de iyimserliğe ve yeni aşklara daha fazla yer açabiliriz.
 
“I won’t play” gibi yeni şarkılarınızdaki güçlü sözlere bakınca , şarkıların sözlerini de en az melodileri kadar önemsiyor gibisiniz; haklı mıyım?
Evet, kesinlikle! Sanırım punk müziklerinin en iyi işleyen tarafı bu. Sözlerde insanları harekete geçirecek bir grup olarak hissetmelerini sağlayan cüretkar, umut dolu, güçlü, öfkeli ve sağlam duygular var.
 
İlk single çalışmanız “Perfect world”’ü , Cannes Film Festivali’nde komedyen Sacha Baron Cohen’le birlikte söylediniz; Gossip’in bilmediğimiz başka ünlü hayranları var mı?
Çok eğlenceliydi! Uzun zamandır izini kaybettiğim babam gibi. Başka ünlü hayranlarımız var mı bilemiyorum, konserlerimize gelenler oluyor ama hayranlar mı değiller mi hiç fikrim yok. Ben de hayrnalık duyduğum insanların karşısında sahnede olmayı seviyorum, ama bana tüm hayranlarımız aynı derecede önemli geliyor.
 
Oyuncu kişiliğiniz ve güçlü soul vokallerinizle , son birkaç yılın en dikkat çeken yıldızlarından birisiniz; sizce Gossip’in başarısındaki rolünüz nedir?
Bence hepimizin gruba önemli katkıları var, üçümüzden herhangi biri olmadan asla olamazdı, bize canlı çalarken harika müzisyenler de eşlik ediyor, ve arkamızdaki ekip ve plak şirketindeki arkadaşlarımız da kıymetli. Sanırım fazla dobra olduğum ve çok konuştuğum için haber oluyorum, ama hep söylüyoruz Gossip bir grup!
 
Eşcinsel hakları konusundaki duruşunuz ve desteğinizle de tanınıyorsunuz; sizce hala insanların kendilerini oldukları gibi ifade edebilmeleri için daha fazla cesaretlendirilmeye ihtiyaçları yok mu?
Elbette! Gençler ait olmak için müzik dinliyor, kendilerini nasıl gördüklerinin bir tür yansıması gibi, ya da nasıl olmak istediklerinin. Bu yüzden eşcinsel, lezbiyen, hangi cinsel kimlikte, hangi kiloda, her kim olurlarsa olsunlar kendilerini harika hissetmelerini sağlayacak rol modellerine ihtiyaç duyuyorlar. Gossip olarak bu amaçla Portland’daki “Kızlar için Rock and Roll” Kampı’ndaydık, genç kızları müzik işine girmeleri ve seslerini duyurabilmeleri için cesaretlendiren bir projeydi. Bence bu tip programlar kesinlikle hayati önem taşıyor.
 
Peki son single’ınız “Move in the right direction” devamında Gossip için sırada neler var?
Turne, turne, turne!!! Ve Gossip’ten Türkiye’ye sevgiler ve saygılar!
 

Etiketler: kültür sanat
nefret