30/05/2013 | Yazar: Kaos GL

Esther Benbassa’ya göre, eşcinsel evlilik yasası, esasen bir "eşitlik" meselesi."

"Eşcinsel Evlilik, Eşitlik Meselesi" Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Esther Benbassa’ya göre, eşcinsel evlilik yasası, esasen bir "eşitlik" meselesi: Bu yasayla beraber eşcinsellerin en fazla yüzde 5’i evlenir. Ama bu bir eşitlik kanunudur. Mesele, eşit haklara sahip olunması."

Uluslararası Homofobi Karşıtı Buluşma için Ankara'ya gelen Esther Benbassa ile Burcu Karakaş görüştü

CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak’ın öncülüğünde hazırlanan LGBT’lerin sorunlarına ilişkin araştırma önergesi bugün Meclis’te reddedildi.

TBMM Genel Kurul’da yapılan görüşme neticesinde, LGBT’lerin sorunlarının tespiti için Meclis Araştırması açılması istendi ancak yapılan oylamada önergenin reddine karar verildi.

AKP İstanbul Milletvekili Türkan Dağoğlu, "Kadının kadınla, erkeğin erkekle evlenmesi hak değil, toplumsal bozulmadır. Batı’da bile kamuoyu buna hazır değildir" dedi.

Peki öyle mi?

Ankara’da görüştüğümüz Fransa Parlamentosu’nda Yeşiller Grubu Senatörü Esther Benbassa, Yahudi bir ailenin kızı olarak dünyaya geldiği İstanbul’da, yaşıtı hemcinsleriyle aynı kaderi paylaşmak istemeyince İsrail’e göç etmiş bir kadın.

St. Pulcherie Fransız Lisesi’nde, feminist düşünür Simone de Beauvoir’ın "İkinci Cins" kitabını okurken ’yakalandığı’ için az kalsın okuldan atıldığını şimdi gülerek anlatıyor. Fransa’da eşcinsel evlilikler için kanun tasarısını kaleme alarak, bu tasarının yasal statü kazanmasına öncülük eden Benbassa, yankıları hala devam eden yasa öncesi parlamentoda yapılan tartışmalar epey zorlu geçtiğini vurguluyor.

Öyle ki, partisinden "Konuşmayın" uyarısı bile almış: "Fransa, muhafazakar bir memleket. Haliyle tepkiler çoktu. Hala da öyle. Parlamentoda 70 yaşında bir senatörün, neredeyse ağlamaklı bir sesle kürsüden, ’Çocuklar anne, baba diyemeyecek’ dediğini hatırlıyorum. Sağ cenahtan 200 kişi söz alıp konuştu. Yeşiller, tartışmaların alevlenmemesi için susmamızı salık verdi."

Tasarının yasallaşma sürecinde, Fransız senatörlerin tepkilerini din üzerinden dile getirmesi, Benbassa’yı şaşırtmış. Esther Benbassa’ya göre, Fransa’daki İslam düşmanlığı güdenler ile eşcinsel evliliklere karşı çıkanların kaygıları benzer:

"Fransa, ’sözde’ laik bir devlet. İslam söz konusu olduğu zaman hemen laiklikten söz açarlar. Halbuki, eşcinsel evlilikler tartışıldığında, parlamentodakilerin çoğu Katolik önermelerde bulunuyor. Nasıl İslamofobikler, Müslümanların ’yerlerine geçeceğinden’ korkuyorsa; eşcinsel evliliklere karşı çıkanlar da, toplumsal düzenin sarsılacağından korkuyor."

Benbassa, Fransa’daki eşcinsel evlilik yasasının "geç kalınmış" bir yasa olduğu görüşünde. Geçen yasaya karşın eşcinsel evliliklerin yüksek olmayacağı kanaatinde. Ancak zaten konu da bu değil. Yani isteyen evlenir ya da evlenmez. Çünkü yasanın geçmesi esasen bir "eşitlik" meselesi: "Fransız Adalet Bakanı, eski arkadaşım. Kendisine yasa için geç kalındığını çok defa söyledim. Bu yasayla beraber eşcinsellerin en fazla yüzde 5’i evlenir. Ama bu bir eşitlik kanunudur. Mesele, eşit haklara sahip olunması. Fransa gibi muhafazakar bir ülkede bu yasa geçtiyse, her yerde geçer."

Yasaya tepkiler çığ gibi büyürken, Benbassa da bu tepkilerden nasibini almış. Arabası yakılmış, sosyal medyadan ırkçı tehditlere maruz kalmış:

"Tepkiler sırasında Yahudiliğim üzerinden tehdit ve hakaretlere maruz kaldım. Fransa’ya ilk yerleştiğim zaman ben de göçmen hayatı yaşadım. Bu yüzden göçmenlerin yaşadığı sıkıntıları biliyorum. Çingeneler, Araplar, eşcinseller... Ötekileştirilenlerin haklarını savunuyorum. Bazen arkadaşlarım, ’Bırak artık bu işleri’ diye espri yapıyor. Ama ben solcuyum ve benim için önemli olan insan hakları." (Bianet)


Etiketler: yaşam, siyaset
İstihdam