19/07/2018 | Yazar: Kaos GL
Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği, Pedagoji Derneği’nin transfobik açıklamalarına karşı bir metin yayınladı.

Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği, Pedagoji Derneği’nin transfobik açıklamalarına karşı bir metin yayınladı.
Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği (CETAD), çocuk dostu uzmanlar tarafından kurulduğu ileri sürülen Pedagoji Derneği’nin transfobik açıklamalarına karşı bir metin yayınladı. “Ruh Sağlığı Çalışanı Çocuğun ve Ailesinin Tarafındadır” başlığını taşıyan metinde CETAD, “bedensel, ruhsal ve toplumsal açıdan ‘doğru’, ‘doğal’, ‘sağlıklı’, ‘makbul’ tek bir erkek modeli, tek bir kadın modeli, tek bir cinsiyet modeli yoktur” diyor.
CETAD açıklamasını şöyle sürdürüyor: “Sanıldığının aksine, insanların cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi geniş bir aralıkta belirir, değişkenlik gösterir ve bireye özgüdür. Bu çeşitlilik tarih boyunca, farklı coğrafya ve kültürlerde gözlenebilen, insani bir özelliktir.”
"Cinsiyetle ilgili durumların ailenin, anne ya da babanın özellikleriyle, çocukla kurdukları ilişkiyle ilgili olduğunu öne sürmek doğru değil"
Çocukta çekirdek cinsiyet kimliğinin, Pedagoji Derneği’nin iddialarının aksine nasıl belirdiği, nasıl geliştiğinin bu alanda yapılan araştırmalara rağmen bilinmediğini hatırlatan CETAD, cinsiyet kimliğinin belirlenmesinin yetiştirme, sosyal ilişkiler ya da bedensel özelliklerin doğal sonucu ile açıklanamayacağını şu cümlelerle belirtiyor:
“Çocukluk döneminde cinsiyetle ilgili bu durumların ailenin, anne ya da babanın özellikleriyle, çocukla kurdukları ilişkiyle ilgili olduğunu öne sürmek doğru değildir. Bu durumları çocuğun kendi ‘tercihi’ olarak yansıtmak da doğru değildir. Böylesi yorumlar bilimsel dayanaktan yoksun oldukları gibi, çocuğu ve aileyi suçlu, eksik, yetersiz hissettirmekten öte etkileri olmamaktadır.”
“İddiaların bilimsel dayanağı yok”
Açıklamada CETAD, çocuğun cinsiyet ifadesi ve cinsel yöneliminin aile tarafından belirlenemediği, yönlendirilemediği gibi, ruh sağlığı çalışanlarınca da şekillendirilemeyeceğinin altını çiziyor: “Çocukluk veya ergenlik döneminde, yani ‘erken’ dönemde, uzmanlarla yapılacak girişim ve sağlanacak destekle cinsiyet kimliği ve ifadesinin beklentiye uygun hale getirilebileceği doğru değildir. Bu yönde iddiaların bilimsel dayanağı yoktur, böyle uygulamalar etik olarak sorunludurlar. Uygun olmayacak müdahalelerin erişkinliğe de uzanan olumsuz ruhsal ve bedensel etkileri olabilmektedir. Çocuk, ergen ve erişkin ruh sağlığı meslek örgütleri uzmanların bu uygulamalardan kaçınmalarını ısrarla önermektedir.”
“Çocukların ve ailelerin yargılanmaya değil desteklenmeye ihtiyaçları var”
CETAD ruh sağlığı çalışanlarının sorumluluğunu hatırlatıyor: “…çocuğun, ergenin ve erişkinin kendi cinsiyet kimliği ve ifadesini keşfetmesi sürecinde kişiye yardımcı olmak, kendisini utanmadan tanıma ortamı yaratmaktır; kendi doğrularını yansıtmak ya da dayatmak değil. Çocukların ve ailelerin yargılanmaya ve karşılığı olmayan ümitlere bağlanmaya değil, toplumda karşılaşabilecekleri olumsuz tutumlara başa çıkabilir hale gelmeye, desteklenmeye ihtiyaçları vardır. Ruh sağlığı çalışanı çocuğun ve onu seven, iyiliğini isteyen ailesinin tarafında olmalıdır.”
Açıklamanın tamamına buradan erişebilirsiniz.
İlgili haber:
Pedagoji Derneği’nden transfobik açıklama
Etiketler: insan hakları, sağlık