19/04/2022 | Yazar: Kaos GL

Cinsellik eğitmeni ve danışmanı Rayka Kumru podcast kanalı Kamusal Alanda Tabusal Konular’da Jinekolog Irmak Saraç’ı ağırladı.

“Sadece jinekoloji alanında değil tıbbın tamamında LGBTİ+’larla ilgili çok ciddi bir tabu var” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Cinsellik eğitmeni ve danışmanı Rayka Kumru’nun podcast kanalı Kamusal Alanda Tabusal Konular’ın son konuğu Jinekolog Irmak Saraç oldu.

“Tıbbın heteronormatif ve üstencil yaklaşımına, toplumsal cinsiyet ve cinsel sağlık eğitimi eksikliğinden kaynaklı ayrımcılıklara” konularının da konuşulduğu podcastte Jinekolog Irmak Saraç şunları söylüyor:

“Jinekoloji alanında en önemli tabu cinsellik. Cinselliği konuşamıyoruz. Ayrıca LGBTİ+’larla ilgili çok ciddi bir tabu var. LGBTİ+’larla nasıl davranmamız gerektiğini bilmiyoruz, bilmeyince de yokmuş gibi davranıyoruz. Sadece kadın doğum alanına ait bir tabu değil tıp alanında. Tabu olmaya devam ediyor o yüzden de daha çok konuşulması gerekiyor.”

Rayka Kumru bölümü şöyle tanıtıyor:

“Türkiye’de “istediğin gibi doktor” olabilmek ya da “istediğin gibi sağlık hizmeti” alabilmek mümkün mü? Jinekolojik muayene, kürtaj, korunma yöntemlerine erişimin ideali ve Türkiye gerçekleri neler? Vajinal zarla ilişkilendirilen bekâret algısı nasıl değiştirilebilir? Bu bölümün konuğu Doktor Irmak Saraç. Saraç, hizmet verilen kişilerle güven ilişkisi kurabilmenin ve muayene için yeterli vakit ayırabilmenin, Türkiye’de bir şans olduğunu söylüyor ve performans sisteminin hekimler üzerinde kurduğu baskıdan söz ediyor. Ayrıca danışanlar açısından cinsel kimlik ve yönelim, etnik köken, dil, din vb. faktörlere bağlı olarak sağlık hakkının nasıl ihlal edilebildiğini ve kişilerin yasal hakkı olan hizmetlere (kürtaj, korunma, vajinal muayene vb.) ulaşımının nasıl “yasal” fakat “yasak” olabildiğini konuşuyoruz. Dahası da var! Tıbbın heteronormatif ve üstencil yaklaşımına, toplumsal cinsiyet ve cinsel sağlık eğitimi eksikliğinden kaynaklı ayrımcılıklara ve kişilerin bedenleri üzerinde karar alabilme özgürlüklerini tartışıyoruz.”



Etiketler: insan hakları, medya, sağlık, sağlık hakkı
nefret