15/06/2023 | Yazar: Kaos GL

“İktidar, LGBTİ+’lar üzerinden yürüttüğü propagandayı kadın düşmanı politikayı gizleme aracı olarak kullandı.”

Sebahat Tuncel: Bilmek, aynı zamanda seçim yapmayı gerektirir Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde LGBTİ+’ların haklarını ilk kez gündeme getiren Sebahat Tuncel, cezaevinden yolladığı mektupta seçim sonuçlarını değerlendirdi.

Artı Gerçek’ten Yıldız Tar’ın sorularını yanıtlayan Tuncel, “Biz kadınlar bugüne kadar elde ettiğimiz kazanımları seçimle değil, mücadeleyle, direnişle elde ettik” dedi.

HDK Eş Sözcülüğü, HDP Eş Genel Başkanlığı ve son olarak Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanlığı görevlerini üstlenen Tuncel, seçimlerdeki LGBTİ+ düşmanlığına da değindi:

“Kadınlar özgür olmadan toplumun da özgürleşmeyeceğini tarihsel, toplumsal gelişmeler göstermiştir. Tarihin ilk eşitlik dengesi kadınlar aleyhine bozulmuştur. Merkezi uygarlık sistemi ile birlikte Neolitik kültür ve toplumun yaratıcısı, taşıyıcısı kadının emeği, bedeni denetim altına alınmış; zor, şiddet ve baskı ile kadınlara kölelik dayatılmıştır. Ezme-ezilme, sömürü, şiddet kadın üzerinden geliştirilmiştir. Kadının konumunun en eski sömürge olarak tanımlanması gerçeğe yakın bir ifadedir. Kadının sınırları çok kolay belirlenmeyen bir sömürge statüsünde tutulduğu gerçeği açığa çıkarılmadan kadınların yaşadıkları, emek, beden sömürüsünün, kadın köleliğinin ortadan kaldırılması mümkün olamaz. Kadının içine düşürüldüğü kölelik, sömürge durumu erkek devlet tarafından, erkek egemen zihniyetin temsilcileri aracılığıyla günlük olarak üretilmekte, ideolojik aygıtlarla devletin tüm kurum ve kuruluşlarıyla üstten topluma dayatılmaktadır. Seçim sürecinde buna sıkça tanıklık ettik. İktidar, LGBTİ+’lar üzerinden yürüttüğü propagandayı kadın düşmanı politikayı gizleme aracı olarak kullanmış, toplum bireylerin cinsiyet kimliği üzerinden ayrıştırılarak farklı olana, eşitlik ve özgürlük talebi olana yaşam alanı tanınmayacağı çok net ifade edilmiştir. Türkiye’de her gün kadın katliamının yaşanması, kadınlara ve çocuklara yönelik taciz, tecavüz vakalarının artması, kadın yoksulluğunun giderek derinleşmesi kadın özgürlük sorununa yaklaşımı ile doğrudan bağlantılıdır.

Kadınlar olarak bizler; cinsiyetçi, milliyetçi, dinci, militarist politikaların en çok kadınların yaşam alanını daralttığını binlerce yıllık kadın özgürlük mücadelesi deneyimlerinden biliyoruz. Bilmek, aynı zamanda seçim yapmayı gerektirir. Seçmek ise bizlerin iradesi ile özgürlüğü mü, köleliği mi seçeceğimize göre geleceğimizi belirleyecektir. Kadınlar olarak eşitlik, özgürlük, demokrasi, barışı seçiyorsak o zaman ona göre örgütlenmemiz gerekir.”

Söyleşinin tamamını okumak için tıklayın.


Etiketler: insan hakları, nefret suçları, siyaset
İstihdam