11/07/2020 | Yazar: Ezgi Epifani
Dizinin karmaşık ve dinamik temsilleri kuirliği doğal karşılamaktadır ve bunda şaşılacak hiçbir şey olmadığı için açılma hikayeleri de pek gerekli olmamaktadır.
Lindsey Mantoan’ın 22 Mayıs 2020 tarihli ve https://edition.cnn.com/2020/05/22/opinions/she-ra-and-the-princesses-of-power-mantoan/index.html linkli yazısını Ezgi Epifani KaosGL.org için çevirdi.
Dreamworks’ün Netflix’te yayınlanan She-Ra ve Güç Prensesleri (She-Ra and the Princesses of Power) dizisinin son bölümünü bitireli bir haftadan az oldu. İlk kez 1980’de yayınlanan She-Ra, He-Man’den uyarlanan ve büyülü bir prenses hakkında olan çizgi film serisinin zekice bir yeniden yaratımıdır ve ben son bölümü izlediğimden beri hâlâ oldukça duygusalım. Popüler bir televizyon dizisinin finaliyle hayran kitlesini tümüyle tatmin etmeyi becermesi pek olan bir şey değildir ancak bu epik kuir fantezinin sonu hayranlarının mutluluktan başını döndürmeyi başarmıştır.
Bunun ötesinde, çocuklarınla yıllarını verdiğin bir tv dizisini izlerken mutluluktan göz yaşı dökmenin tadı başka. Her ebeveyn hayatta bir kez olsun böyle bir şey yaşamalı.
Peki bu kadar neşenin nedeni ne mi? Netflix’te yayınlanan yeni She-Ra versiyonunun 2018’de yayınlanan beşinci yani son sezonu kendi sığınaklarımızda olduğumuz bir zamanda bize ihtiyaç duyduğumuz o duygusal desteği sunmaktadır (Korona virüsü bulaşına paralel zorlayıcı anlatılarla beraber). Özgün dizide olduğu gibi hikâye baş karakter Adora’nın kötü Horde’dan kaçmasıyla başlamakta ve kendisini savaşçı She-Ra’ya dönüştüren büyülü bir kılıçla ayaklanmaya liderlik etmesiyle devam etmektedir.
Larry DiTillio ve J. Michael Straczynski tarafından yaratılan ilk She-Ra yinelemesi iki sezon sonra iptal edilmiştir ve öncelikle Mattel oyuncaklarının satışı için bir araç gibi görünmüştür. Bu kült klasiğin öykücülüğünü bu sefer üstlenen ise dizinin baş sorumlusu Noelle Stevenson’dır. She-Ra dizisi cinsiyeti, cinselliği ve iktidarı tekrar tahayyül etmekte ve Steven Universe dizisinin açtığı ezber bozan yoldan devam ederek kuirliği çok yönlü bir insan deneyimi olarak temsil etmektedir.
She-Ra ve Güç Prensesleri’nin 5. sezonundan Adora ve arkadaşları
Ben iki küçük çocuğun ebeveyni olarak, dünyamızın medya aracığıyla çocuklara öğrettikleri konusunda hem korkuyla hem umutla doluyum. Çoğu ebeveyn gibi özellikle cinsiyet eşitliği ve ırk çeşitliliği sergileyen programlara zaman ayırıyorum. Bize benzeyen, bizden bir şeyler taşıyan karakterler veya aileler arayan bir kuir ebeveyn olarak sürekli hüsrana ve hayal kırıklığına uğramaktan oldukça dertliyim.
Kayıp Balık Dori (Finding Dory) filminin Disney/Pixar’ın ilk kuir çiftine rol verip vermediği tartışmalarından (spoiler: vermiş olsa bile gözünüzü kırparsanız kaçırabilirsiniz), kuir komünitenin Elsa’nın kendilerinden biri olduğunu ileri sürmelerine kadar, aileler sık sık uçan kuştan medet umarak anlamlı bir kuir temsiliyeti sunan içerik aramaktadır. Bunu daha iyi anlamak için Harry Potter hayranlarına Rowling’in Dumbledore’un gey olduğunu kitaplarında yazmadan, metin dışı açıklamasına ne tepki verdiklerini sormanız yeterli olacaktır, ki Rowling gerçekten hiçbir Potter metninde bu iddiasını hiçbir şekilde yazmamıştır.
She-Ra ve Güç Prensesleri’nin 5. sezonundan Bow, babaları George ve Lance ile.
Bir aile dizisi hem ebeveynlere hem çocuklara nadiren hitap eder. Daha da nadir olan bir aile dizisinin art arda izlenecek kadar iyi olmasıdır. She-Ra hem bunları yapmakta hem de şüphesiz televizyondaki en iyi kuir temsiliyeti ile beraber, çocukların bizim gibi insanların sadece normalleştirildiğini değil kutlandığını da görebileceği tatmin edici içerik sağlamaktadır.
Hem kuir olmak hem popüler kültür hayranı olmak, maalesef düzenli olarak hüsrana uğratılmak, kuir yemine (queer bating) maruz bırakılmak ve sürekli “Geylerinizi Gömün” klişesine tanık edilmektir. Bu klişe, GLAAD şovları üzerinden yapılan bir analizdir ve kuir karakterlerin hem orantısız olarak hem de sıklıkla kuir romans ve seksten sonra öldürüldüklerine işaret eder. (Böylece, kuir aşk yaşadıkları için ölümle cezalandırıldıkları düşünülür).
Benim gibi izleyiciler, kuir karakterlerin mutlu sona kavuşmak yerine ölmelerini izlemekten duydukları öfke ve bıkkınlık arasında gidip gelmektedir (2016’da lezbiyen ve biseksüel kadınların internet sitesi Autostraddle, “TV’nin 211 Ölü Lezbiyen ve Biseksüel Karakterleri ve Ölüm Biçimleri”ni indekslemiştir. Dört gün sonra ise pop kültür sitesi After Ellen mutlu sona kavuşan “16 Kuir Hanım Çift” listesi yapmıştır. Yazarların seyircilerine nadiren kuir neşe tattırdıklarını sayı farkından görmek mümkündür).
She-Ra ve Güç Prensesleri’nin 5. sezonundan Adora
Bu tarihi göz önünde bulundurursak, televizyon programcılığı içinde kabaran nostalji dalgasının kuir izleyicilere yönelik belirli zorluklar ortaya koyduğu ortadadır. “Fuller House”tan “Magnum P. I.”a, “The Conners”tan “Dynasty”e yeniden canlandırmalar, yeniden bir araya gelmeler ve yeniden yapımlar hep aşina olunan karakterlerden, ortamlardan ve çözümlemelerden faydalanır. Bunun ışığında, daha önceki anlatılar kuir izleyicilere alan yaratmayı başaramamışsa, kuir izleyicilerin yeniden yapımlara yönelik sağlıklı şüpheciliği tek olası yaklaşım gibi görünmektedir. Eğer özgün programda temsil edilmediyseniz, daha kötüsü açıkça dışlanmış hissettiyseniz yeniden yapıma niye zaman ayırasınız ki?
Kuir nostalji var olabildiği ölçüde alengirli bir mefhumdur; alt metin aramak, görünürde hetero karakterler arasında olan gömülü bağları deşifre etmek, kuirliğe en yakın olarak açıkça özdeşleşmeye davet edildiğimiz güçlü (çoğunlukla savaşçı) kadınların feminist temsiliyetlerini kutlamak zorunda kaldığımız bir yerden doğar.
She-Ra ve Güç Prenseslerinin 5. sezonundan Catra ve Glimmer
Ancak ben, She-Ra’nın yeni versiyonunun başından itibaren kendimden bir şeyler bulabildim. İzlerken, çocuklarımın gerçek ve anlamlı bir kuir temsiliyeti görecek olmasının verdiği güven ve heyecanla gözetildiğimi hissettim.
İlk bölüm Adora’nın en yakın arkadaşı Catra ile beraber büyütüldüğü Korku Bölgesi’ni terk etmesiyle ve Horde’a karşı ayaklanan diğer büyülü prenseslerle güçlerini birleştirmesiyle başlamaktadır. Dizinin çoğunda Adora ve Catra karşı taraflarda savaşıyor olsalar da, aralarındaki bağ her zaman barizdir.
Ben ilk bölümü bitirdiğimde, Adora ve Catra’yı nihai çift ilan ettim. Bunun anlamı (devamı spoiler) ikisinin kaderlerinde birlikte olmak olduğudur ve yazarların da bunu göreceğinden bir an bile şüphe etmedim. Dizi boyunca seyirciler, Adora’nın müttefiklerinin çeşit çeşit cinsel yönelim ve cinsiyetleri temsil ettiklerini görmektedirler. Bu karakterlerin içinde evli iki kadın olan Netossa ve Spinnerella, göbeği açık Bow ve gey babaları, savaş süresince birden fazla kez taraf değiştiren akışkan cinsiyetli Double Trouble ve önce Catra’dan sonra asi prenses Perfuma’dan hoşlanan candan butch Scorpia vardır.
She-Ra ve Güç Prenseslerinin 5. Sezonundan Catra
Bu çeşitlilik, tek bir kuir karakterin tüm kuir komünitesini temsil etmek zorunda kalmadığı anlamına geliyor, ki daha çok göstermelik olan kuir karakterlerin sıklıkla yaptığı budur. Dizinin karmaşık ve dinamik temsilleri kuirliği doğal karşılamaktadır ve bunda şaşılacak hiçbir şey olmadığı için açılma hikayeleri de pek gerekli olmamaktadır.
Dizinin bu karakterlerle beraber süren ilk dört sezonu, hem çocuklar hem diğer yaş grupları için olan programlarda kuir temsiliyeti açısından nice olasılıklar yaratmaktadır. David Opie ve Shamus Kelley gibi tv eleştirmenleri dizinin son sezonunun tv ekranını, özellikle çocuk programları açısından sonsuza dek değiştirdiğini açıklamıştır.
Son bölümün tüm sürprizini burada açık edip kendi kendinize keşfetmenizi engellemeyeceğim ancak uzun lafın kısası şu ki, Disney filmlerinde kuirlerin silinmesinin veya tv dizilerinin “Geylerinizi Gömün” klişesini pekiştirmesinin yarattığı travma ve şiddeti She-Ra’da yaşamayacaksınız. Hatta She-Ra, o geçmiş acıların birazını da olsa iyileştirmeye yönelik esaslı bir adım olacak.
Dizinin baş sorumlusu Noelle Stevenson son bölüme ilişkin: “Hikâyeyi tanımlayan her zaman karakterlerin olay örgüleri oldu ve dizi, en tatmin edici olacağını düşündüğümüz bir şekilde nihayete erdi.” demiştir ve diziye dönmeye açık olduğunu da eklemiştir. Eğer dönerse ben ve ailem izlemek için orada olacağız. O zamana kadar, en başa dönebilir ve her bölümünü tekrar izleyerek yapılan doğru işin biraz daha tadını çıkarabiliriz.
Etiketler: medya, kültür sanat