08/05/2025 | Yazar: Kaos GL

Türkiye Gazeteciler Sendikası, yayınladığı açıklama ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın LGBTİ+’ları ve toplumsal cinsiyet eşitliği kavramlarını hedef aldığı talimatına tepki gösterdi.

TGS Kadın ve LGBTİ+ Komisyonu’ndan Aile Bakanlığı’nın LGBTİ+ karşıtı talimatına tepki: “Kavramlarla uğraşmak yerine bizleri koruyun” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Fotoğraf: Hale Güzin Kızılaslan / csgorselarsiv.org

Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı genel müdürlüklere ve 81 ilin müdürlüğüne “Toplumsal cinsiyet ve bazı kavramların kullanımı hk." konulu bir yazı göndererek LGBTİ+’ları hedef aldı.

Müdürlük, gönderdiği yazıda; ulusal ve uluslararası kurumlar, sivil toplum kuruluşları ve diğer paydaşlarla birlikte bakanlık birimlerinin yürüteceği çalışmalarda “toplumsal cinsiyet”, “toplumsal cinsiyet kimliği”, “LGBT”, “SOGIESC (sexual orientations/cinsel yönelim, gender identities, gender expressions and sex characteristics)”, “kapsamlı cinsellik eğitimi” gibi kavramlara karşı ortak bir tutum takınılması gerektiğini savundu.

KaosGL.org’un gündeme getirdiği talimata Türkiye Gazeteciler Sendikası Kadın ve LGBTİ+ Komisyonu tepki gösterdi. Komisyon, açıklamasında şunları söyledi:

“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 81 il müdürlüğüne ve bağlı genel müdürlüklere gönderdiği “Toplumsal cinsiyet ve bazı kavramların kullanımı” konulu yazıyla LGBTİ+’ları ve toplumsal cinsiyet eşitliği kavramlarını hedef aldı.

Aileyi toplumun temeli kabul eden, ‘aile’yi kendi kriterleri ile sınırlandıran ve 2025’i Aile Yılı ilan eden bakanlık, şimdi de birimlerinin ulusal ve uluslararası kurumlar, sivil toplum kuruluşları ve diğer paydaşlarla yürüteceği çalışmalarda; “toplumsal cinsiyet”, “toplumsal cinsiyet kimliği”, “LGBT”, “SOGIESC (cinsel yönelimler, cinsiyet kimlikleri, cinsiyet ifadeleri ve cinsiyet özellikleri)” ve “kapsamlı cinsellik eğitimi” gibi kavramlara karşı ortak bir tutum geliştirilmesini istedi.

Bakanlığa soruyoruz! Daha önceki gün İstanbul’un göbeğinde, Şişli’de bir kadın sokak ortasında ayrıldığı erkek tarafından katledildi. Basına yansıyan verilere göre sadece Nisan ayında erkekler 36 kadını öldürdü, 39 çocuğu istismar etti. Korunmak istenen aile bu mu? Kadınların ve LGBTİ+’ların yaşam hakkının elinden alındığı, istismar edildiği, şiddete maruz bırakıldığı bir ülkede kavramlarla uğraşmak yerine bizleri koruyun.”

“Kavramların yasaklanmasını değil; şiddetin sona ermesini istiyoruz”

“Siz LGBTİ+, toplumsal cinsiyet gibi gerçekleri yok sayınca, onlar yok olmayacak. Bu ülkede LGBTİ+’lar da, toplumun dayattığı cinsiyet rollerini reddeden kadınlar da var. Var olmaya da devam edecekler. Bir devletin görevi, medeni halinden, cinsel yöneliminden bağımsız olarak tüm vatandaşlarını korumaktır. Görevinizi yapın ve gerekli önlemleri alın, cezai indirimleri kaldırın. İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden yürürlüğe alın.

Kadın ve LGBTİ+’ların yıllardır mücadelesini sürdürdüğü toplumsal cinsiyet eşitliği demek; kişilerin cinsiyet, cinsiyet kimliği, cinsel yönelimleri sebebiyle ayrımcılığa uğramaması; hayatın her alanında yaşadığımız eşitsizliğin son bulması demek. İlgili kavramların kullanımını devlet eliyle engellemek, eşitliğin sağlanmasına katkıda bulunacak politikalara karşı tutum alınması ise bu eşitlik meselesine ket vurulması, kadın ve LGBTİ+’ların eşit yaşam haklarının doğrudan hedef alınması anlamına gelir. Ancak kavramların yasaklanmasıyla engellenmek istenen eşitlik de eşitlik için verilen mücadele de sona bulmayacak. Bizler TGS Kadın ve LGBTİ+ Komisyonu olarak kavramların yasaklanmasını değil, şiddetin sona ermesini istiyoruz. Bizler artık şiddet haberi yapmak istemiyoruz. 2025 Aile Yılıysa şiddet bitirilerek işe başlansın.”

Tıklayın-Aile Bakanlığı’ndan genel müdürlüklere LGBTİ+ karşıtı "uyarı": “Toplumsal cinsiyet, cinsiyet kimliği, cinsel yönelim kavramlarını kullanmayın”


Etiketler: insan hakları, kadın, medya, aile
İstihdam