05/08/2015 | Yazar: Kaos GL
Sel Yayıncılık Queer Düş’ün ekibi Kaos GL Dergisi’nin ‘Yayıncılık’ dosya konulu 142. sayısına yazdı.

Sel Yayıncılık Queer Düş’ün ekibi Kaos GL Dergisi’nin “Yayıncılık” dosya konulu 142. sayısına yazdı.
Queer Düş’ün serisi için Sel Yayıncılık’la beraber 2012 senesinde yola çıktık. Yola çıktığımız sene itibariyle queer teori yirmi yılı çoktan devirmişti. Avrupa ve Amerika başta olmak üzere dünyanın pek çok bölgesinde queer üzerine çok sayıda önemli eser yayımlanmış; cinsiyet ve cinsellik temelli kategorilerin ve bu kategorilerin başka kimlik unsurlarıyla kesişimlerinin tahakküme dayalı bir dünyayı tesis etmede nasıl bir rol oynadığı queer’in çerçevesinden ele alınmıştı. Queer teorinin eleştirel etki alanı ırk, etnisite ve militarizm çalışmalarına, göçe, kapitalizme, küreselleşmeye, sanata ve aktivizme kadar uzanan bir alana doğru genişlemeye devam etti. Queer, tahakküm mekanizmalarının ötesinde, iktidarın yatay ve sabit olmayan şekilde dağıldığı bir dünya, zaman/mekan hayalini ütopik bir gelecekte değil, yaşadığımız bu dünyada ve hemen şimdi yerine getirmeyi amaçlayan bir düş’ün imkânını sunuyordu. Bakış açımızı ve deneyim alanımızı doğrusallıktan çıkarıp, düz çizgileri eğip büken ve yaşadığımız dünyayı ve zamanı bir potansiyeller evreni olarak sunan queer teori, yayın kurulu olarak bizim için tam da bu düş’ün peşinde olduğumuzdan dolayı bir arzuyu, bir tutkuyu ve var oluşu simgeliyor.
Yayın kurulumuz 2012 senesinde faaliyete geçti ama farklı akademik ve entelektüel çevrelerde queer üzerine üretimde bulunan kişiler olarak bizim yolumuz çok daha önce kesişmişti. LGBT hareketinin içinde söz söyleme alanını o zamanlar bulamadığımızı düşünen translar, queer ve kadınlar olarak 2010 senesinde otonom bir örgütlenme olan İllet’i kurmuştuk. Queer bir eyleme, söz söyleme ve deneyim paylaşma alanı olan İllet’ten bu alanda önemli bir boşluğu doldurduğunu düşündüğümüz “Transgender Güzeldir” fanzini çıktı. Trans oluşun sadece transseksüel erkeklik ve kadınlıkla sınırlı olmadığı, transgender’ın cinsiyetler arasında geniş bir yelpazeye yayıldığını anlatan “Transgender Güzeldir” deneyim yazılarından ve çeviri metinlerden oluşuyordu. İllet deneyiminin sağladığı fikir ortamında bir araya gelen bizlerin yolu yayınevinde bir queer teori serisine yer vermek isteyen Sel Yayıncılık Genel Yayın Yönetmeni İrfan Sancı’yla kesişti. Türkiye’deki yayıncılık sektöründeki birikimi ve queer teoriye yönelik heyecanı ile tanıdığımız Amy Spangler da aramıza katıldı. Ekip olarak queer teori alanında Türkiye özelinde üretilmiş eserlerin eksikliğine dair bir eyleme geçme arzusundaydık. Abanoz Sokak’tan tutun, Ülker Sokak deneyimine, Tarlabaşı’ndan, Zeki Müren’e, köçeklerden, oğlanlara, LGBTİ hareketinden, Onur Yürüyüşü’ne kadar queer’in bambaşka dinamiklerle deneyimlendiği bu coğrafyada, queer’le ilgili daha çok bilgiye erişmek isteyenler dil bariyerine takılıyordu. Sel Yayıncılık, Türkiye’de böyle bir serinin oluşmasına imkân sağlayan ilk ve tek yayınevi oldu. Ve bizler de queer teorinin temel eserlerini çevirmeye başladık. Türkiye’den çıkacak telif eserlere de imkân sağlama niyetiyle üç yıllık serüvenimiz karşılıklı fikir alışverişleriyle devam ediyor.
Queer Düş’ün serisinden şimdiye kadar beş yayın çıkardık. Queer’in kimliksizleşme vurgusunu ve queer’in mesele ettiği konu çeşitliliğini yansıtmaya çalışarak, bu alanda öne çıkan isimlerin ağrılıklı olarak çeviri eserleri bir araya getiren bir derleme olan ve Özlem Güçlü ve Sibel Yardımcı tarafından yayına hazırlanan “Queer Tahayyül”, 2013 senesinde seriden çıkan ilk kitap oldu. Aynı sene Leman Sevda Darıcıoğlu ve Pınar Büyüktaş’ın çevirmenliğinde “Lezbiyenler kadın değildir” cümlesiyle anılan ünlü Fransız düşünür Monique Wittig’in “La Pensée Straight” adlı eserini “Straight Düşünce” ismiyle Türkçeleştirdik. Yine 2013’de İpek Tabur çevirmenliğinde, Gülkan Noir’ın editörlüğünde kapitalizmin yarattığı başarı kavramını beden ve cinsellik üzerinden animasyon janrını kullanarak sorunsallaştıran, kapitalizme karşı queer bir manifesto olarak okunabilecek Jack Halberstam imzalı “Çuvallamanın Queer Sanatı” seriden çıkan kitaplar arasında yer aldı. 2014’de ise Tuna Erdem ve Seda Ergül tarafından yayına hazırlanan ve “fetişizmin etkisi altındaki kültürel ilişkileri tespit etmeye, sorgulamaya ve anlamaya çalışarak, fetişin adını kötüye çıkaran mesnetsiz ve olumsuz çağrışımların düşünceyi sekteye uğratmasını engellemeye çalışan” çeviri eser ve özgün yazılardan oluşan “Fetiş İkâme” serimizden yayımlanan kitaplardan oldu. Son olarak geçtiğimiz ay Sara Ahmed’in duyguların ne olduklarını açıklamak yerine toplumsal hayatta ne işe yaradıklarını göstermeye çalıştığı ve duyguların tahakkümle girdiği araçsal ilişki biçimlerini gösteren “Cultural Politics of Emotions” “Duyguların Kültürel Politikası” Sultan Komut tarafından Türkçeleştirildi ve Gülkan Noir’ın editörlüğünde yayınlandı. Yine Gülkan Noir’ın editörlüğünde Sara Ahmed’in “The Promise of Happiness” kitabı “Mutluluk Vaadi” adıyla ve Virginie Despentes’ın cinsel şiddet, pornografi, seks işçiliği gibi birçok konuyla ilgili yazılarından oluşan “King Kong Theorie” adlı kitabı Leman Sevda Darıcıoğlu ve Pınar Büyüktaş’ın çevirmenliğinde “King Kong Teori” adıyla yayımlanacaklar arasında. Leman Sevda Darıcıoğlu tarafından yayına hazırlanan, cinsiyet kategorileri, AİDS, arzu, cinsellik gibi konularda çeviri ve özgün metinlerden oluşan “Queer Temaşa” adlı derleme kitap da önümüzdeki günlerde serimizden çıkacak kitaplar arasında yer alıyor.
Bu alanda bizi çok heyecanlandıran ve çevrilmeyi bekleyen sayısız metin var. Neyse ki düş’ün peşini bırakmadığımız uzun bir yol var daha önümüzde. Hizaya, iktidara, bedene, arzuya, aşka, yaşama dair queer eleştiri getiren metinler içeren Queer Düş’ün Serisine yeni çevirilerle ve Türkiye’den derleme eserlerle devam edeceğiz.
Queer Düş’ün Serisi Yayın Kurulu: Amy Spangler, Berfu Şeker, Gülkan ’Noir’ Ahıska, Leman Sevda Darıcıoğlu, Pınar Büyüktaş
Etiketler: kültür sanat