01/02/2012 | Yazar: Kaos GL

Tecavüze uğrayan kadın çaresizlikten kimseye anlatamadı, Adli Tıp ‘bağırmadı, demek ki rızası var’ kararı verdi, yargı da kararı uygulayarak tecavüz sanığını tahliye etti.

Tutumları Kıstas Alan Yargı Yetkilerini Fazlasıyla Aşıyor! Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Kaos GL Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Yasemin Öz: “Kıstas olarak tutumları belirlemek tehlikeli ve yargı makamlarının yetkilerini fazlasıyla genişleten bir durum.”
 
Tecavüze uğrayan kadın çaresizlikten kimseye anlatamadı, Adli Tıp “bağırmadı, demek ki rızası var” kararı verdi, yargı da kararı uygulayarak tecavüz sanığını tahliye etti.
 
Diyarbakır’da 5 yıl önce eşini kaybeden zihinsel engelli Emine B.’ye tecavüz eden 24 yaşındaki İbrahim H.T, Adli Tıp’ın "tecavüz anında bağırmadı" şeklinde gösterdiği gerekçeyle tahliye edildi.
 
Diyarbakır’da 5 yıl önce eşini kaybeden zihinsel engelli 40 yaşında olan Emine B.’ye 24 yaşındaki İbrahim H.T tecavüz etti. Adli Tıp, "Kadın tecavüz anında bağırmadı, rızası var" raporu verdi. Tecavüz sanığı 2 yıllık tutukluluğun ardından bu rapora dayandırılarak tahliye edildi.
 
“Kıstas olarak tutumları belirlemek tehlikeli ve yargı makamlarının yetkilerini fazlasıyla genişleten bir durum”
 
Kaos GL Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Yasemin Öz, kaosgl.org’a yaptığı açıklamada, “kıstas olarak tutumları belirlemek tehlikeli ve yargı makamlarının yetkilerini fazlasıyla genişleten bir durum” olduğunu söyledi.
 
Zihinsel engelliliğin derecesinin önemli olduğunu belirten Avukat öz, “eylemin niteliğini anlayamayacak dercede zihinsel engelliyse zaten kanun rıza olmayacağını varsayar; rıza araştırmasının hiç yapılmaması gerekir bu durumda” dedi.
 
Sırf kadının bağırmamasının kıstas alınarak rızası olduğunun varsayılmasını sorunlu bulan Avukat Yasemin Öz, kararı şöyle değerlendirdi:
 
“Kadın korkabilir, tehdit altında olduğu için bağırmayabilir. Sırf bu nedenle rıza olduğunu varsaymak çok ataerkil bir yaklaşım. Saldırganın değil saldırıya uğarayanın davranışlarını sorgulamak saldırgan lehine tutum almaktır. Saldırıya uğranıldığı anda hangi davranışların yapılıp yapılmayacağını mahkemeler belirleyemez. Aynı durumda biri bağırırken diğeri bağırmayabilir. Kıstas olarak tutumları belirlemek tehlikeli ve yargı makamlarının yetkilerini fazlasıyla genişleten bir durum.”
 
“Çaresizlikten kimseye anlatamadım”
 
Yüzde 36 zekâ özürlü olan Emine B. olayla ilgili ifadesinde "2 yıldan bu yana komşumuz İbrahim H.T. eve girip zorla benimle oluyordu. Korkudan bir şey yapamadım. İstemediğimde, ’Seni ve çocuklarını öldürürüm’ diye tehdit etti. Ailesi zengindi. Çaresizlikten kimseye bir şey anlatamadım" dedi. Doğan kız çocuğundan alınan DNA örnekleriyle İbrahim H.T.’nin tecavüz ettiği saptandı ve tutuklandı.
 
Adli Tıp Kurumu karar verdi mahkeme uyguladı!

Hazırlanan iddianamede İbrahim H.T.’nin, "Tehdit ederek alıkoymak" ve "Birden fazla cinsel saldırı" suçlamalarıyla 17 yıl hapisle cezalandırılması istenmişti.
 
Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi’nin olayla ilgili Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’ndan istediği bilimsel rapor, tecavüze uğrayan Emine B.’nin cinsel saldırıya uğradığında bağırmadığını gerekçe göstererek "Kendisini savunabilirdi, rıza var" diye düzenledi. Hakkında 17 yıl hapis istenilen İbrahim H.T., mahkemenin tek kadın üyesi Hatice Polat’ın izinli olduğu gün yapılan duruşmada, 2 yıllık tutukluluğun ardından tahliye edildi. 

Etiketler: insan hakları
İstihdam