02/12/2008 | Yazar: Murat Çınar

Ünlüler Adası’nda bir trans La Talpa'da bir pornocu: Luxuria zaferi ve Trentalance hayalkırıklığı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Bir çok ulusal ünlü ile 'zaman zaman' ünlü olanları birleştirip Afrika açıklarında tropikal bir adada buluşturup 2 ay süren bir yapay ‘hayatta kalma yarışı’ olan L'isola’da eski milletvekili Luxuria birinci oldu. İtalya’dan Murat Çınar, Kaos GL için yazdı.

KAOS GL – 02/12/2008

Murat Çınar - Torino

Büyük Birader, quiz showlar, La Talpa, Amici, C'è posta per te ve Uomini Donne gibi bir çok reality showu elinde bulunduran Berlusconi'nin televizyon grubu Mediaset'e karşı devlet kanalı Rai de elinden geleni yapmaya devam ediyor. En büyük kozlarından biri olan Isola dei Famosi (Ünlüler Adası) adlı reality show hakkında bu sene belki de son kez yayınlanacak dedikoduları ortalıkta dolanmaya başlamıştı çoktan.

Bir çok ulusal ünlü ile 'zaman zaman' ünlü olanları birleştirip Afrika açıklarında tropikal bir adada buluşturup 2 ay süren bir yapay ‘hayatta kalma yarışı’ndan başka bir şey değil kısa adı ile L'isola. Bu seneki konukları arasında her zamanki gibi modeller, sporcular, aristokratik ünlüler vardı. Eski sürümlere nazaran bir de Vladimir Luxuria ve bir ilkokulda hademe olarak çalışan Carlo Capponi. Aristokrasinden kontes De Blanc makyajsız dehşet verici çehresi ile hindistan cevizinden süt çıkartıp hayatta kalmaya çalışan takıma dahil olanlardandı.

Luxuria ilk toplu konuşmada söz alarak ‘Bu yarışma öncesinde bir çok gazeteci benim trans özelliğimin adada sorun çıkartacağını öne sürmüştü. Şu ana kadar hiçbir arkadaşım ile bu konu hakkında sorun yaşamadım. O gazetecilere beraber takıldıkları arkadaşlarını değiştirmeyi tavsiye ediyorum, gözüküyor ki pek iyi alışkanlıklar edinmiyorlar’ dedi. Stüdyodaki Vatikan'ın teokratik pençesindeki İtalyan halkının bir parçasından coşkulu bir alkış koptu, yarışmacılar adadan coşku ile Luxuria'ya destek verdiler ve Vladimir'in gözleri doldu.

Adada gündelik yaşantıdaki lükslerden mahrum kalarak hayatta kalmaya çalışma, yarışmacıların önüne konulan zorlu sınavları geçme ve en önemlisi de telefon yolu ile oluşan halk oylamasında gerekli puanı almak için ekranda ‘doğru kişi’ olmaya çalışma bu reality showun temel gereklerinden. Tabii ki arada bir de epilasyon ve zayıflama diyetleri mucizesi erkek ve kadın mankenlerin popoları, göğüsleri, yakınlaşmaları ve birliktelikleri de kimsenin yüzünü asmayan etmenlerden. Nitekim show üç şekilde ekranlara yansıyor; gün içinde sunucusuz ilginç anların kurgusu, haftada bir akşam elemelerin olduğu sunuculu bölüm ve bundan sonra gece geç saatlerde yayınlanan Isola Hot.

Mankenler arasında aşklar doğarken ve küçük tartışmalar olurken gerek oyunun taktiği gereği gerekse de adanın gizli güçleri sayesinde Luxuria ilk haftalardaki eleme akşamlarından birinde Belen adlı Brezilyalı mankenin iki yüzlülüğü hakkında konuşma ihtiyacında bulundu. Tartışma uzun uzun karşılıklı atışmalarla devam ederken bir anda 25 yaşındaki küçük popolu, etli dudaklı takvim güzeli Belen eli ile cinsel organını işaret ederek ‘Tüm sorun bunu kıskanmasında’ diyerek konuya noktayı koymaya çalıştı. Belki geceyarısından önce yayında olduğundan dolayı belki zamanında (her ne kadar komunist de olsa ve şu anda ekranda bikini ile karşımızda da olsa) ulusal mecliste milletvekilliği yapmış olmasından dolayı veya belki de trans bir kişiye böyle davranılamayacağını düşündüğünden dolayı program sunucusu Ventura şiddetle Belen'i uyardı ve kınadı.

Aslında bu tarz söylemlere o kadar da yabancı değildi Luxuria. Meclise girmesini sağlayan seçimlerden önce Tremaglia tarafından ‘culattone’ (arkadan alan) olarak tanımlanmış ve Rai Uno kanalındaki Bruno Vespa'nın sunduğu Porta Porta adlı programda canlı yayın sırasında da Benito Mussolini'nin torunu Alessandra Mussolini tarafından ‘ibne olmaktansa faşist olmak daha iyidir’ şeklinde sevgi ve saygı ile kucaklanmıştı.

Luxuria üzüntüsünü ve kınamasını dile getirse de Belen özür dilemeyeceğini söyledi. İlginç bir rastlantı gereği Liguria eyaleti lehçesinde erkek cinsel organına verilen isim olan Belin ile yakın bir ad benzerliğine sahip Brezilyalı manken showun son haftasından Luxuria ve başka 2 kişi ile adada finalist olarak beraber kalınca canlı yayın sırasında özrünü belirtti ve Vladimir kabul ettiğini açıkladı.

Bu sırada kontes De Blanc ve hademe Carlo Capponi arasında doğan aşk ise bir türlü gündeme oturamadı. Her türlü gelişmede gözleri sulanan ve zaman zaman hüngür hüngür ağlayan Carlo canlı yayında sunucuya ‘Ventura, hayatımın aşkını buldum’ diye bağırsa da adadan Carlo'dan önce ayrılan De Blanc bir ton makyaja bürünüp korkuç olmaktan uzaklaşarak oturduğu stüdyodaki koltuğunda konunun bir anlık yakınlaşmadan ibaret olduğunu söylemekle yetindi. Carlo ise adadan ayrıldığında hayal kırıklığına uğradığını söyledi. Sanırım Carlo fakir ile zenginin imkansız aşkının konu edildiği hiçbir Türk filmi izlememiş.

Luxuria adada yaklaşık 15 kilo kaybederken ve Carlo ile çok güzel bir arkadaşlık kurarken tüm İtalya iki şeyin daha üzerinde yoğunlaşıyordu; biri Belen'in kusursuz poposu diğeri de Mediaset kanallarından biri olan Italia Uno'da yayınlanan La Talpa.

Güney Afrika'nın bir köşesine gönderilen ondört yarışmacı yaklaşık 2 ay süren beraberlikleri sırasında yerel halk Zulu ile iyi geçinecek, edep ve muaşeret timsali olacak ve en önemlisi de önceden belirlenen ve yarışmacılar arasından biri olan Talpa'yı bulmaya çalışacak. Tabii ki bu koşullar arasında olan Zulu halkının yarışmacılar ile anadillerinde ve tercümansız konuşması programa ilginç bir hava katarken Zuluların bazı yarışmacıları çadırlarından atması ve hatta taşlaması da olaya kanlı rayting katmış oldu.

Seyahat acenteleri tarafından fikredilen ve Hollandalı televizyon formatı yazıcılarınca reality showa dönüştürülen La Talpa yarışmacıları arasında da süper topmodeller, Amici ve Uomini Donne gibi Mediaset icadı olan ve gençlerin tanışıp koklaşıp beraber oldukları veya birbirlerini eledikleri programların ürünü ünlüler ile showgirller vardı. Bunların haricinde katılımcılar arasında Franco Trentalance de bulunuyordu. Rocco Sfredi ile İtalyan porno sektörünün uluslararası ünü olan Franco formda kalmak için hergün bir kaç kez masturbasyon yaptığını söylemesi ile de ünlü olmuştu. Sadece İtalya'da değil bilhassa İsviçre'de de film çeken Franco adada son derece sevecen ve yardımsever hali ile hemen ilgi odağı oldu.

Tabii ki bu yarışmada da Brezilyalı topmodel eksik değildi. Bunlardan biri olan Natalia Bush yavaş yavaş Franco gibi mesleki gerekleri sebebiyle ‘tehlikeli’ olan birine yakınlaşmaya başladı. İlk haftalarda doğan bu feeling Franco'nun öpücük denemesi ile gelen bir tokatla son buldu. Hızla halkın gözünde antipati uyandıran Natalia oyundan çıktı ve stüdyoda ilerleyen haftalarda Franco ile alakalı her konu hakkında fikri sorulan kişi oldu. Final gecesi vücut sıcaklıklarının özel bir kamera ile ölçülerek yalan testine tutuldukları anda Franco, Natalia'ya karşı bir şeyler hissettiğini söylediğinde ise Natalia ‘keşke daha önce açıkça söyleseydin’ diyerek onun gözü dahil olmak üzere bu ünlü İtalyan porno starın nasıl herkesin gözünde sempati doğurduğunu kanıtlamış oldu.

Kısacası bir yandan kadın mı erkek mi ne olduğu belirli olmayan bir komunist öte yandan da sapık pornocu iki ayrı kanalın benzer reality showlarında ilgi odağı olmaktaydılar. Transa yöneltilen terbiyesizlik kınamalara boğulurken pornocuya da programın sunucusu ilgi duyduğunu belirtiyordu. Halkın sms yolu ile oylaması sonucu elemelerin gerçekleştiği programlarda bu iki ‘sapkın varlık’ aslında pek de hoş gözüküyordu İtalyan halkına.

Peki ya kazanırlarsa? Vatikan ne der? Kazandırmazlar sanırım değil mi?

İlk final L'isola'da oldu ve yarışmayı komunist trans Luxuria kazandı. Kazandığı paranın yarısını kural gereği bağışlama zorunluluğu olan Luxuria çocuk sahibi olamayacağından dolayı çocuklara yardım eden Unicef'e vereceğini açıkladı. Ne yazık ki bu ahlaki devrimin gerisi gelmedi ve bir sonraki akşam Talpa olduğu anlaşılan ve 200 bin Avro'ya yaklaşan Franco halk oylamasında yeterli oyu alamadı ve elendi. Ödülleri Uomini Donna programının yarattığı opinionistçilerden Karina Casella kazandı. Oysaki Veneto'lu koca memeli ve Büyük Birader'in ünlü ettiklerinde biri olan Melita Toniolo ile Roma'lı Karina elenmesin diye Franco Trentalance çatır çatır kaşlarının yarısını kesmişti. Demek ki komunist trans daha çok ilgi çekenler arasında son zamanlarda İtalya'da.

Yarışma sonucu ardından basın ve siyasetçiler arasından ‘acaba nasıl konuşsak da duruşumuz belirli olsa’ yarışı başladı. Bazıları Luxuria'nın gerçek erkeklik ismini ağızlarından düşürmezken bazıları da ‘aslında pek de güzel bir örnek değil’ demekle yetindi. Rai yöneticileri arasında Luxuria kazandı diye mi yoksa başka sebepten dolayı mı doğduğu bilinmeyen ‘bu program artık bitmiştir bu sürümünü bile yayınlamamız gerekirdi’ diyenler de çıktı. Tabii ki konuya LGBT aktivistleri dünyasindan da destek veren olmadı değil; ArciGay Luxuria'nın ‘zafer’ini kutladı ve coşkusunu paylaştığını açıkladı.

Öte yandan Facebook'ta bir anda üye patlaması yaşayan Franco Trantalance ise dün yayınladığı sanal mesajında pornoculuğa 1 sene daha devam edeceğini ve ardından sadık kalmayı başarabileceğini umut ettiği biri ile beraber olup aile kurmak istediğini söyledi.


Etiketler: medya
İstihdam