06/04/2009 | Yazar: KAOS GL

Sabah, Müjgan Halis'in haber/röportajı...

Sabah, Müjgan Halis'in haber/röportajı...

Son birkaç ayda Türkiye'nin dört bir yanında travesti ve transeksüellere yönelik cinayetler arttı. 'Nefret suçu' olarak tanımlanan cinayetler, ürkütücü boyutta… 

'Nefretcinayetleri' olarak tanımlanan bu cinayetler, daha çok seks işçiliği yapanlara yönelse de, gey, lezbiyen bireyler de nefret suçlarından nasibini alıyor. Cinayetlerin failleri bulunsa da, çoğunlukla tahrik indirimi nedeniyle düşük cezalarla kurtuluyorlar. Ankara'da pompalı tüfekle öldürülen Dilek İnce, Cihangir'de evinde bıçaklanarak öldürülen Ebru Soykan'dan sonra en son Bursa'da adı tespit edilemeyen bir travestinin cesedi çöpe atıldı, kesik kafası ise hâlâ bulunamadı. Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Travesti, Transeksüel (LGBTT) toplumu, artık haklarının en başına 'öldürülmeme hakkı'nı koymuş durumda. Toplumdaki yasal haklarını kazanmak, nefret ve dışlanmayı yok etmek için aralarından daha kaç kişinin öldürüleceği üzerine kara kara düşünüyorlar. İstediklerinin 'ihsan' değil 'yaşama hakları' olduğunu savunuyorlar. Anayasa'nın 10. Maddesi'ne 'cinsel yönelim' ve 'cinsiyet kimliği' ibarelerinin eklenmesinin 'hayati' bir talep olduğunu ve cinayetlerin artık cezai indirimlerden yararlanmaması gerektiğini savunuyorlar. Biz de Ankara, İzmir ve İstanbul'da nefret cinayetleriyle mücadele eden, arkadaşlarını kaybeden, hemen her gün şiddete maruz kalan örgütlere ve onların mensuplarına teybimizi uzattık. 

Michell Kurt Demishevic (33), (Öldürülen Ebru Soykan'ın yakın arkadaşı)
Katili tanıyordum
"Ebru Soykan'la aramızda adeta bir anne-kız ilişkisi vardı. Benim kadın olmama ön ayak olan kişiydi. Öldüğünde 35 yaşındaydı ve zorunlu seks işçisiydi. Kendisine bir ev almıştı, öldürüldüğü Pürtelâş Sokak'taki ev ona aitti. Biz hep onun eceliyle öleceğini düşünürdük. Basına yansıdığı gibi kendisini öldüren kişiyle sevgili falan değildi, çünkü Ebru lezbiyendi. Katiliyle gey kulüplerde tanışmıştı, birkaç defa görüştüler, ben de tanıyordum çocuğu. Benim çalıştığım kulüpte personel olarak çalıştı. Kulüpten atılma nedeni de, beni ölümle tehdit etmesiydi. Ebru ölümünden iki gün önce benim çalıştığım kulübe gelmişti, bana aralarında geçen bir tartışmayı anlattı ve polise şikâyet edip gözaltına aldırdığını söyledi. Ebru'yu öldüren kişi, transeksüel avına çıkan, onlardan para sızdıran bir çetenin üyesiydi. Paralı transeksüelleri buluyor, onlardan rızayla ya da zorla para alıyorlardı. Hepimizin hayatında şiddet var; kocalarımızdan dayak yiyoruz, sokaktaki insandan, polisten şiddet görüyoruz. Şimdi sizinle İstiklâl Caddesi'nde dolaşsak polis size değil bana kimlik sorar."
 
Buse Kılıçkaya (Pembe Hayat Derneği, Ankara)
Şimdi de para cezası
"Nefret suçunu işleyenlerin büyük kısmı erkek. Bu suçun artma nedeni bence, görünür olmamız ve örgütlenmeye başlamamız. Polis önceleri insanların başlarına torba geçirip, Mamak çöplüklerine atıyordu, bulduğu yerde şiddet uyguluyordu. Şimdi de Kabahatler Kanunu'na göre para cezaları yazıyorlar, Sağlık Bakanlığı'nın dağıttığı prezervatifleri gerekçe göstererek evleri kapatıyorlar. Biz herkesle birlikte özgür yaşayabileceğimiz, yaşam alanlarımızda zorlanmadan, istediğimiz zaman bakkala markete gidebileceğimiz, istediğimiz zaman gece dışarı çıkabileceğimiz, insanların bizi giremezsiniz-çıkamazsınız diye işyerlerinden çevirmediği, doğru düzgün işlerde çalışabileceğimiz, zorunlu olarak seks işçiliğine maruz bırakılmayacağımız, okul sıralarında eğitim haklarımızdan yararlanacağımız bir dünya istiyoruz.
 
Ebru Kırancı (47)
Topluma göre katlimiz vacip
"Ben 25 senedir İstanbul'dayım, 25 senedir bu cinayetler devam ediyor. İstanbul'a Zonguldak'tan geldim, iki üç senedir seks işçiliği yapmıyorum, sigortamı ailem ödüyor ve arkadaşlarımın yardımıyla yaşıyorum. Sekiz sene önce Tarlabaşı'nda bir arkadaşımın iki erkek tarafından domuz bağıyla bağlanıp öldürüldüğüne, makatına şişe sokulduğuna şahit oldum. Bunun son zamanlarda sıklaşmasının nedeni, devlet politikası. Egemen medyada travesti ve transeksüeller her an şiddet uygulayacak insanlar gibi gösteriliyor. Transfobiyle 'bizlerin katli vaciptir' gibi bir durum oluşturuluyor. Polis şiddeti bir yana; kendilerine dost seçiyor arkadaşlarımız, onları besleyip büyütüyorlar, aradıkları sadece sevgi. Ama o adamlar kalleşçe onları bıçaklıyor. Toplum bizi sadece cinsellikle ilgili insanlar olarak görüyor, hâlbuki biz düşünen ve haklarını bilen insanlarız. Ama şimdiki travestiler de sistemli bir şekilde uyuşturucuya alıştırılıyor. Bu yüzden hak bilinci çok da gelişmiyor. Travesti ve transeksüeller kendi güçlerinin farkında olmak zorundalar. Beyoğlu'nda bir karakol var, bu karakolda bize gece gündüz akla gelmedik işkenceler yapıyorlar."
 
Avukat Ceylan Özsoy (Siyah Pembe Üçgen, İzmir)
İzmir'in 'demokratlığı'!
"İzmir, konu LGBTT bireyler olunca, ikiyüzlü. Travesti ve transeksüeller, hem kolluk güçlerinin hem de toplumun birbirini besleyen önyargıları nedeniyle fiziksel şiddet başta olmak üzere şiddetin her türlüsünü yaşamaya müsait bir ortama itiliyorlar. Zaten polisin yerleşik uygulaması gereği travesti ve transeksüel arkadaşlarımız günün belirli saatlerinde dışarı çıkamıyorlar. Ancak gece karanlığında dışarı çıkabiliyorlar. Yargı yeterli titizliği göstermiyor ve travesti ve transeksüel bireyler diğer vatandaşlarla eşit değiller. Seks işçiliği yapsın yapmasın, tüm travesti ve transeksüeller aynı şiddetin öznesi durumundalar. Seks işçiliği, çalışma yerlerinin güvensizliği ve çalışma saatleri riski artırıyor sadece. Devletin travesti ve transeksüellerin sosyal ve hukuksal durumlarını iyileştirme konusunda sorumlu davranması gerekiyor. Timler kurup travesti ve transeksüel bireyleri, 'cadı avı'na tabi tutmaktan vazgeçmeliler."
 
Demet Demir (48)
İlk emekli transeksüelim
"Türkiye'de travesti ve transeksüellerden nefret eden, onların yaşama hakkını elinden alan bir transfobi egemen. Ben beş yaşından beri İstanbul'dayım ve 29 yıldır Beyoğlu'nda yaşıyorum. Beş yıldır emekliyim, yaklaşık 25 yıl seks işçiliği yaptım. Dışarıdan isteğe bağlı sigortamı ödedim, ilk emekli olan transeksüelim. Bu cinayetleri işleyenler, bizle birlikte olan insanlar, ya sevgilimiz, ya müşterimiz. Yani önce seks yapıyor, sonra paranı çalıyor, sonra öldürüyor. Yani toplumsal bir ikiyüzlülük var. Bu ataerkillikten, dinsellikten ve milliyetçilikten beslenen bir durum. O yüzden bu cinayetleri işleyenler mahkemede 'Benden pasif olmamı istedi ya da ben onu biyolojik kadın zannettim,' gibi gerekçeler ileri sürüyor. Aslında basına yansımayan birçok eşcinsel cinayeti var; İstanbul'da yılda 200 erkek cesedi bulunuyor, bunların çoğu bu nedenle öldürülüyor. Birçok arkadaşımız zorunlu seks işçisi, bize devlet ve özel sektör iş verse kimse bu işi yapmaz. İşyerlerinde bize de tutuklu ve engellilere uygulanan kontenjan uygulanmalı."
 
Lakap takma da bir nefret suçu

Bir şahsa veya bir mülke karşı işlenen suçun kaynağı, o kimsenin ırkı, rengi, etnik kökeni, dini, cinsiyeti, cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği, yaşı, fiziksel veya zihinsel engelleri ise bu suç nefret suçunu teşkil eder. Şu fiiller nefret suçları olarak nitelenir: Sözlü taciz, tehdit edici davranış, ad veya lakap takma, postayla-telefonla-mesajla rahatsız etme, duvar yazısı, fiziksel saldırı, soygun, hırsızlık, gasp, taciz, tecavüz, sarkıntılık, gözdağı, şiddet, aile içi şiddet, mülke ya da eşyalara zarar verme, kundaklama, komşu kavgaları, saldırgan broşürler ve posterler, konutların önüne ya da posta kutularına çöp boşaltma, okulda veya işyerinde kabadayılık yapma, incitici şakalar, el-kol hareketleri. Ayrıca kişinin ait olduğu sosyal grup nedeniyle ayrımcılığa uğruyor olması da nefret suçları içinde değerlendirilir.
 
Cinayetlerin kronolojisi

* İstanbul'da 22 Şubat 2006'da gazeteci Baki Koşar, evinde uğradığı saldırı sonucu öldürüldü.
* İstanbul'da 27 Ocak 2007'de 'Sertap' olarak tanınan travesti İdris Can tartıştığı M.A. tarafından bıçaklanarak öldürüldü.
* İstanbul'da 24 Şubat 2007'de travesti Murat Taç, Osman Bora Çuhacı tarafından öldürüldü.
* İzmir'de 28 Şubat 2007'de 'Binnur' takma adlı travestinin iki bacağı ve başı testereyle kesilerek su istasyonuna atıldı.
* İzmir'de 20 Mart 2007'de kadın iç çamaşırları giymiş halde cesedi bulunan Saim K. ilişki teklif ettiği biri tarafından öldürüldü.
* Kocaeli'nde 5 Mayıs 2007'de Erhan Ö. ile Sadi D.'yi 'ahlaksız teklif' iddiasıyla dokuz bıçak darbesiyle öldürdü.
* Antalya'da 7 Temmuz 2007'de 'Deniz' lakaplı travesti çıplak bir şekilde kafasına sert cisimle vurularak öldürüldü.
* Konya'da 19 Ağustos 2007'de yalnız yaşadığı evinde boğazı ve kasığı kesilen üniversiteliyi, internette tanıştığı iki genç öldürdü.
* Bursa'da 21 Ağustos 2007'de 'Ece' takma adlı travesti, kendisiyle 20 TL'ye beraber olmak isteyen kişiyi reddedince öldürüldü.
* Gaziantep'te 13 Eylül 2007'de Cesur Oflaz (25) adlı kişi Ö.Z.yi (40) öldürdü.
* Adana'da 18 Eylül 2007'de ABD'li Joseph Perry Croskey (71) partneri Deniz Uysal'ı (30) kıskançlık yüzünden öldürttü.
* İstanbul'da 4 Ekim 2007'de gey olduğu öğrenilen Mehmet Uğur Marangoz (39) evinde boğazı kesilmiş halde bulundu.
* İstanbul'da 5 Ekim 2007'de aynı evde kalan iki travesti, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce boğazlarından bıçaklandı.
* Ankara'da 19 Ekim 2007'de Fatih Karaduman, kendisine 'nonoş' diyen arkadaşı Nazım Çalışkan'ı keserle öldürdü.
* İzmir'de 7 Aralık 2007'de 'Melisa' olarak tanınan transeksüel, polis tarafından silahla göğsünden vuruldu.
* Kuşadası'nda 4 Haziran 2008'de 'Sisi' adlı travesti sırtından dört kez bıçaklanarak öldürüldü.
* İstanbul'da 15 Temmuz 2008'de cinsel kimliği nedeniyle ailesi tarafından tehdit edilen Ahmet Yıldız öldürüldü.
* Ankara'da 10 Kasım 2008'de Eryaman davasının ilk şikayetçilerinden transeksüel Dilek İnce, pompalı tüfekle öldürüldü.
* Gebze'de 19 Aralık 2008'de ismi saptanamayan bir transeksüel otoyolda göğsüne isabet eden iki kurşunla öldürüldü.
* İstanbul'da 10 Mart 2009'da transeksüel Ebru Soykan, Cihangir Pürtelaş sokaktaki evinde bıçaklanarak öldürüldü.
* Eskişehir'de 20 Mart 2009'da L. D. isimli (29) travesti, üç kişi tarafından bıçakla karnından yaralandı.
* Bursa'da 22 Mart 2009'da çöp konteynerinden kafası ve cinsel organı kesilmiş bir travesti cesedi çıktı.
* Edirne'de 27 Mart 2009'da Edirne'de Yaşar Sert (35) Şükrü Gençer'i (57) cinsel ilişki önerdiği iddiasıyla öldürdü. 


Etiketler: insan hakları, nefret suçları
İstihdam