11/04/2023 | Yazar: Kaos GL
LGBTİ+’ların küresel sağın farklı renklere bürünmüş tekçi toplum tahayyüllerine karşı önemli bir direniş odağı olduğunu anlamanın vakti geldi de geçiyor.
Kaos GL aktivisti Remzi Altunpolat, yaşamsal bir seçimin hem nesnesi hem öznesi olarak LGBTİ+’ları Velvele.net’e yazdı:
“LGBTİ+ aktivistler açısından da nicedir zihnimi kurcalayan bir noktayı tartışmaya açmak isterim. Türkiye’de bağımsız LGBTİ+ örgütlenmelerinin 1990’lardan bu yana muazzam bir birikim oluşturdukları, LGBTİ+’ların görünürlüğü adına bazen iğne ile kuyu kazarcasına alan açtıkları, LGBTİ+’ların insan haklarından başlayan mücadeleyi bugün LGBTİ+’ların siyasal temsilini tartıştırma ve bunun için girişimlerde bulunma boyutlarına ulaştırdıkları inkâr edilemez bir gerçek. Bu bakımdan bağımsız LGBTİ+ örgütlenmelerinin varlığı çok kıymetli. Ancak LGBTİ+’ların siyasal temsili meselesinin elbette önemini teslim etmekle birlikte seçimden seçime LGBTİ+ dostu aday taahhütnameleri imzalatmaktan ve numune kabilinden LGBTİ+ aday gösterildi mi gösterilmedi mi tartışmalarının ötesine geçmesi de elzem. Bilhassa sol-demokratik siyasal partiler içerisinde LGBTİ+ Hareketi ile bakışımlı, hareketin gündemini oraya yansıtacak, ama kendi özgün söz siyasetlerini de üretecek LGBTİ+ aktivistlerinin çoğalması ve mensup olunan partiler bünyesinde özgül formlar ve mekanizmaların geliştirilmesi, güçlendirilmesi için çaba gösterilmesi gerektiği kanaatindeyim. Elbette biraz önce zikrettiğim gibi kendisini sol, sosyalist, demokrat olarak adlandıran yapılar heteroseksizmden / heteronormatiflikten arınmış özneler değil. Ama tam da bunun farkında olarak söz konusu yapıları LGBTİ+ özgürleşmesi için bir çarpışma sahası olarak görmek, karşılaşılan ilk heteroseksist bariyerde sahayı terk etmeden ısrarla, sebatla yol almak önemli.”
Yazının tamamını buradan okuyabilirsiniz.
Etiketler: siyaset