26/11/2013 | Yazar: Kaos GL

Türkiye demokratikleşmesi ve barışının olmazsa olmazı konumundaki anayasa tartışmaları mevcut siyasi aktörlerle başlamadığı gibi onların alacağı kararla da sonlanmayacaktır.

Yeni Anayasa İhtiyacı Devam Ediyor! Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Türkiye demokratikleşmesi ve barışının olmazsa olmazı konumundaki anayasa tartışmaları mevcut siyasi aktörlerle başlamadığı gibi onların alacağı kararla da sonlanmayacaktır.
Demokratik Anayasa Hareketi bugün, Ankara’da, Mülkiyeliler Birliği’nde, yeni anayasa yazım sürecine ilişkin gelişmeler üzerine bir basın açıklaması yaptı. Avukat Ali Ersin’in yaptığı açıklamanın tam metni şöyle:
 
YENİ ANAYASA İHTİYACI DEVAM EDİYOR. ÇÖKEN YAPIM YÖNTEMİDİR.
Türkiye toplumunun yeni, demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü ve çoğulcu anayasa ihtiyacı karşılanamamış ve TBMM Anayasa Komisyonunca yürütülen çalışma, iki yılın heder edilmesine neden olmuştur. Toplumsal katılımın göstermelik ve şekli bir durum değil ciddi ve etkin bir süreç olarak işletilmemiş olması bugünkü tabloyu ortaya çıkarmıştır.
 
Demokratik Anayasa Hareketi olarak anayasa yazım süreci başlarken yaptığımız uyarıların haklılığı, yerindeliği bugün çok açık biçimde ortaya çıkmış ama ne yazık ki siyasal hesaplar yüzünden toplumun umutları istismar edilmiş ve ortaya hayal kırıklığından başka bir şey çıkmamıştır.
 
Başkanlık sistemi olmuyorsa bari 60 maddeyi geçirelim yaklaşımı ne kadar ciddiyetten uzaksa, eski anayasayı koruma refleksleri ile masada oturmayı marifet saymakta bir o kadar insafsızlıktır.
 
Sürecin bu noktaya geleceğini bile bile iki yıl toplumu beklenti içinde tutan siyasetçilerin, birbirlerini suçlayarak sorumluluklarını örtmeye çalışmak yerine özür dilemeleri ve hesap vermeleri gerekmektedir.
 
Anayasa süreci askıya alındığında Kürt sorununda kalıcı çözüm kapısının da kapanacağı, yargılama süreçlerindeki haksızlıkların devam edeceği, temsil adaletine dayalı bir seçim sisteminin hayata geçirilemeyeceği açıktır.
 
Türkiye demokratikleşmesi ve barışının olmazsa olmazı konumundaki anayasa tartışmaları mevcut siyasi aktörlerle başlamadığı gibi onların alacağı kararla da sonlanmayacaktır.
 
Bu güne kadar eşitlik ve özgürlük mücadelesi yürüten tüm dinamiklerin son iki yıldan çıkartacağı dersler olmalıdır. Ülkeye ve topluma karşı sorumluluğu, öneriler sunmaktan ibaret olmaması gerekenlerin gerçek bir anayasa yapım süreci için bir araya gelmesi gerekmektedir. Farklı inanç grupları, kültürel hak talebinde bulunanlar, ekolojik duyarlılıkla hareket edenler, her türlü ayrımcılığı reddedenler, adil yargılama isteyenler, siyasal karar süreçlerine doğrudan katılımı önemseyenler kendi anayasalarını yapmak üzere harekete geçmelidirler.
 
Toplumsal öznelerin kurucusu olmadığı hiçbir girişimden, kapsayıcı, katılımcı anayasa yapım süreci çıkmaz. Siyasetin ülkeyi demokratikleşmesinden önce toplumun siyaseti demokratikleşmesi için bir araya gelmek ve kurucu bir toplumsal iradeyi inşa etmek zorundayız.
 
Anayasa yapmanın kulağa hoş gelen madde yazımından ibaret olmadığını öğrenmiş olmanın kazancını gerçek bir anayasa yapım sürecinin planlamasına dönüştürmek elimizde.
 
Demokratik Anayasa Hareketi olarak, kendi geleceğimize dair karar süreçlerinin demokratikleşmesi yönünde gezi eylemlerinde verilen mesajı yeniden okumanın zorunluluğunu ve toplumsal barış için yerel anayasa meclislerinin kurulması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz.

Etiketler: insan hakları, sivil anayasa
İstihdam