05/03/2025 | Yazar: Kaos GL
ayşe düzkan LGBTİ+'ları hedef alan kanun teklif taslağı hakkında yazdı: “lubunyalar olmadan cinsiyet eşitliği, özgürlük, demokrasi olmayacağı için, meclisteki partilerden sendikalara bütün güçlerin bu tasarıya karşı harekete geçmesi gerek.”

Fotoğraf: Dilara Açıkgöz / csgorselarsiv.org
ayşe düzkan, Kadın İşçi’ye LGBTİ+ karşıtı hükümler içeren Türk Ceza Kanunu’nda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklif Taslağı hakkında yazdı.
düzkan, yazısında “lubunyaların güvenliği temel insan hakkı. sadece ‘sırada kim var’ endişesiyle, bir gün bize de sıra gelebilir öngörüsüyle değil, lubunyalar olmadan cinsiyet eşitliği, özgürlük, demokrasi olmayacağı için, meclisteki partilerden sendikalara bütün güçlerin bu tasarıya karşı harekete geçmesi gerek” dedi.
düzkan’ın yazısından satırbaşları şöyle:
“eşcinselliğin yasak olduğu iran’da cinsiyet uyum ameliyatlarına devlet destek veriyor. bu orada lubunyaların durumunun iyi olduğu anlamına gelmiyor tabii ki. hem eşcinseller hem de ameliyat olmak istemeyen translar büyük baskıyla karşı karşıya.
ama türkiye’de bundan beter koşulların ayak seslerini duyuyoruz. çünkü, tasarının bir diğer maddesi, biyolojik cinsiyete ve genel ahlâka aykırı tutum ve davranışta bulunmayı alenen teşvik eden, öven veya özendiren kişilerin, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını öngörüyor.
“biyolojik cinsiyet”e aykırı tutum ve davranışlar kadar esnek bir ifade olabilir mi? bu, erkeklerin saçlarını boyamasından kadınların pantolon giymesine kadar uzanabilecek bir skala ve zaman içinde kapsamı değişebilir. “genel ahlak” en az bu kadar muğlak, el ele tutuşmak bile o tanımlanmamış genel ahlaka aykırı sayılabilir!”
Etiketler: insan hakları, kadın, aile, siyaset, inceleme