16/04/2019 | Yazar: Aslı Alpar
Frederik Peeters’ın otobiyografik çizgi romanı “Mavi Haplar”, HIV’e dair ön yargıları çizgileri ve üslubuyla bertaraf ediyor.
Frederik Peeters’ın otobiyografik çizgi romanı “Mavi Haplar”, HIV’e dair ön yargıları çizgileri ve üslubuyla bertaraf ediyor.
HIV diğer adıyla İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü günümüzde düzenli ilaç kullanımı sayesinde kronik hastalıklar statüsünde. Buna karşın HIV’e dair ön yargılar, HIV ile yaşayanları damgalama ve ötekileştirme ile yalnız bırakmaya devam ediyor.
Kaos GL Sosyal Hizmet Çalışma Grubu’nun 1 Aralık Dünya AIDS gününde yayımladığı açıklama tam da buraya dikkat çekiyor. HIV’e dair söylemlerin yalnızca HIV ile yaşayan insanların artışına odaklandığını belirten açıklamada HIV ile yaşayan insanların yaşadığı ayrımcılığın konuşulmadığı hatırlatılıyor.
Baobab Yayınları’nın bu yıl yayımladığı, Doğan Şima’nın Türkçeleştirdiği “Mavi Haplar” çizgi romanı, toplumdaki yanlış bilgi ve ön yargılar nedeniyle HIV ile yaşayanların ve yakınlarının maruz kaldığı ayrımcılığa ve buna karşın verdikleri mücadeleye edebi bir dille dikkat çekiyor.
Bütün aşklar sıra dışı
İsviçreli çizgi romancı Frederik Peeters’ın otobiyografik çizgi romanı Mavi Haplar aynı zamanda HIV’e dair tarihsel bir seyir de sunuyor. Yayınevi kitabı “Bu biraz sıra dışı bir aşk çünkü kadın ve beş yaşındaki oğlu HİV pozitif, oğlan hastalıkla savaşmak için her gün mavi haplar yutmak zorunda. Ama düşününce belki tüm aşklar biraz sıra dışıdır” cümleleriyle tanıtıyor ve bu tanımla HIV’i “marjinal” varsayımından uzaklaştırıyor.
Fransa’da ilk baskısını 2001 yılında yapan Mavi Haplar günümüzden yaklaşık 35 yıl önce bir tanışmayla başlıyor. Erotik bir çekim, yıllar içinde farklı yerlerde yeniden karşılaşan bir çifti sevgiliye, aşığa dönüştürüyor.
Bir akşam yemeğinde Cati suskunluğunu “Ben HIV’im Fred” diyerek bozuyor: “ve oğlum da.” Ancak Fred ve Cati’nin arasındaki bağ HIV’e dair ön yargılardan daha güçlü.
En yüksek duygulardan sıradanlığa
Mavi Haplar, Fred, Cati ve Cati’nin önceki evliliğinden oğlunun hayatını, Fred ve Cati’nin cinselliğini, Cati’nin HIV ile ilişkisini incelikli bir dil ve çizgiyle okuyucuya sunuyor. Fred’in HIV’e dair kapıldığı ilk “en yüksek duygular” yerini zamanla tedirginliğe ve daha sonra da açık bir sıradanlığa bırakıyor.
Fred’in bilime mesafesi ve HIV’e dair yanlış bilgilerinin neden olduğu korkusu kontrole gittiği hekim tarafından “Ha AIDS’e yakalanmışsınız ha çıkışta beyaz bir gergedana rastlamışsınız. Aynı ihtimal” yorumuyla sarıldığında Mavi Haplar bizi yavaşça günümüze, HIV’in değil de HIV fobinin bir tehdit olduğu kendi zamanımıza getiriyor.
Çizgi romancı Peeters bunu öyle büyük bir ustalıkla yapıyor ki üstelik okuyucu kitabın sonuna geldiğinde 2001 yılında 16 yaşında olan Cati’nin oğlunun sözlerinde buluyor kendini: “Açık olun, bilgilenin ve benim ilerlememi görün.”
Kitabın sonunda bir sürpriz daha var, sizi bekliyor.
İlgili haber:
Pozitif-iz danışma hattı telefonunuzu bekliyor!
Ücretiz anonim HIV test merkezleri nerelerde var?
Etiketler: kültür sanat