21/09/2023 | Yazar: Suay Yüksel

Yaşları 58 ila 94 arasında değişen sakinleriyle, İngiltere’nin yalnızca yaşlı kadınlar için olan ilk ortak barınma topluluğu New Ground’u biliyor musunuz?

“Birbirimizin bakımını üstlenmiyoruz, birbirimize dikkat ediyoruz” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Anita Chaudhuri’nin The Guardian’da yayınlanan yazısının çevirisidir.

New Ground, yaşları 58 ila 94 arasında değişen sakinleriyle, İngiltere’nin yalnızca yaşlı kadınlar için olan ilk ortak barınma topluluğudur. Topluluğu kurmak 18 yıllık bir savaştı, fakat yalnız yaşayan insanların sayısının yükselmesiyle, aslında bu fikir zamanı gelmiş bir fikir miydi?

Kuzey Londra'nın yeşilliklerle kaplı bir banliyösü olan Chipping Barnet, feminist bir ütopya için olası olmayan bir konumda bulunuyor. Ancak o burada, ana caddenin en üstünde, Susi Earnshaw tiyatro okulu ve Joie de Vie pastanesini geçince, İngiltere’nin yalnızca 50 yaş üstü kadınlar için kurduğu ilk ortak barınma topluluğunu bulacaksınız. Özel olarak inşaa edilen bu oluşum, tamamıyla yalnız yaşamaya bir alternatif olarak bu topluluğu kuran kadınlar tarafından yönetiliyor.   

New Ground’un tamamen camdan ve çarpıcı tipografiden oluşan girişi, aynı içine alındığım ortak salon gibi, kolaylıkla ortak bir çalışma alanıyla karıştırılabilir. Her şey çok aydınlık, havadar ve tertemiz. Duvarlar şık, beyaz kitaplıklar ve sinema kalitesinde bir televizyon ile kaplanmış. Binada yaşayan sakinlerin demografilerine dair tek ipucu, geniş bir bahçeye bakan masanın üstünde durmakta olan bitmemiş 1000 parçalık bir puzzle.

2021 yılında Birleşik Krallık’ta 65 yaş üstü 3,64 milyon kişi yalnız yaşıyordu ve %70’i kadındı

Zarif bir şekilde giyinmiş kadınlar çemberi ve muhteşem bir kahve kokusu ile, içten bir şekilde karşılandım. “Yaşlarımız 58 bila 94 arasında değişiyor” diyor 71 yaşındaki sanat danışmanı Jude Tisdall. Çoğu apartman sakini gibi, o da burada yerleşim yerinin tamamlanmasıyla 2016 yılından beri yaşıyor. “Çoğumuz hala çalışıyoruz, diğerleri ise topluluğumuzda gönüllü oluyor ve aktif olarak çalışıyor. Birileri buraya gelip her yaştan olduğumuzu düşünebilir, fakat bizleri yaşlı olarak tanımlayamazsınız”. Ve gerçekten doğru ki buradaki hiç kimse, özellikle de Vogue’un “kuralları çiğneyenler” sayısı için “ortak barıma öncüsü” olarak fotoğraflandığını söyleyen Tisdall, yaşlı yurttaşlara atfedilmiş stereotipik özelliklerden hiçbirini taşımıyor.

New Ground’da 26 kişinin yaşadığı (bir evli çift bulunmakta) 25 daire bulunmaktadır ve bunların sekizi sosyal kiralık birimlerden oluşur. Evler kır çiçekleri, böğürtlenler ve meyve bahçeleriyle dolu bir bahçeye bakmaktadır. Ortak toplantı odası haftalık akşam yemekleri, film geceleri (Bill Nighy filmlerinin gerçekten popüler olduğu film geceleri ) ve yoga dersleri (“sandalye yogası değil, gerçek yoga”) için kullanılıyor. Ayrıca geceyi geçirmek üzere gelen ziyaretçiler için bir misafir süiti de bulunmaktadır.

Ziyaretçilerin bahsinin geçmesi beni o cevabı merakla beklenen soruyu sormaya yöneltiyor. Erkeklerin buraya girmesine izin veriliyor mu? “Tabii ki! Herkes bunu soruyor” diyor Tisdall. “Kardeşlerimiz, babalarımız, oğullarımız, torunlarımız, sevgililerimiz ve bunların arasında kalan her şeyimiz var. Durum şu ki, gelip burada yaşayamazlar”.

Öyleyse, sakinlerden biri erkek bir partner ile evlenirse, buradan taşınmak mı zorundalar? “Tam olarak değil,” diyerek gülüyor boşanmış olan Tisdall. “‘Üzgünüm sevgilim. Seninle yaşayamam fakat birlikte muhteşem haftasonları geçirebiliriz!’ demek için muhteşem bir bahane olurdu.”

Konunun yabancısı olanlar için ortak barınma, bir komünde yaşamaya benzemiyor. Bunun yerine, insanlar sosyalleşmek, ders almak ve bahçe işleri yapmak için sahip olabilecekleri veya kiralayabilecekleri ek ortak alana sahip bireysel evleri işgal ediyorlar. Bunun özellikle yaşlı insanlar için zamanı gelmiş bir fikir olduğu tartışılmaz. 2021 yılında Birleşik Krallık’ta 65 yaş üstü 3,64 milyon kişi yalnız yaşıyordu ve bunların %70’i kadındı. Center for Aging Better’ın son raporuna göre, 10 yıl içinde 65 yaş üstü nüfusun oranı %19'dan tahminen %22'ye çıkacak.

Daha da üzücü olan, engelliliğe sebep olan bir hastalık olmaksızın geçirmeyi bekleyebileceğimiz yıl sayısının azalmaya devam etmesidir; bu süre artık erkekler için 62,4 yıl, kadınlar için ise 60,9 yıldır. Bu istatistiklere rağmen Britanya'da ortak barınma henüz başlangıç ​​aşamasındadır. İngiltere'nin ilk yeni inşa planı olan nesiller arası bir gelişme olan Springhill’in Stroud’da açılmasından yaklaşık 20 yıl sonra, 10 yeni inşa edilen toplulukta hala çalışır durumda olan yalnızca 302 ev var.

“Yaş ayrımcılığına ve paternalizme, yaşlıların sosyal bakım hizmetleri tarafından çocuklaştırılmasına şiddetle karşı çıkıyorduk”

Burada yaşayan başka bir sakin olan 72 yaşındaki Hilary Vernon-Smith ile yerleşim yerini gezmeye çıkıyoruz. Limon sarısı spor ayakkabıları ve geometrik saç kesimiyle, her santimi çalışan bir sanatçı gibi görünüyor ve aslında kendisinin dairesi ayrıca bir stüdyo görevi de görüyor. Emekli olmadan önce 28 yıl boyunca Ulusal Tiyatro'nun baş sahne sanatçısıydı. Ortadaki oval çimenliği işaret ederek kadınların sitenin mimarlarıyla nasıl yakın işbirliği içinde çalıştığını anlatıyor. “Araştırmalar, demanstan etkilenen beynin eğrilere daha olumlu tepki verdiğini ve kör uçlar karşısında kafasının karıştığını gösteriyor, inşaat sürecinde bu da dikkate alındı”.

Grubun rahat ve sakin enerjisi, bu grubun gücünü hafife aldığınız için affedilebileceğiniz anlamına gelir. Ancak New Ground vizyonunu gerçeğe dönüştürmek 18 yıllık yoğun geliştirilme, eğitim, ağ oluşturma ve çok sayıda toplantı gerektirdi. Maria Brenton, Birleşik Krallık Cohousing Network'ün kıdemli elçisi olmakla birlikte 1998'de New Ground'un kurulmasında etkili olmuştur. “Bunu başlatan kadınlar, bir sosyal tesiste oturup hayatlarının geri kalanı için Daisy Daisy'yi ve Pack Up Your Troubles'ı söylemek istemedikleri konusunda kararlıydılar,” diyor. “Biz yaş ayrımcılığına ve paternalizme, yaşlıların sosyal bakım hizmetleri tarafından çocuklaştırılmasına şiddetle karşı çıkıyorduk”.

Yaşlı insanların birbirlerini karşılıklı olarak desteklemelerine ve daha sağlıklı, daha mutlu ve daha aktif kalmalarına da olanak sağlamak için

New Ground’da kadınlar her şeyi kendileri yönetiyor ve görevler bakım, bahçe işleri, iletişim, temizlik ve hukuki konulardan sorumlu gönüllü ekipleri arasında paylaştırılıyor. Yalnızca kadınlara yönelik modele olan ihtiyacı göremeyenler için Brenton, Kanada'daki bir projenin “ampulleri değiştirecek biri olsun diye” erkekleri de kabul etmeye karar vermesiyle ilgili olan hikayeyi aktarıyor. “Altı ay içinde yönetim kurullarının her üyesi erkek oldu. Bizim grubumuz kendi ampullerini kendileri değiştirebilir”.

Başlangıçta Brenton, yaşlanma konusunda yüksek lisans dersi vermeye hazırlanan bir akademisyendi. Hollanda’ya yaptığı bir araştırma gezisinde ortak barınmayı keşfetti ve bunun Birleşik Krallık'ta başarılı olup olamayacağını merak etti. “1980'lerden bu yana Hollanda hükümeti, pahalı huzurevleri ve bakım kurumlarına alternatif olarak ‘yaşam gruplarını’ teşvik ediyor. Düşündüğümüz, bunun sadece daha ucuz olacağı değil, aynı zamanda yaşlı insanların birbirlerini karşılıklı olarak desteklemelerine ve daha sağlıklı, daha mutlu ve daha aktif kalmalarına da olanak sağlayacağıydı”.

Londra'ya döndüğünde, Brenton önde gelen kadın ağlarıyla temasa geçti ve Growing Old Disgraceously, Older Feminist Network ve Older Lesbians Network üyelerinin yanı sıra diğer örgütlerden de kadınların katıldığı bir atölye çalışması düzenledi. “Daha sonra, hepsi yalnız yaşayan altı kadından oluşan bir grup, tartıştığımız fikirler karşısında sığırcıklar kadar heyecanlanarak bara gittik. Ve Yaşlı Kadınların Toplu Konut Grubu (OWCH) bu şekilde kuruldu”.

Brenton, grubu çalışır durumda tutmak için Tudor Trust'tan fon aldı ve yıllar içinde birkaç yüz kadının bu oluşuma katıldığını ancak hepsinin hayatta kalıp vizyonun meyvelerini verdiğini görecek kadar yaşayamadığını tahmin ediyor. Neden bu kadar uzun sürdü?

“Sorunlardan biri ne yaptığımızı bilmememizdi” diyor. “Kimsenin, en azından benim, konut, inşaat ya da planlama konusunda herhangi bir tecrübesi yoktu.” Eklenen bir komplikasyon da grubun sosyal konutları dahil etme isteğiydi. Bunu yapabilmek için gemide bir konut birliğine ihtiyaçları vardı. Uzun bir aramanın ardından Hannover konut birliği nihayet üzerine inşaat yapılacak arazi aramaya karar verdi. Ancak yerleşim yeri bulunmuş olsa bile, Barnet konseyi ile beş yıllık bir planlama savaşı vermek zorundaydılar.

Bölge sakinlerinin en yaşlısı olan 94 yaşındaki Hedi Argent, konseyin tavrının yardımcı olmayan bir tavır olduğunu hissettiğini anlatıyor. “İçlerinden birinin şunu söylediğini çok net hatırlıyorum: ‘Barnet’te yeterince yaşlı insan yaşıyor’”. Sosyal hizmetlerde ek yük olacağı gerekçesiyle daha fazlasını istemediklerini iddia ediyorlardı. Ancak bu gelişme, yerel yönetimin para tasarrufu yapmasını sağlıyor. Örnek vermek gerekirse: Kadınlar, her kişinin iki veya üç arkadaştan oluşan çevresinin onu düzenli olarak kontrol edeceği, diz protezi veya başka bir hareket kabiliyeti sınırlayıcı prosedür varsa alışveriş veya yemek pişirme gibi ekstra yardım sunacağı bir “sağlık arkadaşı” sistemi kurdular.

“Birbirimizin bakımını üstlenmiyoruz, birbirimize dikkat ediyoruz”

Argent “Birbirimizin bakımını üstlenmiyoruz, birbirimize dikkat ediyoruz” diyor: “Pansumanları veya diğer kişisel bakımı değiştirmiyoruz. Bakıcıya ihtiyacı olan insanlar hala onları getirtiyor." Argent, 11 yıl önce partneri öldükten sonra gruba katıldı ve kendini yalnız yaşarken buldu. “Benim için en büyük faydalardan biri artık 'endişelenme görevine' sahip olmamamdı; iki kızım benim kendi başıma kalmamdan endişeleniyordu ve ben de onların endişelenmesinden endişelenmeye başladım. Artık bunların hepsi son bulmuştu."

Her halükârda Argent hala yoğun bir hayat yaşıyor gibi görünüyor. Kendisi eski bir kitap editörü, hâlâ serbest olarak çalışıyor ve yakın zamanda dokuz yaşındayken Nazi Avrupasından kaçma deneyimlerini anlatan The Day the Music Changed adlı çocuk anı kitabını bitirdi. Ayrıca okullarda düzenli olarak konuşmalar yapıyor ve yakında Holokost'la aile bağlantısı olan başka bir sakin olan 70 yaşındaki Charlotte Balazs da ona katılacak.

Daha önce dışarıda oturma alanı bulunmayan bir dairede tek başına yaşayan Balazs “Burada ağ oluşturmak harika” diyor. “Pandemi döneminde burada yaşamanın ne kadar büyük bir nimet olduğunu anladım. Her gün saat 14:00'te otoparkta çeşitli spor faaliyetleri yaptık ve ardından bahçede oturduk. Birbirimize yiyecek teslimatları yaptık ve bazılarımız yemeklerin tariflerini alırdı. Kulağa çok dramatik geliyor ama sanırım bu topluluk olmasaydı bir tür kriz yaşardım”.

Bu yerleşim yerinin faydalarının bir başka örneği de Tisdall’ın düşüp omzunu kırmasıydı. “Kızım ve torunum ziyarete geldiler, ancak beslendiğimden ve bana su verildiğinden emin olmaları için gelip durmalarına gerek yoktu. Alışverişimi yapacak ve bir kadeh şarap içmek için evime uğrayacak insanlarım vardı”.

Her şey cennet gibi görünüyor, fakat gerçekten buranın hiçbir olumsuz tarafı yok mu? Benim gibi doğası gereği ketum bir insanın bu yerleşim yerini zorlayıcı bulacağını düşünmüştüm. Argent gülerek “Evet, çok iyi bir ses yalıtımı var” diyor. “Komşumun duyduğu tek şey banyomun çalıştığı sesi. Hatta geçen gün bana iyi olup olmadığımı sordu çünkü banyo sesimi duymamıştı”.

Sonra bir şeyleri fikir birliğiyle yapmanın getirdiği kaçınılmaz kafa karışıklığı var. 58 yaşındaki Ann Beatty’nin buraya taşınmadan önce bazı şüpheleri vardı. “Kendime şu soruyu sormam gerekiyordu: ‘Bunun için hazır mıyım?’. Ama yurtdışında yaşamaktan dönmüştüm ve hiçbir planım olmadan evsizdim. Başlangıçta komün kararlar almak aslında bizi geride tutuyordu. İhtiyaç duyduğumuzda insanların ortak salon için gidip saat satın alması gibi basit eylemler yapmasını engelledi”. Ancak o zamandan bu yana her şeyin geliştiğini söylüyor. “Her şeyin ortak bir karara ihtiyacı olmadığını öğrendik. Fikir birliği ve karar verme konusunda eğitim aldık, bu da yardımcı oldu”.

Ortak barınmanın, sakinlerine hizmet etmesinin çok ötesine geçen faydaları var. Yerel halk, New Ground’a yerleşik olmayan üyeler olarak katılıyor ve partiler, bahçecilik günleri gibi etkinliklere dahil oluyor. Ayrıca kadınların çoğu satın alabilmek için küçük boyutlardaki apartman dairelerini seçiyorlar, böylece arz sıkıntısı olan daha büyük aile evleri serbest kalıyor.

Kâr amacı güden bir geliştirici olan Town’un topluluk yöneticisi Frances Wright, “Ortak barınmanın büyüsü, harika insanların işbirlikçi tasarımla bir araya gelmesidir” diyor. O ve partneri yakın zamanda evlerini küçülterek Cambridge’deki bir Kasaba projesi olan Marmalade Lane’e geçtiler. Tesis sakinleri el sanatları atölyesinden, spor salonundan ve çiftlik dükkanından faydalanabilmekte. Ayrıca ilk kez tekerleklerini teslim etmesine olanak tanıyan bir araba kulübü de olan Wright “Benim için ortak barınmada yaşamak mantıklı ama kesinlikle herkes için değil” diyor: “Birlikte karar vermek oldukça zor olabilir. Ancak iki yatak odalı bir dairede yaşamak için bir evden vazgeçtik ve gerçekten hiçbir şeyden fedakârlık etmişiz gibi hissetmiyoruz.”

Archio Architects'in yöneticisi Mellis Haward, Norwich’te gelişen bir proje olan Angel Yard (tüm bu yerleşim yerlerinin hikâye kitabından alınmış isimleri var) dahil olmak üzere birçok ortak konut projesine liderlik etti. “Uzun süredir hepimiz konut piyasasının kölesiyiz ve bu piyasanın içinde kasıtlı olarak uyumlu topluluklar yaratmak gerçekten zor. Ortak yaşama ilgi duyan insanlar genellikle komşularıyla bilinçli bir yakınlığın hayatlarının büyük bir parçası olmasını isterler. Bu sadece yalnızlığı hafifletmekle ilgili değil; insanların ailelerden ve bireylerden oluşan bir ekosistemin parçası olmalarına da olanak tanıyor”.

Haward, daha fazla ortak barınmanın hızlı bir şekilde gerçekleşmesini sağlamak için yaklaşımda bir değişiklik olması gerektiğine inanıyor çünkü ilgi var ancak talep karşılanmıyor. Potansiyel bir umut ışığının beklenmedik bir yerden, yani mega geliştiricilerden gelebileceğini öne sürüyor. “Geliştiricilerin mevcut bir projeye eklenti olarak ortak barınma inşa etme eğilimi ortaya çıkıyor”. Hepsi aniden paylaşım ekonomisinin faydalarını mı fark etti? Bence öyle değil. Bunun, var olan evleri ve projeleri işin başında hızlı ve kolay bir şekilde değiştirebileceklerini bilmeleri nedeniyle olduğundan kesinlikle şüpheleniyorum. Şu anda ortak konut ağında ev arayan çok sayıda insan var. Onlar için kolay bir satış olurdu. Veya belki de ortak değerleri çok önemsiyorlardır? Belki de ben sadece herkesi çıkarcı sanıyorumdur.

 

 


Etiketler: yaşam, dünyadan, yaşlılık
İstihdam