31/03/2022 | Yazar: Yunus Emre Demir

31 Mart Trans Görünürlük Günü’nde, Kaos GL raporlarından devletin 2021 yılında transları nasıl gördüğünü derledik.

Devlet transları nasıl “görüyor”: Eryaman’dan Küçük Bayram’a ve Bornova’ya, translar yerlerinden ediliyor Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

kaosgl.org’dan ve #TransCandır etiketiyle sosyal medyadan paylaşacağımız çeviriler, yazılar, söyleşiler, haberlerle 31 Mart Trans Görünürlük Günü dosyamızı takip edebilirsiniz!

Kaos GL’nin hazırladığı LGBTİ+’ların İnsan Hakları 2021 Yılı Raporu’nda translara yönelik hak ihlalleri oldukça geniş yer buluyor. Temel insan haklarına erişemeyen translar, birkaç başlıkta değil neredeyse bütün konularda hak ihlallerine maruz kalıyor.

Bu hak ihlallerinin başında da barınma hakkı geliyor. Geçtiğimiz yıl bir yandan Ankara’da Eryaman-Esat davası zaman aşımı riskiyle devam ederken bir yandan da İstanbul Beyoğlu Küçük Bayram Sokak ve İzmir Bornova Sokak’ta trans kadınların yaşadığı evlere ve çalıştığı sokaklara defalarca polis operasyonu, tacizler gerçekleştirildi.

Kaos GL’nin İnsan Hakları 2021 Yılı Raporu’nda bu durum şu ifadelerle yer aldı:

“(Küçük Bayram Sokak’ta) 2020’nin son zamanlarında başlayan sistematik polis şiddeti, bir bölgede bulunan bütün evlerin mühürlenerek kullanımının yasaklanması ile yeni bir boyut kazandı. Salgın sürecinde sağlık hakları yok sayılan trans kadınlar evsiz şekilde devlet tarafından sokağa terk edildi.

“İzmir’in Alsancak semtinde bulunan Bornova Sokak da benzer bir sürecin evrelerini yaşıyor. Her gün olduğu gibi polis kordonuna alınarak, bölgede yaşayan transların evlerine yemek götüren kuryelere dahi gerekçesiz kimlik denetimleri gerçekleştiriliyor. Araç trafiğine kapatılarak yayalaştırma projesinin hayata geçirildiği sokak42, sokağın sakinlerinden olan transların, planlamasında dikkate alınmadığı bir proje sonucunda araçlardan ve translardan “arındırılacak”! Aktivistler bu süreci “soylulaştırma” projesi olarak niteliyor.”

Esat-Eryaman davası hala sürüyor

Yıllarıdır süren Esat- Eryaman davası, LGBTİ+’ların İnsan Hakları 2021 Yılı Raporu’nda kendine şu ifadelerle yer buldu:

“Sembolik değeri Türkiye trans hareketi açısından oldukça önemli olan, trans kadınların yağmalanması ve yerlerinden edilmesine ilişkin Esat - Eryaman davasında verilen kararın bir kere daha bozulmasının ardından yargı süreci devam etti. Avukatlar ve konunun takipçisi LGBTİ+ hak örgütleri, zamanaşımına uğrayacağı tarihin oldukça yaklaştığı bu davanın bir cezasızlık vakasına dönüşmesinden endişe ediyor.18 Kamuoyunda farkındalık yaratmak için davanın duruşmasının yapıldığı 1 Haziran 2021’de adliye önünde basın açıklaması yapmak isteyen aktivistlere ise polis saldırdı. 14 Aralık 2021’deki duruşmada Ankara Barosu LGBTİQ+ Hakları Merkezinin katılma talebi reddedilerek bir sonraki duruşmanın 22 Şubat 2022’de yapılmasına karar verildi.”

Davanın beşinci duruşmasında da yine erteleme kararı çıktı. Altıncı duruşma 31 Mayıs’ta görülecek.

Devletin Küçük Bayram Sokak’ta bahanesi korona tedbiri

Küçük Bayram Sokak’a yapılan baskınlarda polislerin ilk bahanesi korona tedbirleri olmuştu. Korona tedbilerine uyulmadığı gerekçesiyle gece vakti transları evlerinden alan polisler, saatlerce ufak bir odada tutarak korona tedbirlerini ihlal etmişlerdi. Ancak sonradan anlaşıldı ki translar şüpheli değillerdi, ifadelerine başvurulmak üzere gözaltına alınmışlardı. Şüpheli dahi olmayan 18 trans kadının herhangi bir çağrı yapılmadan gece vakti apar topar karakola götürülmesi tepki çekmişti.

Bununla yetinmeyen emniyet, 1 ay sonra da benzer bir şekilde evleri basarak evlerde yaşayan trans kadınlar gözaltına aldı.

2021 Onur Yürüyüşü’nün hemen sonrasındaki gün ise emniyet yeniden Küçük Bayram Sokak’taki evleri bastı. Evdeki kadınları gözaltına alan polisler, telefondan gösterdikleri bir kararla avukatları beklemeden evleri mühürledirler. Evlerdeki mühürler ertesi gün kalktı.

Polisin Küçük Bayram Sokak’a son saldırısı ise 2 Eylül 2021 günü oldu. Polisler yine aynı bilindik “bilgilerine başvurma” gerekçesiyle trans kadınları gece vakti evlerinden alarak emniyete götürdüler.

LGBTİ+’ların İnsan Hakları 2021 Yılı Raporu’ndan: “Türk Ceza Yasasında “fuhuş” bir suç olarak düzenlenmediği halde birçok ilde yapılan fuhuş operasyonlarında onlarca trans kadın seks işçisi barındıkları evlerin mühürlenerek kullanımının yasaklanması nedeniyle barınma hakkına erişemedi. İstanbul’un Beyoğlu ilçesindeki Bayram Sokak olayları, salgın döneminde ve sokağa çıkma yasakları koşullarında gerçekleşmesi nedeniyle bunun en bilinen örneklerindendi.”

Yıldız Tar’ın konuya ilişkin haberini buradan inceleyebilirsiniz.


Etiketler: insan hakları, barınma
2024