23/05/2024 | Yazar: Selma Koçak
“Diyanet, 2 milyon TL’yi nefret suçlarını örgütlemeye ayırmış. Doğru duydunuz. Yine iktidarın makul ailesini koruma bahanesiyle, güçlendirme adına farklı cinsel kimlikleri, LGBTİ+ bireyleri hedef almak için bütçe ayırmışlar.”
DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü ve Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu DEM Parti Genel Merkezi’nde 22 Mayıs’ta bir basın toplantısı düzenledi. Hukuksuzluklarla, adaletsizliklerle, yolsuzluklarla, kadına yönelik şiddet ve katliamlarla, kumpas davalarıyla dolu bir ülke gündemine tanıklık edildiğini belirten Türkoğlu, Cumartesi anneleri, Kobani davası, Türkiye’deki adalet sistemi, erkek egemenliğini esas alan cinsiyetçi zihniyet gibi pek çok konuyu gündeme getirdi.
Diyanet İleri Başkanlığı’nın LGBTİ+’larla mücadele etmek için 2 milyon TL ayırması konusuna da değinen Türkoğlu şöyle konuştu:
“Yine bir eylem planı da bu ülkede çocuk istismarlarına, kadına yönelik şiddet ve katliamlara ses çıkarmayan ve her defasında kadınları hedef alan Diyanet’ten geldi. 4 yıllık stratejik planını açıklayan Diyanet, 2 milyon TL’yi nefret suçlarını örgütlemeye ayırmış. Doğru duydunuz. Yine iktidarın makul ailesini koruma bahanesiyle, güçlendirme adına farklı cinsel kimlikleri, LGBTİ+ bireyleri hedef almak için bütçe ayırmışlar. Cinsiyetçi, kutuplaştırıcı, emeği sömüren, halkı ve kadınları yoksullaştıran, yönetim ilişkileriyle toplumu yozlaştıran, özel savaş politikaların sorumlusu bu iktidar değilmiş gibi; 22 yıldır bu ülkeyi yönetirken kadınları ve gençleri bedenen, ruhsal ve siyasal açıdan sömüren bu iktidar değilmiş gibi Diyanet nefret fetvası vermeye devam ediyor. İyi bilinsin ki biz kadınlar bu ülkede nefret suçlarını körükleyen tüm politikalarla mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Yaşam hakkına yönelik gerçekleştirilen bu saldırıyı asla kabul etmeyeceğiz. Diyanet nefret suçlarını körükleyeceğine, düşman hukukuyla kadınları hedef almaktan ve nefret suçu fetvası vermekten vazgeçsin. Halkın ekmeğini, çocukların, kadınların ve gençlerin yaşam hakkını ve geleceğini çalarak yaptığı lüks harcamaların hesabını versin öncelikle.”
Etiketler: human rights