06/07/2012 | Yazar: Kaos GL

‘Açılış törenine Danimarka Spor ve Kültür Bakanı geldi ama Macaristan yönetiminden hiçbir bürokrat katılmadı. Bu oldukça utanç verici bir durum. Sağcı muhafazakâr parti değil de, sol bir parti başta olsaydı bu tür sıkıntılar yaşamazdık.’

Doğu Avrupa’nın İlk Eurogames’i Budapeşte’de Yapıldı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
“Açılış törenine Danimarka Spor ve Kültür Bakanı geldi ama Macaristan yönetiminden hiçbir bürokrat katılmadı. Bu oldukça utanç verici bir durum. Sağcı muhafazakâr parti değil de, sol bir parti başta olsaydı bu tür sıkıntılar yaşamazdık.”
 
Macaristan’da düzenlenen Eurogames’e katılan Deniz G., organizatörlerden Daniel Waliduda ile kaosgl.org için görüştü.
Her sene Avrupa’nın farklı şehirlerinde gerçekleşen bir spor organizasyonu olan Eurogames, bu sene Budapeşte’de düzenlendi. Binlerce LGBT atletin katıldığı, başarıyla gerçekleşen organizasyonun öncesini, yaşanılan zorlukları, organizatörlerden Daniel Waliduda anlattı.
 
Daniel, bize organizasyondaki görevinden ve nasıl dahil olduğundan bahseder misin?
Organizasyon takımına 2011’in Kasım ayında katıldım. Aslında birçok farklı alanda sorumluluğum var. Genel olarak protokol şefi olduğumu söyleyebiliriz. Son 6 aydır elçilikler ve meclis üyeleriyle bürokratik ilişkiler üzerine çalıştım. Bir anlamda işim lobicilik yapmaktı.
 
Bize Macaristan’daki LGBT bireylerin durumu hakkında bilgi verebilir misin? Geçmişte nasıldı, şimdi durum nasıl? Bir ilerlemeden söz edebilir miyiz?
Bu oldukça uzun süre tartışılabilecek bir konu aslında. Macaristan’da ilk onur etkinliği 1993 yılında yapıldı. Neredeyse 20 sene önce yapılan bu etkinlik, Avrupa’nın diğer şehirlerinden, örneğin Viyana’dan çok daha kalabalık bir etkinlikti. İlerleyen yıllarda faşist grupların yürüyüşlere saldırıları oldu ve katılımcıların sayısı giderek azaldı. 2007’de aşırı sağcı bir parti politik arenaya çıktığında, Macar toplumunun gittikçe muhafazakârlaştığı gerçeğiyle yüzleşmiş olduk. Parti üyeleri nefret söylemi ürettiler ve LGBT bireyleri hedef haline getiren açıklamalar yaptılar. Ve üzücü olan şey, başarılı oldular. Bence yaşanan bu süreç, Macaristan’da yaşayan LGBT bireyler için bir geri adım oldu. 
 
Diğer bir yandan, Eurogames gibi uluslararası büyük bir organizasyona bu ülkenin ev sahipliği yapmış olması da umut verici. Son birkaç gün içinde, etkinlikle alakalı yazılan haberlere baktığımda, etkinliğe dair nefret içerikli, olumsuz bir söylem görmedim. Etkinliğe faşist bir saldırı olmadı. Ayrıca üç gün önce, mecliste LGBT bireylere karşı işlenen suçların nefret suçu kapsamına alınması kararı alındı. Eurogames’in, bu yasanın geçmesinde etkisinin olduğunu düşünüyorum. Dediğim gibi bir yandan kazanımlarımız da oluyor.
Etkinlik için ne kadar süredir, kaç kişi çalışıyorsunuz?
Hazırlık aşamasında, Eurogames için 20-25 kişi gönüllü olarak çalıştı. Ne yazık ki yüksek bir sayı değil. Etkinlik sürecinde, yurtdışından gönüllüler de katıldı ve bu sayı 200’e ulaştı. Daha önce söylediğim gibi ben Kasım 2011’de sürece dahil oldum. Ama daha önceden tasarı aşamasında çalışanlar vardı. Etkinliğin benim ilgilendiğim alanında, en iyi zamanlarımızda 30 kişi çalıştığımız oldu. Gönüllülerin hepsi Macaristan’dan değildi elbette. Avrupa’nın diğer şehirlerinden, bürokratik ilişkileri olan, daha önceden deneyimli kişiler de zaman ve emek harcadı.
 
Organizasyon öncesinde, ne gibi zorluklarla karşılaştınız? Bildiğimiz kadarıyla, faşist bir grup organizatörlerin fotoğraflarını sitesinde yayınlayarak, tehditlerde bulunmuştu.
Macaristan bu konuda Avrupa’da gerçekten kötü bir üne sahip. Birçok atlet, televizyonda gördükleri haberlerden sonra gelmekten vazgeçtiğini bildirdi. Hatta paralarını iktidarın homofobik olduğu bir ülkeye harcamak istemediklerini söyleyenler bile oldu. Bu durum bizde ciddi sıkıntı ve moral bozukluğu yarattı. Halbuki, insanlardan Macaristan’daki LGBT bireylerle empati kurmalarını ve destek olmak için gelmelerini beklerdik. Birçok kişi bize güvenmedi. Spor etkinliklerinde daha çok katılımcı olabilirdi. Bu kişisel olarak üzüldüğüm bir durum. Ama her şeye rağmen etkinlik, gerçekten büyük bir başarıyla tamamlandı.
Etkinlik öncesinde yaşadığımız diğer bir sorun da, yönetimin ve şehir meclisinin, bizi desteklemeyeceğini açıklamasıydı. Şehir meclisi bizi desteklemediği gibi, yer kiralama aşamasında bize zorluk çıkardı. Bu nedenle turnuvaların yapılacağı tesisleri bulmakta çok zorlandık. Aylarımızı harcadığımızı söyleyebilirim. Açılış törenine, birçok büyükelçi, hatta Danimarka Spor ve Kültür Bakanı gelirken, Macaristan yönetiminden hiçbir bürokrat katılmadı. Bu oldukça utanç verici bir durum. Sağcı muhafazakâr parti değil de, sol bir parti başta olsaydı bu tür sıkıntılar yaşamazdık.
 
Bütçe sorunu yaşadınız mı? Etkinlik için kimlerden finansal destek aldınız?
Evet. Kısıtlı bir bütçemiz vardı. Turnuvalar hariç diğer yapılan her şeyde, harcamayı planladığımız paranın %30’unu harcamak zorunda kaldık. Yani 3 kat kesintiye uğrattık. Birkaç gey bar gibi ufak sponsorların dışında, ticari sponsor bulamadık. Hollanda ve İngiltere Büyükelçiliklerinin destekleri ve katılımcıların ödediği ücret dışında, başka bir mali gelirimiz yoktu. Katılım ücretlerinin, geçmişte yapılan organizasyonlardaki ücretlere göre oldukça düşük olduğunu da hatırlatmak isterim.
 
Şimdiye kadar olumlu ya da olumsuz bir geri bildirim aldınız mı?
Bunu söylemek için biraz erken. Önümüzdeki günlerde, insanların ne düşündükleri belli olacak. Atletlerin ve basın mensuplarının programdan memnun olduklarını konuşmalarımız sırasında duydum. Ama henüz yazılı bir eleştiriyle karşılaşmadık. Eminim ki hatalarımız olmuştur. Batıdaki organizasyonlar kadar deneyimli değiliz. Düşünün ki, böyle bir etkinlik Doğu Avrupa’da ilk defa yapılıyor. Başta yapmayı planladığımız şeyleri, etkinlik esnasında gerçekleştiremedik. Teori pratikle uyuşmadı. Ama bu sorunlar etkinliğin bütününü etkilemedi. Örgüt olarak iyi bir deneyim kazandığımızı düşünüyorum. Bir sonraki seferde daha sorunsuz olacağına eminim.
 
Böyle bir spor etkinliğini düzenlemek isteyen Türkiye’deki LGBT örgütlere, tavsiyen ne olurdu?
İlk yapacağınız etkinliği geniş kapsamlı yapmamak, örgütün kendini denemesi açısından önemli bir nokta. Birçok spor karşılaşmasını aynı anda düzenlemek yerine, örneğin sadece LGBT tenis turnuvası ya da maratonla başlamanızı tavsiye ederim. Zaman içinde kapsamı genişletmek, hem başarıyı, hem süreç esnasında yaşanan zorluklarla ve sorunlarla baş edebilme yetisini artıracaktır. 

Etiketler: yaşam, spor
İstihdam