13/02/2013 | Yazar: Evren E. Çakmak

Türkiye’de varlıkları bile inkâr edilen Aleviler, Avusturya’da geçen yıl dinî günlerini resmî tatil olarak kabul ettirdiler. Kaos GL, gelişmeyle ilgili görüşlerini almak üzere Avusturya Alevi İslam İnanç Toplumu ALEVİ’den Ertürk Maral’la görüştü.

Avusturya, din hanesinde Alevi yazan öğrencilerin yararlanabileceği bir düzenleme ile Hızır Günü’nü (15 Şubat) dünyada resmî olarak tanıyan ilk ülke olacak. Türkiye’de varlıkları bile inkâr edilen Aleviler, Avusturya’da geçen yıl dinî günlerini resmî tatil olarak kabul ettirdiler.
 
Kaos GL, gelişmeyle ilgili görüşlerini almak üzere Avusturya Alevi İslam İnanç Toplumu ALEVİ’den Ertürk Maral’la görüştü.
 
Hızır yaklaşırken Alevi olduğunu bildirenlerin sayısında bir değişim var mı?
Alevilik bildiriminde bulunan canların sayısı her geçen gün artıyor. Hâlâ ulaşamadığımız pek çok bölge var. Hedefimiz tüm Alevilere ulaşabilmek. Bildirimde bulunanlar yaklaşık olarak, mevcut Alevilerin üçte biri diyebiliriz.
 
Avusturya Alevi toplumunun bu yılki Hızır orucundan farklı bir beklentisi var mı?
Bildiğiniz üzere Hızır biz Aleviler için görünmez yardımseverdir. Nerede ararsak oradadır. Darda kalanların yardımına koşar. Darda olduğumuz zaman “yetiş ya Hızır” deriz. Bu yılki Hızır oruçlarımızı, haklarından mahrum bırakılan Türkiye’deki canlarımız için tutuyoruz. Klerik bir faşizme doğru gidişin işaretlerini görüyoruz. Boz Atlı Hızır’ın onları kollayıp korumasına niyetlendik.
 
Avusturya Alevi toplumu için önümüzdeki Hızır ne ifade ediyor?
İlk kez Hızır günümüzde resmi tatil hakkına kavuştuk. Bu yıl dünyada bir ilki gerçekleştireceğiz. Aleviler kendi inanç gününde resmen tatil yapacaklar. İlk kez Alevi çocuklar, işte bugün de benim bayramım diyecekler. Bugün benim inanç günüm diyecekler. Dediklerinde aşağılanmayacaklar. Yaşadıkları toplumun eşit haklarına sahip bireyleri olarak bunu söyleyecekler. Arkadaşlarına neden bu orucun tutulduğunu ve Hızır’ın kim olduğunu anlatacaklar. 
 
Bu kazanımın dünyanın farklı ülkelerinde de benzeri uygulamalara etki edeceğini düşünüyor musunuz?
Elbette düşünüyoruz. Düşünmenin ötesinde de biliyoruz. Bizim bu kazanımlarımızdan sonra Hamburg Alevileri de girişimlerde bulundu. Onlar da sanırım bu hakka kavuştular ya da bürokratik işlemleri devam ediyor. Türkiye’deki Alevilerin devletten isteyecekleri konusunda önlerinde bir örnek oluştu. Artık “istiyoruz” diyenlerin yanı sıra bu hakka kavuşmuş Alevi Topluluklarının da olduğu gerçeği var. Alevilerin önemli inanç günlerinin resmi tatil olması için pek çok ülkede girişimlerde bulunulmaya başlandı. Salt Avrupa ülkelerinde değil, Türkiye’de de parlamenterler soru önergelerinde bunu gündeme getirmeye başladılar. Avusturya okullarında Hızır inanç günü olarak resmen tanınıp Alevi çocuklara tatil günü olarak sağlanırken, Türkiye bu konuda ne düşünüyor diye soru önergeleri vermeye başladılar. Pek çok ülkeden dostlarımız neler yapmaları gerektiği konusunda bizlerin fikirlerini almaya başladılar. Onlara elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz.
 
Alevilerin eşit yurttaşlık haklarına kavuşması yönündeki çabalarımızın artık meyve vermeye başladığını görmek bizim için en büyük bir mutluluk. Bizler çocuklarımıza sorunlarla dolu Alevilik değil, sorunlarını bir bir çözmüş, çocuklarımızın çekincesizce “ben Aleviyim” diyebilecekleri bir gelecek bırakma uğraşısındayız. Bunun adımlarını attık. Bunlar bir bir gerçekleşiyor. Avusturya’da Alevilik dersleri öğretmenleri yetiştirmek için master programı başlattık. Bunun Alevilik kürsüsüne dönüşmesi için gereken girişimleri yapıyoruz. Boz Atlı Hızırın yardımıyla bunları da gerçekleştireceğiz. Şubat ayı itibariyle ALEVİ adında üç aylık bir dergi çıkarmaya başladık. Kısacası hedefte çok nokta var. Bunlar elde edildikçe tüm toplumla paylaşacağız.
 
Son olarak benzer amaçlar için mücadele veren diğer kimlik hareketlerine söylemek istediğiniz bir şey var mı?
İlginiz için Kurumum ALEVİ adına teşekkür ederim. Boz Atlı Hızır tüm hak arayan, haksızlığa uğramışların yardımcısı olsun... 

Etiketler: yaşam, din/inanç
nefret