24/01/2011 | Yazar: KAOS GL

Savcılık, “eşcinsellik hastalıktır, tedavi edilmelidir” diyen Bakan’a destek veren İslamcı örgütlerin açıklamasını, “düşünce özgürlüğ

Savcılık, “eşcinsellik hastalıktır, tedavi edilmelidir” diyen Bakan’a destek veren İslamcı örgütlerin açıklamasını, “düşünce özgürlüğü” kapsamında değerlendirdi. Yapılan suç duyurusuna takipsizlik kararı verdi.

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ın “eşcinsellik hastalıktır, tedavi edilmelidir” sözü, geniş bir kesim tarafından tepki görünce, Mazlum Der, Akabe Derneği, Anadolu Gençlik Derneği, İHH, Tüketici Hakları Merkezi ve Türkiye Yazarlar Vakfı'nın da içinde olduğu İslamcı örgütler, Bakan’a destek açıklaması yapmıştı.

Bunun üzerine LGBTT örgütü Lambdaİstanbul, 21 İslamcı örgüt ile yazar Abdurrahman Dilipak’ın eşi Asiye Dilipak hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Dilekçede söz konusu örgütlerin, “hakaret”, “suç işlemeye tahrik” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçlarını işlediği belirtilerek, dava açılması istendi.

SADECE BİR KİŞİNİN İFADESİ ALINDI

Ancak başvuruyu değerlendiren İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zülfikar Tekirdağ, takipsizlik kararı verdi. Mazlum Der yetkilisinin savunmasının alındığı belirtilen kararda, İslamcı örgütlerin açıklaması, “düşünce özgürlüğü” kapsamında değerlendirildi.

Kararda şöyle denildi: “Kendilerinin kimseyi küçültücü ve hakaret içeren söz ve davranışlarda bulunmadığını tamamen düşünce açıklama amaçlı samimi ve sorumlu saptamalardan ibaret açıklama olduğu, kimseyi suç işlemeye tahrik etmediği, tamamen Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selam Aliye Kavaf'a destek mahiyetinde bir açıklama olduğu beyan edilmiş. Bu nedenle müşteki dernek yetkililerinin iddiaları sadece soyut iddia olup, Türkiye'de düşünce hürriyeti de bulunması nedeniyle; düşünce eyleme dönüşmemiş olması nedeni ile şüpheli dernek yetkilileri hakkında kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte delil elde edilmemiş olmasına binaen, kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.”

BAKAN NE DEMİŞTİ

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Aliye Selma Kavaf, 7 Mart 2010 tarihinde Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan röportajında, eşcinselliği bir hastalık olarak tanımlamıştı. Bakan şöyle konuşmuştu: “Eşcinseller yok demiyoruz, tedavi edilmeliler. Ben eşcinselliğin biyolojik bir bozukluk, bir hastalık olduğuna inanıyorum. Tedavi edilmesi gereken bir şey bence. Dolayısıyla eşcinsel evliliklere de olumlu bakmıyorum. Bakanlığımızda onlarla ilgili bir çalışma yok. Zaten bize iletilmiş bir talep de yok. Türkiye'de eşcinseller yok demiyoruz, bu vaka var.”

SUÇA TEŞVİK ETTİLER

İslamcı dernekler de Bakan'a destek için yaptıkları açıklamada şu ifadelere yer vermişti: “Tarihte bu tür sapkınlıklar yaşayan topluluklar, ilahi kitaplara göre ‘çirkinlik ve kötülük üzere oldukları, saptıkları’ için azap görmüş ve helak edilmişlerdir. Müslümanların -İslam barış ve müsamaha dini olmakla beraber her iki normun da sınırları vardır- ve diğer ilahi inanışlara sahip insanların, İslam'a ya da kendi inanışlarına göre ayıp ve günah olana karşı durmaları çok normal ve sorumlulukları gereği olup bu sorumluluk sadece Müslüman toplumlar için değil tüm insanlık içindir. Bu nedenle ahlaki olmayanın ve günahın hukuki kural olmasına ve meşruiyet kazanmasına asla destek verilemez.”



Etiketler: yaşam
İstihdam