04/12/2019 | Yazar: Kaos GL
Gaye Su Akyol, ELLE Style Awards 2019’da “Yılın Müzik Yıldızı” ödülünü aldı: “Bu ödülü, ataerkil ve müthiş sıkıcı bir dünyada her şeye rağmen var olma mücadelesi veren ve kendini kadın olarak tanımlayan herkese ithaf ediyorum.”
50 yıldan uzun süredir 12 farklı ülkede yayınlanan Elle
dergisinin; moda, müzik, televizyon, kültür-sanat sahnesi ve popüler hayatın
öne çıkan ve fark yaratan isimlerinin ödüllendirildiği ELLE Style Awards 2019 Töreni,
dün Tersane İstanbul’da gerçekleşti.
“Yılın Müzik Yıldızı” ödülünü alan Gaye Su Akyol, teşekkür konuşmasına
“Hanımlar, beyler, translar, lubunyalar,
queer'ler, serseriler, seferiler, güvensiz suda yüzenler, ateşle dans edenler
ve izafi dünyanın tekinsiz yolcuları...” diyerek başladı ve sistematik
cinayetleri anarak ödülünü “kendini kadın olarak tanımlayan herkese” ithaf etti:
“Bugün burada birlikte olmak ve bu ödülü almak harika!
Heyecanlıyım, umutluyum ancak öfkem, üzüntüm ve hayal kırıklığım heyecanımdan
ve umudumdan çok daha büyük.”
“Kainatta ilgilenecek, sevinip üzerine hayaller kurulacak
milyonlarca güzel şey varken, bu coğrafyaya biçilen payla yüzleştikçe
kahroluyorum. Ülkemde insanlar sistematik olarak öldürülüyor. Ne tesadüftür ki
bu cinayetlerde öldürülen taraf neredeyse hep kadın... Hayatta kalmayı
başaranlar aşağılanıyor, ikinci sınıf muamelesi görüyor, berbat ataerkil ve
baskıcı düzenle susturuluyor, hayallerine veda ediyor, toplumsal cinsiyet
rolleri üzerinden oto sansürle baş başa bırakılıyorlar. Bu adamlar örgütlü
mafya gibi birbirlerini kayırıyor, kendi kendilerine kurdukları düzende berbat
hayatlar yaşayıp bizleri de bu kabusa maruz bırakıyorlar. Bu gerçeklerden
iğrensek de bana olmaz desek de saydıklarımdan bazılarına farklı dozlarda hemen
hepimiz üstü örtülü ya da açık açık maruz kaldık, kalıyoruz. Biz sosyal
sorumluluk sloganlarıyla değil, adaletle, önlemlerle, eğitimle çözüm istiyoruz.”
“Ben bu ödülü, ataerkil ve müthiş sıkıcı bir dünyada her
şeye rağmen var olma mücadelesi veren, ön yargıları kırıp kendi olma cesaretini
gösteren, ‘elalem ne der’ diye umursamadan risk alan, yaratan, üreten, devinen,
dans eden, kahkaka atan, varlığı birer başkaldırı olan ve kendini kadın olarak
tanımlayan herkese ithaf ediyorum.”
“Sanatın sonsuzluğu ve özgür kanatlarıyla, yergiyle yerinmeden, övgüyle övünmeden hayal kurmaya, üretmeye, müzik yapmaya, dünyayı değiştirmeye, kendi kendimizin devrimini inşa etmeye devam! Nietzsche ‘Hakikatten ölmemek için sanat var’ demiş, Jean Luc Godard; ‘Hakikat ile yaşamak için de vardır’ demiş. Ben de yaşadığımız absürt dünyaya istinaden diyorum ki; İstikrarlı hayal hakikattir!”
Etiketler: kültür sanat, yaşam, moda