10/07/2012 | Yazar: Kaos GL
Forza Livorno, mesleği cinsel yönelimi nedeniyle elinden alınan Hakem Halil İbrahim Dinçdağ için yazdı: "İnsanların futbol alanında dili, dini, ırkı ve cinsel yönelimlerinden dolayı uğradıkları baskı ve dışlama biz taraftarların da bir sorunu."

Forza Livorno, mesleği cinsel yönelimi nedeniyle elinden alınan Hakem Halil İbrahim Dinçdağ için yazdı: "İnsanların futbol alanında dili, dini, ırkı ve cinsel yönelimlerinden dolayı uğradıkları baskı ve dışlama biz taraftarların da bir sorunu. Dinçdağ’ın tek başına devam ettirdiği bir mücadele, bizim eksiğimizdir. Belki de homofobik korkulara yenik düşerek ses çıkarmak istemeyenler olacaktır, o yüzden bizim sesimizin daha yüksek çıkması gerekmektedir."
"Bizler futbola gönül verenler, sahada güzel futbol görmek isteriz, çekişmeli, şikesiz, reklamsız.
Endüstriyel futbolun tüm getirdiklerine rağmen bizler emeğin hakim olduğu bir futbolu istiyoruz.
Taraftarların müşterileştirilmediği, para babalarının yerine, kulübünü sevenlerin klübü yönettiği bir futbolu istiyoruz. Taraftarların söz, karar, yetki konusunda merci haline dönüştürülmesini savunuyoruz.
Ankaragücünde maaşlarını alamadıkları için kulüp çalışanları açlık grevine başladı bugün. Emek ile futbol dünyasını aynı potada görenlerin, görmek istemediği ama sık sık karşılarına çıkan bir durum bu. Birçok klüpte paralarını alamayan sporcular ve kulüp çalışanları artık bilinen bir görüntü. İşçi haklarının hiçe sayıldığı, grevlerin engellendiği, işçilerin kıdem tazminatlarına göz dikildiği bir ortamda, emek dünyasının bir başka alanı olan spor dünyasının da bundan ayrı düşünülemeyeceği ortadadır.
Halbuki taraftarlar bir çember altındalar. Polis Şiddeti, basının sürekli hedef gösterms, pankartların yasaklanması, aslında toplumun hiçbir yerine örgütlülük istemeyenlerin, taraftarların örgütlenmesinden korkmasındandır belki. Mısır’lı ultrasların baharlarına sahip çıkası, Romanya’daki sağlık alanındaki kötüleştirmelerine karşı, sokakları işgal eden taraftarlardan çekindikleri içindir bunlar.
Bu baskılar yetmezmiş gibi, futbol alanını bir ırkçı savaş meydanına çevirdiler. Tüm toplumu esir alan burjuvazi, kendi savaşını devam ettirmek için, sahalarda Ogünleri, Yasinleri kutsandırdı bize. Futbol insanların ırkçılık ve savaş kokularını içine çektiği bir alana döndü yıllar önce.
Bizler yıllar önce bir program etrafında tribünlerde yan yana gelmeye başladıktan sonra, bir çok şeye karşı gelmeye başladık. Büyük yürüyüşler düzenledik, önemli mesajlar olduk, bazende sesi duyrulması gerekenlerin sesini yükseltik. Kafa tutmadığımız merci kalmadı.

İnsanların futbol alanında dili, dini, ırkı ve cinsel yönelimlerinden dolayı uğradıkları baskı ve dışlama biz taraftarların da bir sorunu. Dinçdağ’ın tek başına devam ettirdiği bir mücadele, bizim eksiğimizdir. Belki de homofobik korkulara yenik düşerek ses çıkarmak istemeyenler olacaktır, o yüzden bizim sesimizin daha yüksek çıkması gerekmektedir.
Forza Livorno"
Etiketler: yaşam, spor