10/12/2019 | Yazar: Ali Erol

Kasım’ın nefrete ve şiddete karşı günlerinde, medya ve siyasetin hedefinde gene kadınlar ve LGBTİ+’lar vardı…

Homofobik nefret söyleminin Kasım ayı sosyal seyri Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin Kasım Ayı İnternet Seyrine medyadan ve siyasetten kadınlara ve LGBTİ+’lara karşı üretilen cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemlerini aldık.

Medya çalışmaları kapsamında sosyal medya mecrası ile internet medyasını izleyen Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların takibini yaparak kaydını tutuyor.

Cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks) varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, nefret söylemi üreten, yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren ifadeler içeren haber ve yorumları aylık dosyalarla ele alıyoruz.

Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin Kasım 2019 İnternet Seyrine, ODTÜ Onur Yürüyüşü Davası, 20 Kasım Nefret Mağduru Transları Anma Haftası ve ardından 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü İstanbul Yürüyüşü vesilesiyle medyadan ve siyasetten kadınlara ve LGBTİ+’lara karşı üretilen cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemlerini aldık.

 homofobik-nefret-soyleminin-kasim-ayi-sosyal-seyri-1

 “İşin gücün, dönmeler,hainler,inbeler!” 

Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden (ODTÜ) 18 öğrenci ve bir akademisyenin, 10 Mayıs’ta kampüste düzenlenen LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’ne katılmaları gerekçe gösterilerek açılan dava sürecinde Ankara 39. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlayan duruşmalarla birlikte cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemleri de dolaşıma çıktı.

Polis dava öncesi adliye önünde basın açıklamasını engelledi. Öğrencileri, “Size üç dakika veriyorum, dağılmazsanız alırız” diyerek tehdit eden polise Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu tepki gösterdi. Polis, Tanrıkulu’na bağırarak, “Ne istersem yaparım” dedi.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) LGBTİ+ Onur Yürüyüşü dava sürecinde sosyal medyada başlatılan #ODTÜnünOnurunaSahipÇık kampanyasına katılan Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun “ODTÜ’de ‘Onur Yürüyüşü’nde barışçıl protesto haklarını kullandıkları için haklarında dava açılan 19 hak savunucusunun yanındayım” twitter paylaşımı, kendisini “demokrat hukukçu” sıfatıyla tanımlayan bir avukat takipçisi tarafından “İşin gücün, dönmeler,hainler,inbeler!” söylemiyle karşılandı.

CHP İstanbul Milletvekili, İnsan Hakları Aktivisti ve Hukukçu Sezgin Tanrıkulu üzerinden LGBTİ+ toplumuna karşı sarf edilen geleneksel ve bildik cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemleri şöyle sıralandı: “Senin...... Olduğunu bilmiyorduk. Yazık çok yazık”, “İbnelik sizin ruhunuz da var.”, “İbne deyince kızma kimseye”, “İbnelik ve onur! yürüyüşü! Sizin beyniniz nasıl çalışıyor!”, “Dünyanın en aşlağılık işini yapacaksın sonra da adını onur koyacaksın! Alay eder gibi...Bu kerhanedekilerin namus idda etmesine benziyo!”

Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun aynı heşteg altında bu kez adliyeden yaptığı “Barışçıl protesto en temel insan hakkıdır ve yargılanamaz. Ankara Adliyesi’nde ODTÜ’lü LGBTİ+ hak savunucuları davasındayız.” paylaşımına, İçişleri Bakanı’nın “LGBT” ile “terör”ü süreki birlikte telaffuz eden ve sistematik hedef gösteren söylemlerini tekrar eden “mesaj”larla birlikte gene bildik cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemleri ile karşılık verildi: “Keşke o begendiğiniz renkleri simgeliyen bir şey giyseydiniz daha hoş dururdu zulum oldunuz bu ülkeye”, “Ne oldu şimdi o çantayı insanların gözüne sokarcasina öyle tuttunda savunmaya çalıstığınız sonuçta i.....k senin kafanı kim bulandirdi”

Deutsche Welle Türkçe’nin twitter hesabından paylaştığı dava haberine takipçisinden “Fotoğrafa bakınca ne oldukları hemen anlaşılıyor. Bunların işi gücü i.....” mesajlı homofobik nefret söylemi gelirken; BBC News Türkçe paylaşımına gene geleneksel bildik “Götverenler yürüyüşü olur mu, göt vuruşu olmasın.” nefret mesajı geldi. BBC News Türkçe’nin davayla ilgili yaptığı twitter paylaşımına gelen bir diğer nefret mesajı ise söylemden öteye çağrı yapıyordu: “Polisin kabahati büyük, darp edeceğine kafalarına sıksaydı şikayet edecek kimse olmayacaktı, ulan öğrenci misiniz terörist mi belli değil”

 homofobik-nefret-soyleminin-kasim-ayi-sosyal-seyri-2

“Bu milletin ahlâkını başkalaştırmak isteyen 50 tane LGBT’li kadın…”

20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Haftası ve hemen ardından 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında düzenlenen İstanbul Kadın Yürüyüşü vesilesiyle kadınlara ve LGBTİ+’lara yönelik medyadan ve siyasetten gelen cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemleri gündemdeydi.

Kamuoyunda İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen ve imzacı devletlere “kadına karşı şiddeti önleme, şiddetten koruma, şiddet eylemlerini kovuşturma ve mağdur destek mekanizmaları oluşturma” yükümlülüğü getiren “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi”ne rağmen karalamaya ve cinsiyetçi nefret söylemlerine maruz kalan gene kadınlar ve LGBTİ+’lar oldu.

Cinsiyetçi, transfobik, homofobik nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik yayın organları, 20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü paylaşımları yapan CHP’li belediyeleri hedef aldılar. İstanbul Şişli Belediyesi, 20 Kasım Nefret Mağduru Transları Anma Haftası için sokaklarına “Bir Arada Buradayız” mesajı içeren bildboardlar yerleştirdiği ve sosyal medya hesaplarında “her türlü ayrımcılık ve şiddetin karşısındayız” mesajıyla bir video yayımladığı için nefret medyasının hedefi oldu.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü İstanbul Yürüyüşü bu sene “bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok” pankartı ile barışçıl şekilde tamamlanırken polisin gene son anda plastik mermi ve biber gazı saldırmasını savunan Emniyet Genel Müdürlüğü, müdahalesini gerekçelendirmek için LGBTİ’leri “marjinal grup” ithamıyla kriminalize etti.

Sistematik olarak LGBTİ+’ları hedef gösteren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise Jandarma Genel Komutanlığı Terör, İstihbarat, Emniyet ve Asayiş Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada; İstanbul’da 25 Kasım’da “50 LGBT’li kadının polise saldırdığını” ve “polisin hiçbir müdahale ortaya koymadığını” iddia etti: “Bu milletin ahlâkını başkalaştırmak isteyen, bu milletin bütün geleneğini bütün medeniyet anlayışını başkalaştırmak isteyen 50 tane LGBT’li kadın direkt polise saldırdı. Polis hiçbir müdahale ortaya koymadı.”

homofobik-nefret-soyleminin-kasim-ayi-sosyal-seyri-3

Homofobik nefret söylemiyle bendini aşan “köşe”ler…

Kasım ayının, cinsiyetçi ve homofobik nefret olmadan dolmayan gazete “köşe” yazılarından, LGBTİ+’lara yönelik hedef gösterme ve nefret söylemlerini derledik.

Kasım ayının ilk haftasının cinsiyetçi ve homofobik nefret “köşe”lerini Diriliş Postası, Türkgün, Akit, İnternet Haber ve Türkiye Gazetesi köşe yazarlarından seçtik: Gazete köşelerinden homofobik nefret nakaratları

Kasım ayının ikinci haftasından cinsiyetçi ve homofobik nefret “köşe”lerini Türkiye, Akit, Gerçek Hayat, Çanakkale’nin Sesi ve Independent Türkçe’den seçtik: “Homoseksüellik, lezbiyenlik akımlarına kapılmış gençlerimiz var..”

Kasım ayının üçüncü haftasından cinsiyetçi ve homofobik nefret “köşe”lerini Diyanet Dergisi, Kahramanmaraş, BursadaMeydan, Bölgede İlkhaber, İstiklal, Yozgat Çamlık ve Akit yazarlarından seçtik: “Alın size LGBT!”

Kasım’ın son haftasının nefret “köşe”lerini Akit, Millî Gazete, Referans, Yıldırım, Haber34 ve Antalya Hilal’den seçtik: “Feminist ve LGBTİ lobisi”ni deşifre eden “köşe”ler!

homofobik-nefret-soyleminin-kasim-ayi-sosyal-seyri-4

Kaos GL’den aylık nefret söylemi takibi

Kaos GL, sosyal medya ortamları ile internet yayıncılığında cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, homofobik ve transfobik söylem içeren haber ve gelişmeleri takibe alıyor.

Böylece Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların aylık takibini ve irdelemesel kaydını tutuyor.

Ayrımcı, ırkçı, homofobik, transfobik unsurlar taşıyan ifadelere nefret söylemi denilmektedir. Bir gruba ya da o gruba üyeliği nedeniyle bir kişiye yönelik düşmanlıktan kaynaklanan ve o gruba yönelik düşmanlığı gösteren veya cesaretlendiren ifade biçimleridir. Nefret söylemi, nefret suçuna teşvik ya da eşlik edebileceği için, bu iki kavram birbiriyle bağlantılıdır.

Nefret söylemi, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tavsiye kararında, “nefret biçimlerini yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren her tür ifade biçimi” olarak tanımlanıyor.

Sosyal Psikolog, Porf. Dr. Melek Göregenli, nefret söyleminin kurulmasında ve yaygınlaştırılmasında en etkili araçlardan birinin medya olduğuna dikkat çekiyor:

“Medya, dünyada ve ülkemizde nefret suçlarına yol açan ayrımcılığı oluşturan ve besleyen kalıpyargıların, önyargıların kısaca nefret söyleminin kurulmasında ve yaygınlaştırılmasında en etkili aracılardan biridir. Medyanın nefret suçları kapsamında ele alınabilecek eylemleri haberleştirme, kullanılan dil ve mağdurları ya da olayı sunma şekli, eylemi meşrulaştırmaya ve suçun altında yatan ayrımcılığı gizlemeye yol açabilir; sıklıkla böyle olmaktadır. Örneğin, Türkiye’de bütünüyle nefret suçları kapsamında görülmesi gereken eşcinsellere, travesti ve transseksüellere yönelik saldırılar, genellikle mağdurların yarattığı tahrik sonucunda oluşan eylemler gibi sunulmaktadır. Açık bir saldırı ve çoğunlukla cinayete varan ya da bizim ülkemizde ancak ölümle sonuçlandığında ‘haber’ değeri taşıyabilen suçlar, mağdurların çıkardıkları ‘olaylar’ sonucunda gerçekleşmiş, ‘doğal’ sonuçlar olarak ele alınmaktadır. Genellikle mağdurlar, faillerin ‘hassasiyetlerine’ dokunur ve cezalarını bulurlar; oysa failin hassasiyetinin tek kaynağı ayrımcılık ideolojileridir. Bu yaklaşım, sadece şiddeti meşrulaştırmakla kalmaz, aynı zamanda kendini ifade etme ve gerçekleştirme hakkının, bir toplumda kimlere ait bir ayrıcalık olduğunu da tarif eder; bu doğrudan herkesin sadece insan olmak bakımından eşit olduğu ön kabulüne dayanan çoğunu bizim de kabul ettiğimiz evrensel hukuk normlarının çiğnenmesi anlamına gelir.”

Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ) terimleri ile tanımlarını, LGBTİ’lere yönelik ayrımcılık ideolojileri ve anlamlarını, insan hakları ve ayrımcılıkla ilgili terimler ve tanımlarını ve daha fazlasını, Kaos GL Derneğince yayınlanmış “LGBTİ Hakkında Sıkça Sorulan Sorular ve Cevapları” kitapçığında bulabilirsiniz.

Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin Aylık İnternet Seyrinde işte Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos-Eylül ve Ekim ayları…

Not: Bu dizide, internet ortamı ile sosyal medyadan yapılan alıntıların yazım hatalarına dokunulmuyor; olduğu gibi alınıyor.

 




 

 


Etiketler: medya
2024