19/12/2024 | Yazar: Kaos GL
“Hüsnü Öndül, derdimizi hep dinledi. LGBTİ+ hakları savunucuları olarak ondan hiç ‘ama ve fakat’lı yanıtlar duymadık.”
İnsan Hakları Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı ve Çağdaş Hukukçular Derneği’nin kurucularından Hüsnü Öndül son yolculuğuna uğurlandı.
Salı günü hayatını kaybeden Öndül, dün (18 Aralık) İnşaat Mühendisleri Odası’nda düzenlenen anma töreninin ardından Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi. Anma töreninde ailesi, dostları ve insan hakları savunucuları konuşma yaptı.
Kaos GL Derneği adına konuşan Umut Güner, “İnsan hakları savunucusu kimdir diye sorsalar, aklıma ilk Hüsnü Öndül gelir. İdeal bir insan hakları savunucusunun nasıl olması gerektiğini bize hayatıyla ve yaptıklarıyla gösterdi” dedi. Güner, şöyle devam etti:
“LGBTİ+ hakları mücadelesi yürütürken insan hakları savunucularıyla da mücadele etmemiz gerekti. Kime derdimizi anlatsak, bağlaçlı yanıtlarla, ama ve fakat ile başlayan cümlelerle karşılaştık. Ancak Hüsnü Öndül’den hiç böyle yanıtlar duymadık. 90’lardan beri derdimizi dinledik, hiç ama ve fakat demedi.”
Hüsnü Öndül’den: İnsan hakları belgelerinde insan onuru
Öndül, Kaos GL dergisinin “Onur” temalı Eylül-Ekim 2022 sayısına insan hakları belgelerinde insan onurunu yazmıştı. Öndül’ün yazısının tamamını yayınlıyoruz:
İnsan Hakları Derneği internet sitesinde yer alan yaklaşık çeyrek yüzyıl önce yayımladığımız (1998) “İnsan Onuru” başlıklı yazımızda insan onuru ile ilgili ve kavramın Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nde yer alış süreciyle ilgili bazı bilgileri paylaşmış ve değerlendirmelerde bulunmuştuk.[1]
Şöyle, “İnsan onuru sözlüklerde, izzetinefis, haysiyet, özsaygı, şeref, erdem, vakar, gurur, saygınlık, kendine saygı duyma ve başkalarını da kendine saygılı kılma olarak açıklanmakta. Felsefe terimi olarak İngilizce (dignity) sözcüğünün Türkçe karşılığıdır.”
“İnsanın değeri” ile “onurunu” İ. Kuçuradi eş anlamlı kullanmakta. Kuçuradi, “İnsanın değeri derken bundan insanın diğer canlılar arasındaki özel yerini anlıyorum. İnsana bu özel yeri sağlayan, onun özelliklerinin bütünüdür, onu diğer canlılardan ayıran olanaklarıdır. Bu olanaklar, insana özgü etkinlikler ve ürünler olarak görünür. Bu özellikler ise, insanın diğer canlılarla ortaklaşa taşıdığı özelliklere ek özelliklerdir. İşte bu özellikler ya da olanaklar ‘insanın değerini’ ya da ‘onurunu’ oluşturur.” demektedir.
İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin resmi çevirisinde, 1. maddede şöyle yazılıdır: “Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. (…)
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu, Eleanor Roosevelt Başkanlığında sekiz üyeden oluşan bir Taslak Hazırlama Komitesi oluşturmuştu. Komite İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’ni hazırlayacaktı. Haziran 1947’de de Komite, Fransız Rene Cassin, Charles Malik (Lübnan) ve Geoffrey Wilson (Birleşik Krallık/İngiltere)’den oluşan bir çalışma grubunu görevlendirdi. Rene Cassin bildiri taslağını kaleme alacaktı. Bildirinin 1. maddesinde geçen haysiyet (onur) sözcüğünü, bildirinin “temel kavramı” olarak niteleyen Malik’ti. Birleşmiş Milletlerin insan onuru kavramıyla ilk ve resmen ilgilenmesinin kaynağında ise Güney Afrika temsilcisi Smuts vardır. Birleşmiş Milletler antlaşmasının (1945) başlangıç bölümünde insan onuru kavramı, resmi çeviride şöyle geçer “… İnsanın ana haklarına, şahsın haysiyet ve değerine, erkek ve kadınlar için olduğu gibi büyük ve küçük milletler için de hak eşitliğine olan imanımızı yeniden ilan etmeğe…”
İ. Kuçuradi Etik’inde, “Kişi açısından onur, kişinin o ana dek kendi imgesine uygun davranmanın, kendi imgesine uygun yaşamanın bilinci ve böyle yaşamaktan dolayı kendine layık gördüğü belirli bir muamele beklentisidir. Böylece ‘onur’ denilen şey, kişinin kendi imgesine uygun düşmesi sonucu kendine biçtiği değer oluyor.” demektedir.
Kuçuradi, İnsan ve Değerleri’nde ve Etik’te, “...bir şeyin değerinden anladığım, bir şeyin onunla aynı türden olan şeyler arasında özel yeridir” demektedir. Kuçuradi’nin insan onuru ile ilgili açıklamasına devam etmek istiyorum. Çağın Olayları Arasında’da, İnsan Hakları Bildirisi’nin 1. maddesinin birinci tümcesi ise “all human being are born free end egual in dignty and rights” der. Burada dile getirilen, insanların eşit olduklarıdır. Kişisel dignity bakımından, insan olma onuru bakımından, insanın değeri bakımından eşittirler, deniyor.
Bu çalışmada 42 ulusalüstü insan hakları belgesinde, sözleşmeler, bildiriler, şartlar ve protokollerde, insan onuru (dignity) kavramının nasıl yer aldığını göstermeye çalışacağım.
1. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 13 Numaralı Protokol
“İşbu Protokol’ü imzalayan Avrupa Konseyi üyesi devletler, Demokratik bir toplumda herkesin yaşama hakkının temel bir değer olduğuna ve ölüm cezasının kaldırılmasının bu hakkın korunmasında ve tüm insanların haysiyetlerinin tamamıyla tanınmasında büyük bir önem taşıdığına inanarak...”
2. 1996 tarihli (Gözden Geçirilmiş) Avrupa Sosyal Şartı
“Tüm çalışanlar, onurlu çalışma hakkına sahiptir.”
Şart’ın 26. Maddesi: “Âkit Taraflar, tüm çalışanların onurlu çalışma haklarının etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak amacıyla işverenlerin ve çalışanların örgütlerine danışarak…”
3. Sinematoğrafik Eserlere Dair Avrupa Sözleşmesi
“Açıkça şiddeti savunan veya pornografik bir yapıdaki projeler ya da insanlık onuruna açıkça saldıranlar ortak yapım statüsüne geçirilemez.”
4. Avrupa Konseyi İnsan organı ticaretiyle mücadele Sözleşmesi’nin Giriş
“İnsan organı ticaretinin insan onurunu ve yaşam hakkını ihlal ettiğini ve halk sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturduğunu dikkate alarak…”
5. İstanbul Sözleşmesi-Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi
Madde 17: “Taraflar, (…), kadına yönelik şiddeti önlemeye ve kadın onuruna saygıyı (…) düzenleyici standartların belirlenmesine katılmaya teşvik edecektir.”
Madde 40: “Taraflar bir şahsın onurunu ihlal etme etkisi yaratan veya bu maksatla gerçekleştirilen, (…) her türlü istenmeyen, (…) davranışın cezai veya diğer yasal yaptırıma tabi olmasını temin etmek üzere gerekli yasal veya diğer tedbirleri alacaklardır.”
6. İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi sağlık amaçlı genetik teste dair ek protokolü
“Bu Protokolün Tarafları, tüm insanların onurunu ve kimliğini koruyacak (…) ve temel haklara saygı gösterilmesini güvence altına alacaklardır.”
7. Avrupa Konseyi İnsan Ticaretine Karşı Eylem Sözleşmesi
Giriş: “İnsan ticaretinin insan hakları ihlali ve insanlığın onuruna ve bütünlüğüne karşı suç oluşturduğunu göz önünde tutarak…”
Madde 6/d: “Eğitim çağındaki erkek ve kız çocuklarına yönelik eğitim programları da dahil, cinsiyete dayalı ayrımcılığın kabul edilemezliğini ve olumsuz sonuçlarını, toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemini ve her insanın onurunu ve bütünlüğünü vurgulayan önleyici tedbirleri…”
Madde 16: “Bir tarafın bir mağduru başka bir ülkeye geri göndermesi halinde, bu geri dönüş işlemi kişi hakları, güvenliği ve onuru ve mağduriyetiyle ilgili yasal işlemlerin durumu dikkate alınarak ve tercihen gönüllülük esasına dayalı yapılır.”
8. İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi biyomedikal araştırmaya dair ek protokolü
Giriş: “Biyotıbbi araştırmaya ilişkin olarak, insan haysiyeti ve bireyin temel hak ve özgürlüklerinin korunması için gerekli bu tedbirlerin alınması kararına vararak…”
Madde 1: “Bu Protokol’ün Tarafları, tüm insanların haysiyetini ve kimliğini koruyacak ve biyotıp alanda (…), ayrım yapmadan herkesin bütünlüğüne ve diğer hak ve özgürlüklerine saygı gösterilmesini güvence altına alacaklardır.”
Madde 9: “Araştırma projesinin etik kabul edilebilirliğinin multidisipliner olarak incelenmesinin amacı, araştırmaya katılanların haysiyetini, haklarını, güvenliğini ve refahını korumaktır.”
9. Avrupa Konseyi Siber Suç Sözleşmesi: Bilişim sistemleri aracılığıyla işlenen ırkçı ve yabancı düşmanı nitelikteki eylemlerin suç sayılmasına dair ek protokolü
Giriş: “Bütün insanların hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğduğunu hatırlatarak…”
10. İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi İnsan Kökenli Organ ve Doku Nakline dair ek protokol
Giriş, Madde 1: “Bu Protokolün Tarafları, herkesin haysiyetini ve kimliğini koruyacak ve insan kaynaklı organ ve dokuların nakline ilişkin olarak, herhangi bir ayrım gözetmeksizin, bütünlüğüne ve diğer hak ve temel özgürlüklerine saygı gösterilmesini garanti edeceklerdir.”
11. Biyoloji ve Tıbbın Uygulanmasına İlişkin İnsan Haklarının ve İnsan Onurunun Korunmasına İlişkin Sözleşme, İnsan Klonlamanın Yasaklanması dair ek protokol
Giriş: “Bununla birlikte, genetik olarak özdeş insanların kasıtlı olarak yaratılması yoluyla insanların araçsallaştırılmasının insan onuruna aykırı olduğunu ve dolayısıyla biyoloji ve tıbbın kötüye kullanılması teşkil ettiğini göz önünde bulundurarak…”
12. Biyoloji ve Tıbbın Uygulanmasına İlişkin İnsan Haklarının ve İnsan Onurunun Korunmasına İlişkin Sözleşme: İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi
Giriş: “Biyoloji ve tıbbın uygulanmasında, insan haysiyeti ve bireyin temel hak ve hürriyetlerinin korunması için gerekli bu tedbirlerin alınması kararına vararak…”
Madde 1: “Bu Sözleşmenin tarafları, tüm insanların haysiyetini ve kimliğini koruyacak; (…) hak ve temel hürriyetlerine saygı gösterilmesini güvence altına alacaklardır.”
13. Yabancıların Yerel Düzeyde Kamu Hayatına Katılımına İlişkin Sözleşme
“Tüm insanların onuruna dayalı insan hakları ve temel özgürlüklerin evrensel ve bölünmez doğasına bağlılıklarını yeniden teyit ederek…”
14. Savaş Suçları ve İnsanlığa Karşı Suçlar Bakımından Kanuni Sınırlamaların Uygulanmayacağına Dair Sözleşme
“Savaş zamanında ve barış zamanında insan onurunun korunması gerekliliğini göz önünde bulundurarak…”
“İnsanlığa karşı suçların ve savaş yasa ve geleneklerinin en ciddi ihlallerinin insan onurunun ciddi bir ihlali olduğunu göz önünde bulundurarak…”
15. Ceza Yargılarının Milletlerarası Değeri Konusunda Avrupa Sözleşmesi
“İnsan haysiyetini korumanın ve suçluların topluma tekrar dönmelerini kolaylaştırmanın zorunluluğunu bilerek…”
16. Zorla Çalıştırma Sözleşmesine İlişkin 2014 Protokolü
“Zorla veya zorunlu çalıştırma yasağının temel hakların bir parçasını oluşturduğunu ve zorla veya zorunlu çalıştırmanın milyonlarca kadın ve erkeğin, kız ve erkek çocukların insan haklarını ve onurunu ihlal ettiğini, yoksulluğun devam etmesine katkıda bulunduğunu ve herkes için insana yakışır işe ulaşmanın önünde engel olduğunu kabul ederek…”
17. ILO Ayrımcılık (İş ve Meslek) Sözleşmesi, 1958 (No. 111)
“Filadelfiya beyannamesinin; ırk, inanç ve cinsiyetleri ne olursa olsun, bütün insanların, hürriyet, şeref, ekonomik, güvenlik ve eşit imkân şartları içinde kendi maddi refah ve manevi gelişmelerini gözetme haklarını teyit ettiğini…”
18. ILO İstihdam Politikası Sözleşmesi, 1964 (No. 122)
“Bu beyannamenin "ırk, inanç ve cinsiyetleri ne olursa olsun, bütün insanlar, maddi ilerlemenin ve manevi gelişmelerin, serbestlik, şeref ve haysiyet iktisadi güvenlik içinde ve eşit şanslarla takip etmek hakkına maliktirler" şeklinde ifade edilen ana hedefin ışığında, iktisadi ve mali politikaların istihdam politikası üzerindeki yankılarını inceleme ve gözönünde bulundurma görevinin Milletlerarası Çalışma Teşkilatı'na ait olduğunu…”
19. ILO Şiddet ve Taciz Sözleşmesi, 2019 (No. 190)
“Şiddet ve tacizi önlemek için karşılıklı saygı ve insan onuruna dayanan bir çalışma kültürünün öneminin farkında olarak…”
20. Avrupa'da Güvenlik ve İşbirliği Konferansı Nihai Senedi (1975 Helsinki Nihai Senedi)
“Katılımcı Devletler, tamamı insan kişiliğinin doğuştan gelen onurundan kaynaklanan ve onun özgür ve tam gelişimi için gerekli olan medeni, siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel ve diğer hak ve özgürlüklerin etkin bir şekilde kullanılmasını teşvik edeceklerdir.”
21. Yeni Bir Avrupa İçin Paris Şartı
“Her ferdin düşünce, vicdan ve din ya da inanç özgürlüğüne; dernek kurma ve sukunu bozmayan bir şekilde toplanma özgürlüğüne; seyahat özgürlüğüne hakkı olduğunu ve hiç kimsenin keyfi olarak gözaltına alınamayacağını ya da tutuklanamayacağını; işkence ya da diğer zalimane, insan onuruyla bağdaşmayan ya da insanı alçaltan bir muamele ya da cezalandırmaya tabi tutulamayacağını, keza herkesin haklarını bilmeye ve kullanmaya; hür ve adil seçimlere katılmaya; bir suçla itham edildiği zaman adil ve açık bir şekilde yargılanmaya; tek başına ya da birlikte mal ve mülk edinmeye ve bireysel girişimlerde bulunmaya; ekonomik, toplumsal ve kültürel haklardan yararlanmaya hakkı olduğunu hiç bir ayrım yapmaksızın teyit ederiz.
i. Bireyin demokrasi içinde (…) İnsan onuruna saygılı ve onu ayakta tutan ekonomik faaliyeti teşvik edeceğiz.
22. Avrupa Güvenliği için İstanbul Sözleşmesi
“Herhangi bir etnik temizlik veya toplu sürgün politikasını reddediyoruz. Mültecilerin Statüsüne İlişkin 1951 Sözleşmesi ve 1967 Protokolü'nde belirtildiği gibi, sığınma talep etme hakkına saygı gösterme ve mültecilerin uluslararası korumasını sağlama ve ayrıca mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin onurlu ve güvenli gönüllü geri dönüşlerini kolaylaştırma taahhüdümüzü yineliyoruz.”
23. Astana Zirvesi “Güvenlik Topluluğuna Doğru” Bildirisi
“Bireyin doğuştan gelen onurunun kapsamlı güvenliğin merkezinde yer aldığına inanarak, insan hakları ve temel özgürlüklerin devredilemez olduğunu ve bunların korunması ve geliştirilmesinin bizim ilk sorumluluğumuz olduğunu yineliyoruz.”
24. AB Temel Haklar Şartı
Giriş: “Manevi mirasının bilincinde olan Birlik, bölünmez ve evrensel değerler olan insan onuru, özgürlük, eşitlik ve dayanışma üzerine inşa edilmiştir.”
Madde 1: “İnsanlık onuru, ihlal edilemez. Saygı gösterilmeli ve korunmalıdır.”
Madde 25: “Birlik, yaşlıların, onurlu ve bağımsız bir yaşam sürdürme ve sosyal ve kültürel yaşama katılma haklarını tanımakta ve saygı göstermektedir.”
Madde 31: “Her işçi, kendi sağlığı, emniyeti ve onuruna saygı gösteren çalışma koşullarından yararlanma hakkına sahiptir.”
25. Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi
“Birleşmiş Milletler Şartı’nın temel insan haklarına, insanlık onuru ve insanın değeri ile erkeklerin ve kadınların haklar bakımından eşitliğine olan inancını yeniden teyit ettiğini kaydederek…”
“İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin ayrımcılığın kabul edilemezliği prensibini teyit ettiğini ve bütün insanların onurları ve hakları bakımından eşit ve özgür doğduklarını ve herkesin cinsiyet dayanan ayrım da dahil, bu Bildiri’de yer alan hiçbir ayrımcılığa tabi tutulmaksızın haklara ve özgürlüklere sahip olduklarını ilan etmiş olması kaydederek…”
“Kadınlara karşı ayrımcılığın hak eşitliği ve insanlık onuruna saygı prensiplerini ihlal etmesinin, kadınların erkeklerle eşit bir biçimde ülkenin siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel yaşamına katılmalarına bir engel oluşturduğunu, toplumun ve ailenin refah düzeyinin artmasına mâni olduğunu ve ülkelerinin ve insanlığın hizmetinde bulunan kadınların yeteneklerini tam olarak geliştirmelerini daha da güçleştirdiğini akılda tutarak…”
“Bu Sözleşmeye taraf olan Devletler, Birleşmiş Milletler yasasının temel insan haklarına, insan itibar ve kıymetine ve erkeklerle kadınların eşit haklara sahip olmaları gerektiğine inancı tekrar teyit ettiğini kaydederek.”
26. BM İnsan Hakları Evrensel Bildirisi, 1948
Giriş: “İnsanlık ailesinin bütün üyelerinin doğal yapısındaki onuru ile eşit ve devredilemez haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu…”
Giriş: “Birleşmiş Milletler halklarının, Birleşmiş Milletler Kuruluş Belgesinde, temel insan haklarına, kişinin onuruna ve değerine, erkekler ile kadınların hak eşitliğine olan inançlarını teyit ettiklerini ve daha geniş özgürlük içinde toplumsal gelişme ve daha iyi bir yaşam düzeyini sağlamaya kararlı olduklarını…”
Madde 1: “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. (…)”
Madde 22: “(…) herkes insan onuru ve kişiliğin özgür gelişmesi bakımından vazgeçilmez olan ekonomik, toplumsal ve kültürel haklarının gerçekleştirilmesi hakkına sahiptir.”
Madde 23/3: “Çalışan herkesin, kendisi ve ailesi için insan onuruna yaraşır bir yaşam sağlayacak düzeyde, adil ve elverişli ücretlendirilmeye hakkı vardır; (…)”
27. BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme
Giriş: “Bu hakların, kişinin doğuştan sahip olduğu onurundan kaynaklandığını kabul ederek…”
Madde 13: “Taraf Devletler, herkesin eğitimin, insanın kişiliğinin ve onur duygusunun tam olarak gelişmesine yönelik olacağı ve insan hakları ile temel özgürlüklere saygıyı güçlendireceği hususunda mutabıktırlar.”
28. BM Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme
Giriş: “Birleşmiş Milletler Şartı’nda ilan edilmiş olan ilkelere uygun olarak, insanlık ailesinin tüm mensuplarının doğuştan sahip oldukları onurun ve eşit ve devredilmez haklarının tanınmasının, dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu göz önünde bulundurarak…”
Madde 10: “Özgürlüklerinden yoksun bırakılan herkese insanca ve kişinin doğuştan sahip olduğu onura saygı gösterilerek davranılır.”
29. Ölüm Cezasının Kaldırılmasını Amaçlayan, Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmeye Ek İkinci İhtiyari Protokol
“İşbu Protokol’ü imzalayan Avrupa Konseyi üyesi devletler, Demokratik bir toplumda herkesin yaşama hakkının temel bir değer olduğuna ve ölüm cezasının kaldırılmasının bu hakkın korunmasında ve tüm insanların haysiyetlerinin tamamıyla tanınmasında büyük bir önem taşıdığına inanarak…”
30. Avrupa Birliği Antlaşmasının Konsolide Versiyonu
Madde 2: “Birlik, insan onuruna saygı, özgürlük, demokrasi, eşitlik, hukukun üstünlüğü ve azınlıklara mensup kişilerin hakları da dahil olmak üzere insan haklarına saygı değerleri üzerine kuruludur. (…)”
Madde 21: “Birliğin uluslararası alandaki eylemi; kurulmasına, gelişmesine ve genişlemesine ilham kaynağı olan ve dış dünyada desteklemeyi hedeflediği şu ilkelere dayanır: demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve temel özgürlüklerin evrenselliği ve bölünmezliği, insan onuruna saygı, eşitlik ve dayanışma ilkeleri ile Birleşmiş Milletler Şartı’nda yer alan ilkelere ve uluslararası hukukun ilkelerine saygı.”
31. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme 1989
Madde 16: “Hiçbir çocuğun (…), onur ve itibarına (…) haksız olarak saldırılamaz.”
32. UNESCO Kültürel Çeşitlilik Evrensel Bildirgesi
Giriş: “Adalet, özgürlük ve barış adına insanlığın kültür ve eğitiminin yayılmasının insan onuru için vazgeçilmez olduğunu (…) hatırlatarak…”
Madde 4: “Kültürel çeşitliliğin garantisi olarak insan hakları… Kültürel çeşitliliği korumak, insan onuruna saygı duymaya bağlı etik bir zorunluluktur. (…)”
33. BM İnsan Haklarına dair Uluslararası Konferans Tahran Bildirisi 1968
Madde 5: “Birleşmiş Milletler'in insan hakları alanındaki birincil amacı, her bireyin azami özgürlük ve haysiyete ulaşmasıdır.”
Madde 19/2: “Tüm halkları ve hükümetleri, kendilerini İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde yer alan ilkelere adamaya ve tüm insanlara özgürlük ve haysiyetle uyumlu ve fiziksel, zihinsel, sosyal ve ruhsal refaha elverişli bir yaşam sağlamak için çabalarını iki katına çıkarmaya çağırır.”
34. BM Dünya İnsan Hakları Konferansı Viyana Bildirisi (1993)
Giriş: “Tüm insan haklarının insan kişiliğinde bulunan haysiyet ve değerden kaynaklandığını ve insan kişiliğinin insan hakları ve temel özgürlüklerin merkezi öznesi olduğunu ve sonuç olarak asıl yararlanıcı olması gerektiğini ve bu hakların gerçekleştirilmesine aktif olarak katılması gerektiğini kabul ederek ve onaylayarak, bu hak ve özgürlükler…”
“Birleşmiş Milletler Şartı'nın Önsözünü, özellikle temel insan haklarına, insan kişiliğinin haysiyetine ve değerine ve erkek ve kadınların ve büyük ve küçük ulusların eşit haklarına olan inancı yeniden teyit etme kararlılığını hatırlatarak, (…)”
Viyana Bildirisi’nin Giriş’ten sonra, 11, 18, 20, 25 ve 55. maddelerinde insan onuruna saygı ve insan onurunun korunmasına yönelik düzenlemeler yer alır.
35. Amerikan İnsan Hakları Sözleşmesi (1978)
Madde 5/2: “Özgürlüğünden yoksun bırakılan tüm kişilere, insan kişiliğinin doğuştan gelen onuruna saygı gösterilerek muamele edilecektir.”
Madde 6/2: “Zorla çalıştırma, mahpusun onurunu veya fiziksel veya zihinsel kapasitesini olumsuz etkilemeyecektir.”
Madde 11: “Herkesin onuruna saygı gösterilmesine ve onurunun tanınmasına hakkı vardır.”
36. Afrika İnsan ve Halkların Hakları Şartı (1981)
Giriş: “Afrika Birliği Örgütü'nün “özgürlük, eşitlik, adalet ve haysiyetin Afrika halklarının meşru özlemlerinin gerçekleştirilmesi için temel hedefler olduğunu…”
Madde 5: “Her birey, bir insanın doğasında bulunan onuruna saygı gösterilmesi ve yasal statüsünün tanınması hakkına sahiptir. İnsana yönelik her türlü sömürü ve aşağılama, özellikle kölelik, köle ticareti, işkence, zalimane, insanlık dışı veya aşağılayıcı ceza ve muamele yasaklanacaktır.”
Teşekkür
Bu çalışmadaki katkıları nedeniyle Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Ahmed Durak’a ve Belgrano Üniversitesi (Arjantin) doktora öğrencisi oğlum Uluhan Berk Öndül’e teşekkür ederim.
[1] https://www.ihd.org.tr/insan-onuru/
Etiketler: yaşam