27/05/2015 | Yazar: Yıldız Tar

Facebook’un nüfus cüzdanındaki isimlerle hesap açma zorunluluğu hem ayrımcı sonuçlara yol açıyor hem de LGBTİ’leri açılmak zorunda bırakıyor.

‘Kimlikteki ismimden sana ne Facebook?’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Facebook’un nüfus cüzdanındaki isimlerle hesap açma zorunluluğu hem ayrımcı sonuçlara yol açıyor hem de LGBTİ’leri açılmak zorunda bırakıyor. Facebook kullanıcısı LGBTİ’ler bu uygulamanın sonuçlarını KaosGL.org’a anlattı.

 

Facebook’un “gerçek kimlik” dayatması sonucu çok sayıda kişinin hesapları bir bir kapatılıyor. “Kişilerin gerçek hayatta kullandığı isimleri” ile hesap açmalarını zorunlu kılan sosyal medya sitesi, kanıt olarak ise nüfus cüzdanı gibi belgeleri istiyor.

Nüfus cüzdanı ve kimlik bilgilerini Facebook’a ibraz etme zorunluluğu mahremiyet, özel hayatın gizliliği, fişleme gibi tartışmaları beraberinde getiriyor. Söz konusu LGBTİ’ler olduğunda ise bu uygulama çok sayıda tehlikeye ve ayrımcılığa yol açıyor.

Çevresine ya da ailesine açık olmayan eşcinsel ve translar açılmaya zorlanıyor. Facebook hesabını korumak isteyen LGBTİ’ler kimlik isimlerini bildirmek zorunda kalıyor. Bu durum ise olası bir şiddet, mobbing ve ayrımcılığa kapı aralıyor. Translar için ise bu uygulama ekstra bir ayrımcılığa yol açıyor. Translara kendi seçtikleri gerçek isimleri yerine ailelerinin verdiği kimlik ismi dayatılarak ayrımcılık yapılıyor.

Facebook kullanıcısı LGBTİ’lere bu uygulamadan nasıl etkilendiklerini sorduk. Cevaplar, basit gibi görünen bir “kimlik ismi” dayatmasının nelere yol açtığını gözler önüne serdi.

 

“Trans kadın ve erkekler için ayrımcı bir dayatma!”

Üzüm Solak, bu dayatmanın mağdurlarından biri. Kimlik ibraz etmesi istenmiş. Nüfus cüzdanı fotokopisini iletmeyince de hesap kapatılmış. “Devlet onaylı bir yığın belgeden birkaçı ya da birini istediler benden. Ben de bir sürü yere mail attım ancak cevap gelmedi. Sonuç değişmeyince yeni hesap açmak zorunda kaldım” diyen Üzüm bu uygulamanın olası sakıncalarını ise şöyle anlattı:

“Olayı biraz daha yaşamsal gizlilik üzerinden ele almak lazım. Özellikle LGBTİ’ler üzerinden konuşurken yaşamsal gizlilik denen bir şey var. İnsanlar kendilerini deşifre etmeden sosyalleşmek istiyorlar. Bu uygulama araştırdığım kadarıyla her ülkede yok. Facebook bazı ülkelerde böyle bir uygulamaya gidiyor ve maalesef bizim ülkemiz de onlardan biri. Ben bir trans kadınım ve geçiş sürecindeyim. Üzgünüm ki hâlâ mavi kimlik taşıyorum yasal olarak. Yasal kimliğimde bir erkek ismi var. Bu isim ve kimliği zorunlu yasal işlemler dışında hiçbir yerde kullanmıyorum. Haliyle bu kimlik doğrulama olayını gerçekleştiremedim. Bu uygulama geçiş sürecindeki trans erkek ve kadınlar için tam anlamıyla ayrımcı bir dayatma!”

“Ne zaman İngilizce mail attım, hesabımı geri verdiler”

Konuştuğumuz isimlerden bir diğeri Aren B. ise hesabını geri almayı başarabilmiş. Ancak bunun için birçok yere mail atması gerekmiş. Trans erkek olan Aren’in hesabı “kendi güvenliği” bahane edilerek kapatılmış. Türkçe attığı maillere hiçbir şekilde geri dönüş alamayan Aren, “Türkiye ofisiyle defalarca yazışmama rağmen hiçbir şekilde dönmediler bana. Ne zaman ki bir arkadaşımdan rica ederek İngilizce ve biraz da akademik bir dille mail attım, trans erkek olduğumu, geçiş sürecinde olduğumu söyledim o zaman hesabımı geri aldım. Facebook merkezin devreye girdiğini düşünüyorum” dedi.

Aren’in attığı mailden bir kısım ise şöyle: “Yeni bir pasaport almak için bile en az 1 ay beklenen Türkiye’ de, hukuken cinsiyet ve isim değiştirmenin zorluğunu ve aldığı zamanları tahmin edebilirsiniz. Biz trans bireyler bu ve çeşitli konularda gerek devletten gerek toplum tarafından yeterince şiddet görüyorken siz "gey dostu" adıyla "onur haftası" dahilinde eşcinsellere özel emotionlar üretip yayınlayan Facebook’a bu davranış hiç yakışmamaktadır. Benim kişisel gazetem olan facebook adresimin acilen şahsıma iadesini talep ediyorum. Ailem, özel hayat ve iş hayatımın bütün çıplaklığıyla sizlerin "güvenli" (olduğunu düşündüğümüz) ellerine teslim eden şahsım, kimlik doğrulama için "otomatik" mailler yerine web kamera veya telefon gibi daha güvenli yöntemlerle, daha özenli bir yaklaşım hak ediyor.”

 

Özgür Renkler aktivisti ve Kaos GL yazarının da hesabı donduruldu

Facebook Bursa’da yaşayan, Özgür Renkler LGBTİ aktivisti, Kaos GL köşe yazarı Mahir Zeren Oktay’ın da hesabını geçtiğimiz günlerde dondurdu. Dondurma gerekçesi olarak gerçek ismini kullanmadığı gösterildi.

Dün akşam saatlerinde Facebook’a girmeye çalışan Mahir Zeren Oktay bir uyarıyla karşılaştı. Bu uyarıda Facebook’ta sadece gerçek isim kullanılabileceği ve dolayısıyla isim değişikliği yapması gerektiği geçiyordu.

Oktay, isminin akademik ve politik çevrelerde kullandığı gerçek ismi olduğunu belirterek uygulamaya tepki gösterdi: “Trans bireyleri ‘gerçek isim’ adı altında kimlik adını vermeye, kimlik adıyla Facebook kullanmaya zorlayan bu uygulamayı kabul etmiyoruz.”

“Ailemin bilmesini istemiyorum, çok mu?”

Jezim Anwar ise Facebook’un başka bir uygulamasından muzdarip. Biseksüel bir kadın olan Jezim, doğrulama adı altında cep telefonu numarasının istenmesini eleştirdi:

“Telefon numarası verince rehberindeki tüm kişilerin kullandığı facebook adresine erişim izni veriyor. Aslında dolaylı yoldan ifşa gibi. Ailemin bilmesini istemiyorum mesela, ama numaradan ulaşabilirler bu hesaba eğer doğrulama yaparsam.”

*Bu haber Kaos GL Derneği’nin de partneri olduğu İsveç Kalkınma Ofisi SİDA tarafından desteklenen APC’nin “İnternet ve Cinsel Haklar” projesi kapsamında yapılmıştır..


Etiketler: medya
İstihdam