28/09/2006 | Yazar: Kaos GL

*Editörden: Uğur Yüksel Merhaba, Uzak kalmamızın nedenleri vardı. Maddi imkansızlıklar içinde çıkardığımız Yaz 2006 sayısına Ankara 12. Sulh Ceza Mahkemesince matbaadan geldiği gün el konuldu. Hiç kimselere ulaşamadan dergimiz karanlık odalara tıkıldı. Sözümüz, emeğimiz, görünür olma çabamızdı ‘toplatılan’ ve ‘el konulan’.

korku ruhları kemiredursun… Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

*Editörden:

Uğur Yüksel

Merhaba,

Uzak kalmamızın nedenleri vardı. Maddi imkansızlıklar içinde çıkardığımız Yaz 2006 sayısına Ankara 12. Sulh Ceza Mahkemesince matbaadan geldiği gün el konuldu. Hiç kimselere ulaşamadan dergimiz karanlık odalara tıkıldı. Sözümüz, emeğimiz, görünür olma çabamızdı ‘toplatılan’ ve ‘el konulan’.

Pornografiyi çeşitli meslek grupları ve örgütlülüklerden yazarların kaleminden tartışmayı ve tartıştırmayı amaçladığımız 28. sayımız ‘pornografik’ bulundu ve dağıtımı engellendi. Gerekçe gösterilmeden hem de. Hoş, ‘Pornografi dosyası altında yazılan bir kısım yazı içerikleri ve resimlerinin ‘genel ahlakın korunması’ açısından aykırılık teşkil ettiği anlaşılmakla...’ gibi bir açıklama yazılıydı gelen kağıtta ama hangi resim ya da yazı ‘ahlak’ı bozuyordu anlayamadık. Dahası bu ‘ahlak’ nasıl bir şeydi? Kimin ahlakıydı? Üstelik birkaç yazı ve bir o kadar görselle nasıl bozulabiliyordu? Her gün yazılı ve görüntülü medyada karşımıza çıkan pek çok yazı ve fotoğraf ‘ahlak’ın ayarını bozmuyordu da Kaos GL’nin dergisi nasıl bir yıkım yaratıyordu bu ‘hassas’ dengeler üzerinde? Her hafta kapaklarına taşıdıkları kadın bedenlerini birer arzu nesnesi olarak kullanıp tiraj patlatmaya meraklı dergiler, o da olmuyorsa mutlaka en az bir tane, erkeklerin bir türlü doyurulamayan arzularına yönelik ‘pornografik’ görsellerle yayın yapmaktan kaçınmayan televizyonlar, gazeteler neydi peki? Genel ahlak hangi bedenlerin teşhirini hiç ses çıkarmayarak meşru kılıyordu ve hangilerini müstehcen buluyordu? Bu sorular hâlâ yanıt bekliyor...

Derginin toplatılmasından birkaç gün sonra da Gökkuşağı ve Lambdaistanbul derneklerinin kapatılma girişimi haberi geldi. Bursa Gökkuşağı Derneği’nin Bursa’da düzenlemek istediği yürüyüşte eşcinsellerin linç edilme tehlikesiyle burun buruna gelmesi ise bardağı taşıran son damlaydı. Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir ve Mersin’de travesti ve transeksüellere yönelik sürdürülen sistematik saldırıları, keyfi gözaltıları ve haksız cezalandırılmaları saymıyoruz bile.

Türkiye’de devletin LGBT örgütlenmelerine karşı takındığı bütün bu engelleyici tavrın nedeni, hiç kuşkusuz, eşcinsellerden ve eşcinsellikten kormakla açıklanabilir. Yani, ‘homofobi’ ile. Mayıs 2006’da Ankara’da ilkini gerçekleştirildiğimiz ‘Homofobi Karşıtı Buluşma’dan kalanlar bu dönemde çıkardığımız derginin dosya konusu oldu. Yukarıda saydığımız olaylar olmasa bile başka şeyler yaşanacaktı ve ‘Homofobi’ sayısının gerekliliği yine de değişmeyecekti.

Her gün homofobiyle yaşıyoruz çünkü. Başkalarının korkusu ruhlarını kemiredursun, biz olanca gücümüzle bağırıyoruz, gizli ya da aleni eşcinsel düşmanlığının son bulması için...




Gelecek sayıda...

Kaos GL’nin 30. sayısı iki ayrı dosyayla birlikte geliyor: ‘Yurtdışında Eşcinsel Hareket ve Deneyimler’ ile ‘Türkiye’de Feminizm ve Eşcinsellik’.

‘Yurtdışında Eşcinsel Hareket ve Deneyimler’

Geçen mayıs ayında Ankara’da gerçekleştirdiğimiz Uluslararası Homofobi Karşıtı Buluşma’nın başlıklarından biri de ‘Uluslararası Deneyimler’di. Homofobinin yalnızca Türkiye’de olmadığını bilmekle birlikte, dünyada homofobinin yaşam alanlarına nasıl sirayet ettiği ve homofobik tutum/davranışlar karşısında ne gibi önlemler alındığı konusunda yeterince bilgi sahibi değildik. Buluşma’da Norveç, Danimarka, İsviçre, Britanya, Kanada, Makedonya, Polonya ve Hollanda’dan aktarılan deneyimleri 30. sayıda okuma fırsatı bulacaksınız.

Kaos GL’nin İsveç’in en büyük ve köklü eşcinsel örgütlenmesi RFSL ile ortaklaşa gerçekleştirdiği ‘GLBT Yayıncılığında Deneyim Paylaşımı’ başlıklı çalışmanın ayrıntıları, ayrıca Stockholm Pride’ından ‘oradaydım’ fotoğrafları ve dünyadan Pride haberleri de yeni sayıda sizi bekliyor.

‘Türkiye’de Feminizm ve Eşcinsellik’

Kaos GL dergisinin 30. sayısında ayrıca, Türkiye’de feminizm ile eşcinsel hareketinin ilişkisini de irdeleyeceğiz. Türkiye’de kadın örgütleri ile eşcinsel örgütleri aynı dünyayı isterken niye bir araya gelemiyorlar? Ortak söylemin ortak eyleme dönüşememesinin nedenleri neler? Kadın örgütleri ve feministler, eşcinsellik ve eşcinseller hakkında ne düşünüyor? Feministler bugüne dek eşcinsellerle hangi alanlarda dayanışma içinde oldu?.. Bütün bu soruların yanıtları Kaos GL’nin yeni sayısında...

Görüşmek dileğiyle...


Etiketler: yaşam
nefret