02/12/2019 | Yazar: Kaos GL
Kuir Kıbrıs Derneği, 1 Aralık Dünya AIDS Günü için açıklama yayınladı.

Kuir Kıbrıs Derneği, 1 Aralık Dünya AIDS Günü için açıklama
yayınladı. Dernek, HIV’le yaşayan kişilere dönük ayrımcılıkla mücadele çağrısı
yaptı ve “AIDS ve HIV mücadelesinin kuir mücadele ile kesiştiğini biliyor ve bu
yüzden kesişimsel mücadelemiz içerisinde bu alana da yer veriyoruz” dedi.
Açıklamanın tam metni şöyle:
“Sosyal damgalamalar nedeni ile yıllarca HIV hakkında doğru olmayan
bilgiler yaygınlaştırıldı”
1988’de 1 Aralık Dünya AIDS Günü olarak belirlenmiştir ve bu
gün HIV enfeksiyonun yol açtığı AIDS hakkında farkındalık yaratılmakta ve AIDS’den
kaynaklı komplikasyonlardan hayatını kaybedenlerin yası tutulmaktadır
1969 yılında Stonewall ayaklanmaları ile ivme kazanan LGBTİ+
mücadelesi 80’li yıllarda AIDS (Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu -
Acquired Immunodeficiency Syndrome) ile farklı bir boyut kazanmaya başladı.
Yapılan ayrımcılık ve ön yargılar artık sadece politik, ekonomik ve fiziksel
şiddettin ötesine geçerek ölümle sonuçlanan bir döngü içerisine girdi. AIDS
tanısının ilk çıktığı dönemlerde bir ‘eşcinsel hastalığı’, ‘tanrının gazabı’
olarak adlandırması nedeni ile milyonlarca insanın ölmesine göz yumuldu ve
uzunca bir süre devlet politikalarınca bir korku mekanizması olarak kullanıldı.
Bu nedenden ötürü dünyanın birçok yerinde LGBTİ+ aktivistler ayaklanmalara
başladı. Birçok bilinçlendirme kampanyaları, politik savunuculuk ve sokak
aktivizmi, protestoları ile devletlerin bu sorunu görmezden gelemeyeceğini ve
AIDS’in bir ‘eşcinsel hastalığı’ olmadığını göstermeye başladı. HIV
(İnsanBağışıklık Yetmezlik Virüsü - Human Immunodeficiency Virus) dil, din,
ırk, cinsiyet, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği dinlemeksizin herkesi etkileyen
bir virüstür. Fakat etrafındaki sosyal damgalamalar ve ön yargılar nedeni ile
yıllarca HIV hakkında doğru olmayan bilgiler yaygınlaştırıldı ve toplumlar
üzerinde çok kötü sonuçlara sebep olabilecek nefret politikaları güdüldü. Kuir
Kıbrıs olarak AIDS ve HIV mücadelesinin kuir mücadele ile kesiştiğini biliyor
ve bu yüzden kesişimsel mücadelemiz içerisinde bu alana da yer veriyoruz.
Günümüzde HIV ile yaşamak günde bir hap alınarak kontrol
altına alına bilinebilecek, tedavi süreci boyunca vücutta HIV belirlenemeyecek
seviyeye düşürülebilecek ve bu da virüsün cinsel yolla bulaştırılamayacağı bir
durumdur. Bu nedenle hala korku ve nefret politikaları üzerinden yapılan
düzenlemeler ve söylemler kabul edilemez. HIV ile yaşamak AIDS olmak değildir.
Bu gibi politikalar Kıbrıs’ın kuzey kesiminde HIV ile yaşayan kişilerin birçok
çalışma alanına girmesini engellemekte, vatandaş olmayan ve burada yaşayanların
sınır dışı edilmesine sebep olmak ile birlikte yaratılan korku politikaları
nedeni ile bu bireylerin sosyal yaşamlarına karşı yapılan bir saldırıdan başka
bir şey değildir. Günümüzde birçok insan sosyal baskılar ve korkutma
politikaları nedeni ile test olmamakta ve dolayısı ile tedavi olamamaktadır.
Ülkemizde HIV ilaçlarının eksikliği üzerinden sıkıntı yaşanmaktadır. Bu
doğrultuda gerekli mecralardan taleplerimiz şu şekildedir;
• HIV farkındalığı
üzerine korkutma politikalarından bağımsız bilgilendirici kampanyaları,
• İş piyasana
erişimi engelleyen ve HIV ile yaşayan yabancıların sınır dışı edilmesini
öngören yasal düzenlemelerin ivedilikle değiştirilmesi,
• Sağlık bütçesinin
yetersizliği ve sağlık hizmetlerine erişimin önündeki ayrımcı uygulamalar
sebebiyle sağlık hakkına erişimin engellenmesi uygulama ve politikaların son
bulması,
• Okullarda
müfredata cinsel sağlık üzerine olan konuların eklenmesi ve bunun LGBTİ+
kapsayıcı olması,
• Korunma
araçlarının ücretsiz yararlanılabilir hale getirilerek cinsel yolla bulaşıcı
hastalıklara karşı kurumaların erişiminin arttırılması.
Etiketler: dünyadan, sağlık hakkı