12/06/2012 | Yazar: Kaos GL

TBMM Çevre Komisyonu CHP Sözcüsü Çanakkale Milletvekili M. Serdar Soydan mecliste görüşülmekte olan ‘ tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma kanun tasarısı ’ hakkında yaptığı basın açıklamasında, ‘ AKP Hükümetin 17.05.2012 tarihinde TBMM sevk ettiği ‘Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı’ 5 Haziran 2012 tarihinde TBMM çevre komisyonunda CHP’li üyelerin muhalefetine rağmen kabul edildi’ dedi.

‘AKP Çevreyi Korumuyor, Kullanıma Açıyor’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
TBMM Çevre Komisyonu CHP Sözcüsü Çanakkale Milletvekili M. Serdar Soydan mecliste görüşülmekte olan ‘ tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma kanun tasarısı ’ hakkında yaptığı basın açıklamasında, “ AKP Hükümetin 17.05.2012 tarihinde TBMM sevk ettiği ‘Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı’ 5 Haziran 2012 tarihinde TBMM çevre komisyonunda CHP’li üyelerin muhalefetine rağmen kabul edildi” dedi.
Tasarının temel amacının, hızla yok edilen doğal yaşam alanlarının, insansız doğanın veya insan etkisinin sınırlı olduğu doğal alanların korunması olması gerektiğini söyleyen CHP Çanakkale Milletvekili M. Serdar Soydan, “ Tüm canlıların yaşama ve türünü devam ettirme hakkı ile doğanın ve tüm canlıların sahip olduğu içsel değer, başlı başına bir koruma nedeni olarak görülmelidir. Doğayı korumanın başlıca amacı, ekosistemlerin tüm canlılarla birlikte yaşam koşullarının sürdürülebilirliğinin sağlanmasıdır. Tasarı gerek hazırlık süreci, gerekse doğanın korumasına yaklaşımı açısından endişe verici unsurlar taşımaktadır. Aynı zamanda da elimizde kalan son doğal yaşam alanlarını kaynak deposu olarak görerek, doğayı korumaktan çok, doğal alanları kullanıma açmak ve bunu sürdürülebilir kılmak amacıyla hazırlanmıştır. Tasarının hazırlık aşamalarında ve TBMM Komisyon süreçlerinde bilimsel çevrelerin, ilgili sivil kuruluşlarının ve koruma alanlarının çevresinde yaşayanların görüş ve önerilerinden yararlanılmamış, karar alma mekanizmalarının içine dâhil edilmemişlerdir. Doğanın korunması için çok önemli düzenlemeler getiren ve toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren tasarının olgunlaştırılması süreci katılımdan uzak sadece bakanlığın bilgisi ve kontrolünde sürdürülmüş, doğanın korunmasında ve koruma alanların belirlenmesinde ise tek yetkili olarak bakanlık yetkilendirilmektedir” dedi.
 
Tasarıyla, doğal zenginlik açısından öne çıkmış ve tüm dünya ile paralel koruma altına alınmış milli parklarımızın, doğal sit alanlarımızın, yaban hayatı koruma sahalarımızın, uluslararası öneme sahip sulak alanlarımızın yatırımcıların arazi edinme ve işletme taleplerine karşılık elden çıkmasını mümkün hale getirildiğini öne süren Soydan, “ Tasarıyla, bundan sonra herhangi bir alanın koruma altına alınması, koruma altındaki alanın sınırlarının değiştirilmesi hakkında bilim insanları, uzmanlar, sivil toplum kuruluşları veya yöre halkı söz sahibi olamayacaklardır. Tasarının doğaya yaklaşımı konusundaki temel anlayışı, hazırlanış aşamaları ve yasalaşma süreci ve uygulama sürecindeki katılımcılıktan uzak yapısı; Çağdaş, katılımcı, demokratik anlayıştan yoksundur. Ayrıca Tasarı, yanlış ve kötü niyetli kullanıma imkân verebilecek şekilde düzenlenmiştir” şeklinde konuştu.
74 kitle örgütünün oluşturduğu Tabiat Kanunu İzleme Girişimi, Dünya Çevre Günü nedeniyle 5 Haziran’da bir açıklama yapmıştı.
 
Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı’nın ilk 14 maddesinin TBMM Çevre Komisyonu’nun 31 Mayıs 2012 tarihli toplantısında bir günde görüşülerek onaylandığını hatırlatan Girişim,  tasarının 1958’den bu yana edinilmiş tüm kazanımları yok ettiği uyarısı yapmış, "Bu Tasarı’yla doğal zenginlik açısından öne çıkmış ve tüm dünya ile paralel koruma altına alınmış milli parklar, doğal sitler, yaban hayatı koruma sahaları, sulak alanlar yıllar önce ilan edilmiş olsalar bile yatırımcıların arazi edinme ve işletme taleplerine karşılık elden çıkarılabilecek. Öte yandan, bilim insanları, uzmanlar, sivil toplum kuruluşları veya yöre haklı bundan böyle herhangi bir alanın koruma altına alınması sürecinde söz sahibi olamayacaklar." demişti.
 
 

Etiketler: yaşam, ekoloji
İstihdam