10/11/2015 | Yazar: Kaos GL

kaosGL.org’un ‘Gökkuşağı Forumu’nda yayınlanan ‘‘Erkekler İçin Eril Düzene Katılmama Rehberi’nin falsoları’ başlıklı yorum’a, ‘rehber’i çevirip yayınlayan Lilith’in Günlüğü’nden cevap geldi

‘Erkekler için eril düzene katılmama rehberi’ tartışmaları Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Metindeki argümanları sığ bulan, bilimsel verileri ucuz bulan Beren Azizi’ye şunu hatırlatalım. O metin bir çeviridir. Çeviri yaparken bilimsel kaynak gösterme gereği duymadık, evet. Ancak biz daha önce pornoya dair olan kendi yazımız için bu konunun uzunca araştırmasını yaptık, hali hazırda yapılmış araştırmaları da okuduk. Bilim uydurmuyoruz yani, merak etmeyin.

kaosGL.org’un “Gökkuşağı Forumu”nda yayınlanan Beren Azizi’nin ““Erkekler İçin Eril Düzene Katılmama Rehberi”nin falsoları” başlıklı yorum’a, söz konusu “rehber”i çevirip yayınlayan Lilith’in Günlüğü’nden cevap geldi.

Lilith’in Günlüğü’nde yayınlanan “Beren Azizi’ye cevabımız” başlıklı açıklamayı aktarıyoruz:

“Daha önce blogda yayınlanan bir çevirimiz, “Erkekler için eril düzene katılmama rehberi” siyasihaber1.org’da yayınlandı geçtiğimiz hafta. Yazının ufaktan yaygınlaşmasıyla Kaos GL’den Beren Azizi’nin de dikkatini çekmiş, kendisi de yazımızın ne kadar “falsolu” olduğunu yazısında dile getirmiş.

Öncelikle hatırlatalım, söz konusu yazı bizim zamanında bloga gelen anonim soruların bir kısmını yanıtlamasını umarak yaptığımız bir çeviri. Zaten hem siyasihaber1’de hem de Kaos GL’de kaynak olarak bizim bloğumuz gösterilmiş ancak yazının çeviri olduğu detayı gözlerden kaçmış. Özetle “Erkekler için eril düzene katılmama rehberi” kadın düşmanı olmayan, hatta kadın hareketine destek vermesi muhtemel olan erkeklere hitaben yazılmış bir yazıdır. Yazıda söz konusu erkeklere verilen mesaj “Sen tek başına bütün kötülüklerin suçlusu değilsin ancak bir erkek olarak birçok durumda ataerkil sisteme katılıyor ve bu sistemden kar sağlıyorsun. Buna karşı yapabileceğin şeyler var.”dı. Daha sonrasında nispeten basit ama bir erkeğin kadınlara bakışını ve kadınlara karşı tutumunu ciddi anlamda etkileyebilecek 7 aşama listelenmiş. Bu aşamalardan ilki, “Porno izlemeyi bırak”.

Azizi’nin yazısı da genel anlamda bu aşamayı eleştiriyor, diğer aşamalara birkaç küçük nokta dışında fazla dokunmuyor. Sunduğu temel argüman porno karşıtlığı yapmanın ahlakçılık olduğu, seks karşıtlığına denk olduğu. Bu konuda biraz bilgi de verelim, öncelikle bu argüman yeni bir argüman değil. Yurt dışında (özellikle ABD’de) feministler pornoya bakışları konusunda ikiye ayrılıyor. Anti-porn olarak adlanan grup pornonun kadın bedenini metalaştırdığını, erkeklerin kadına bakışını ideolojik bir propaganda aracı olarak ciddi anlamda etkilediğini düşünüyor. Bunun karşısında ise kendini pro-sex olarak tanımlayan, porno karşıtlarını muhafazakarlıkla, seks karşıtlığıyla suçlayan grup var. Azizi’nin bize karşı kullandığı argümanın temelinde de bu mantık yatıyor.

Bu arada belirtmekte fayda var, Türkiye’de feministler arasında henüz böyle bir ayrım/tartışma yok. Hiçbir feminist örgütün porno üzerine ortak bir sözü yok, her feministim kendi bireysel görüşleri var bu konuda. Henüz tartışması yapılmamış, üstüne yazılıp çizilmemiş bir konuda gelen her görüşü saygıyla karşılamaya hazırız. Hatta daha önce pornoya ilişkin yazdığımız yazıda da belirttiğimiz üzere biz kendi görüşlerimizi kısmen araştırıp okuyarak, kısmen de çevremizdekilerle tartışarak oluşturduk. Bu noktada her türlü tartışmaya açığız. O yüzden bundan sonra söyleyeceklerimizin Türkiyeli feministlerin tamamının değil yalnızca bizim görüşümüz olduğunun altını çizelim. Ayrıca tartışmanın gidişatı gereği porno aktrislerinin yaşam koşulları değil pornonun yarattığı algıya odaklanacağız.

Hayır, porno karşıtlığı ahlakçılık değildir. Ve daha da önemlisi, porno karşıtlığı seks karşıtlığı değildir. Pornonun seks ile uzaktan yakından alakası yoktur. Porno ataerkil sistemin propaganda aracıdır; havuz medyası hükümet için ne ise, porno da ataerki için odur. Asla gerçekleri yansıtmaz, aksine mevcut düzeni pekiştirir, tecavüzü, tacizi meşrulaştırır, kadınların 2. sınıf konumunu, pedofiliyi, cinsel şiddetin her türlüsünü, fiziksel şiddeti normalleştirir. Bize göre, listelenen bu şeyler seks değil, istismardır.

Porno seks değildir, endüstiridir. ABD’nin silahtan sonra 2. büyük ithalat ürünüdür. Çalışanlarını sömüren, sedatif ilaçlarla uyutularak tecavüze uğramalarına göz yuman, mafya usulü meslekten ayrılmalarını engelleyen bir sanayidir. Siz bugün “porno karşıtlığı = seks karşıtlığı” gibi bir denklem kurabiliyorsanız, pornonun seks olduğuna inanıyorsunuz demektir. Bu da sistemin ne kadar başarılı ve her zamanki gibi görünmez şekilde işlediğinin göstergesidir yalnızca. Pornonun normalleşmesi, bizim bugün karşı çıktığımız, mücadele ettiğimiz birçok başka şeyin de normalleştirmesi anlamına gelir. Bizce pornonun, kadın bedenini güçlendirici, kadın cinselliğini özgürleştirici bir yanı yoktur. Aksine porno kadın cinselliğini kısıtlar, kadını edilgen olmaya mahkum eder. Kadına yerini bildirir en basitinden, “erkeği tatmin etmekle yükümlü” olduğunu hatırlatır.

Porno karşıtlığı BDSM karşıtlığı değil, istismar karşıtlığıdır. Biz blog olarak BDSM’e (ya da seksin herhangi bir türüne) asla karşı çıkmadık. Cinsel istismarla arasındaki farkı da gayet iyi biliyoruz. (bkz. BDSM ve Cinsel İstismar Üzerine) Bu konuyu bir Gail Dines alıntısıyla kapatalım;

“Biz bugün ‘fast food sağlığa zararlıdır’ desek, bunu “hiçbir yemeği yemeyin’ olarak mı algılayacaksınız? Fast food bütün yemekleri mi temsil eder? Porno ile seks arasındaki ilişki de fast food ile bütün yiyecekler arasındaki ilişki ile aynıdır. Porno demek seks demek değildir. Ancak siz bugün pornonun sekse eşit olduğunu düşünüyorsanız bu sistemin ideolojik propaganda konusunda ne denli başarılı olduğu anlamına gelir.”

Metindeki argümanları sığ bulan, bilimsel verileri ucuz bulan Beren Azizi’ye şunu hatırlatalım. O metin bir çeviridir. Çeviri yaparken bilimsel kaynak gösterme gereği duymadık, evet. Ancak biz daha önce pornoya dair olan kendi yazımız için bu konunun uzunca araştırmasını yaptık, hali hazırda yapılmış araştırmaları da okuduk. Bilim uydurmuyoruz yani, merak etmeyin. Sizin seks negatif feminizm dediğiniz (ne adı ne de savunduğu şey bu olan) feminizmin savunucuları olarak belirtmek isteriz ki, biz de en az sizin kadar kadın bedeninin özgürleştirilmesinden, kadın cinselliğinin tabu olmaktan çıkmasından yanayız. Ancak bunun yolunun pornodan geçmediğini, hatta tam tersi pornonun bunun önündeki en önemli engel olduğunu düşünüyoruz.

Bunlar dışında bir de kısaca şu noktaya değinelim, metni erkeklere yönelik yazmak ve “erkek özneyi doğrudan sistemin iktidar tarafı kodlamak” ile itham edilmişiz. Metnin erkeklere yönelik yazıldığı doğrudur, bloğumuzda erkeklere hitaben yazılan iki yazıdan biridir. Biz feminist olarak erkeklik algısının ürünleri olan davranışları ifşa etmekte ve eleştirmekte bir yanlışlık görmüyoruz. Bunun yanında bloğumuza sıkça nasıl davranması gerektiğini soran (genellikle genç) erkeklere ön açıcı olması niyetiyle çevirdik bu yazıyı. Blogumuzdaki birçok yazı gibi ihtiyaç ve talep doğrultusunda şekillendi yani.

Son olarak da yazıda seks işçiliği konusunda bir söz olmaması eleştirilmiş. Haklı bir eleştiri bu. Ancak daha önce de dediğimiz gibi çeviri metin bu, orijinalinda olmayan bir şeyi eklemedik içinde (birkaç söylem yerelleştirmesi dışında). Metnin içinde bu konuya yer verilmemesi bizim (ya da herhangi bir feministin) bu duruma duyarsız olduğu anlamına gelmez.”


Etiketler: yaşam, cinsellik
İstihdam