19/04/2019 | Yazar: Yıldız Tar
Kaos GL’den avukatlar Hayriye Kara ve Kerem Dikmen, Ankara Valiliği’nin OHAL’de, Kasım 2017’de ilan ettiği yasağın mahkeme kararıyla kaldırılmasını değerlendirdi:
.jpg)
Kaos GL’den avukatlar Hayriye Kara ve Kerem Dikmen, Ankara Valiliği’nin OHAL’de, Kasım 2017’de ilan ettiği yasağın mahkeme kararıyla kaldırılmasını KaosGL.org’a değerlendirdi: Mahkeme ‘LGBTİ+’ların temel hak ve özgürlüklerini tanımak ve korumak devletin yükümlülüğüdür. OHAL’de dahi böyle bir yasak getiremezsin’ dedi.
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 12. İdari Dava Mahkemesi, Kaos GL Derneği’nin istinaf başvurusu üzerine Ankara Valiliği’nin Kasım 2017’de ilan ettiği süresiz LGBTİ+ etkinlik yasağı kararını kaldırdı.
Mahkeme, etkinliklere dönük bir tehdit varsa yasaklamak yerine kolluk tedbirleri alınması gerektiğini belirterek yasağın hukuka uygun olmadığına hükmetti.
Mahkemenin bu kararını Kaos GL Derneği’nden avukatlar Hayriye Kara ve Kerem Dikmen KaosGL.org’a değerlendirdi.
“Yasaklamak yerine güvenliği sağlamak!”
Av. Hayriye Kara, karara ilişkin itirazlarının kabul edilmesi ve yasağın kaldırılmasının yanı sıra devletin LGBTİ+’ların temel hak ve özgürlüklerini tanıma ve koruma yükümlülüğü olduğunun mahkeme tarafından da kabul edildiğini söyledi:
“Mahkeme, yasak kararı ilan edildiği günden beri savunduğumuz tezlerimizi kabul etmiş oldu. Toplumsal huzuru ve barışı korumak için temel hak ve özgürlüklerin yasaklanması yerine tehlikeye ve saldırıya açık olan grubun korunması gerektiğini söyledi. Yasaklamalar yerine kolluk kuvvetinin güvenlik tedbirleri alması gerektiğini vurguladı. Yasak kararının esas toplumsal barışı tehdit ettiğini söylemiş oldu. Mahkeme bir nevi, ‘LGBTİ+’ların temel hak ve özgürlüklerini tanımak ve korumak devletin yükümlülüğüdür’ dedi.”
Av. Kara, Ankara Valiliği’nin OHAL’in ardından 3 Ekim 2018’de Emniyet’e yolladığı yasak kararına ilişkin ise şöyle konuştu:
“3 Ekim 2018’de Ankara Valiliği’nin Emniyet’e ilettiği yasak kararı, OHAL’de ilan edilen yasak ile tamamen aynı gerekçelere dayanıyor. Aynı şekilde süresiz ve genel bir yasaklama kararı öngörülüyordu. Bu sebeple şu an istinafta olan o yasak kararına ilişkin emsal olabilecek bir karar verdi bölge idare mahkemesi.”
“Mahkeme, ‘OHAL’de dahi böyle bir yasak getiremezsin’ dedi”
Av. Kerem Dikmen ise 3 Ekim 2018’de Ankara Valiliği’nin İl Emniyet Müdürlüğü’ne ilettiği yazıya ilişkin Ankara 2. İdare Mahkemesi’nin daha önce “davacı dernek açısından hukuki sonuç doğurmadığı, hak ve menfaatlerini ihlal edici nitelikte olmadığı” gerekçesiyle davayı incelemeden reddettiğini hatırlattı ve şöyle devam etti:
“3 Ekim’deki yasak belgesine ilişkin ilk idare mahkemesi red kararında bunun bir iç yazışma olduğunu, üçüncü kişiler için etkisi olmayacağını söylemişti. Teknik anlamda bu durumda yürürlükte bir yasak kararı olmadığını, iç yazışmanın yasaklama kabiliyeti olamayacağını söyleyebiliriz.”
Av. Dikmen, Bölge İdare Mahkemesi’nin yasağı kaldırma kararına ilişkin ise, “Geç bir karar ancak çok önemli. Mahkeme, OHAL’de dahi böyle bir yasak getiremezsin, neyi yasakladığını açıkça belirtmen gerekir, senin görevin etkinliği yasaklamak değil üçüncü kişilerin saldırısını engellemek için önlemler almak’ demiş oldu” şeklinde konuştu.
Etiketler: insan hakları
