Mersin 7 Renk: Sapık Değiliz, Varoluşumuz Böyle

7 Renk Mersin LGBT oluşumu üyeleri, Çarşamba akşamı Mersin Barış Meydanı’nda gerçekleştirdikleri “LGBT Forumu” ile direnişçilere LGBT mücadelesini ve oluşumlarını anlattılar.

 

Yaklaşık 100 kişinin katıldığı foruma Mersin Bağımsız Milletvekili Ertuğrul Kürkçü de katıldı. 7 Renk’ten Eren’in 21. yaş günü pastasını kesen Kürkçü, “LGBT’lerin hakkını savunmadan hiç kimse ’ben devrimciyim, ben demokratım, ben sosyalistim’ diyemez” dedi ve ekledi: “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam!”

“Aşkta cinsel organ yoktur”
LGBT Forumu’nda ilk sözü aynı gün doğum gününü kutlayan Eren aldı. Erkek egemen toplumun yarattığı baskı ortamını anlatan Eren, “Toplum normlarına uyamıyoruz çünkü biz o normların tam zıttında bulunuyoruz” şeklinde konuştu.

Eren, “Aşkta cinsel organ yoktur. LGBT bireyler olarak biz ahlâksız değiliz, varoluşumuz böyle” dedi.

“Kimya mühendisi olmama rağmen seks işçiliği yapmak zorunda bırakıldım.”
Eren’in ardından söz alan Yağmur ise trans olduğunu açıkladıktan sonra kendi hayatından kesitlerle yaşadıklarını aktardı. Küçük yaştan itibaren kendisini kadın olarak hissettiğini söyleyen Yağmur, ortaokulda kendini “Ayşe” olarak çağırdıklarını, lise yıllarında ise hemcinslerine âşık olduğunu aktardı. Aynı yıllarda durumunu annesine anlattığını; ancak çok şiddetli bir tepki gördükten sonra Mersin’den İstanbul’a kaçtığını belirten Yağmur, ilk cinsel deneyimini de Gezi Parkı’nda yaşadığını sözlerine ekledi.

4 ay yedek subay olarak askerlik yaptığını ifade eden Yağmur, askerden sonra üniversite tahsilini tamamladığını ve kimya mühendisi olarak çalışmaya başladığını aktardı. Cinsel kimliği nedeniyle işyerinde işleri çekip çeviren kişi olmasına karşın sürekli horlandığını belirten Yağmur, 8 sene çalıştıktan sonra istifa etmek zorunda kaldığını söyledi.
Mersin’de trans arkadaşı Şoray’ın bıçaklanması üzerine polise başvurduğunu, ancak failin polisler tarafından korunduğunu aktaran Yağmur, bu olaydan sonra Ankara Eryaman’a taşındığını belirtti.

Eryaman ve Melih Gökçek’in ‘Balyoz’ Çetesi
Ankara’da polisin LGBT’leri yok etmek için kurduğu “Balyoz” çetesinin şiddetine maruz kaldıklarını söyleyen Yağmur, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in “Eryaman’ın çehresini değiştireceğiz” söylemi sonrası evlerinin yakıldığını, bizzat kendisinin de Balyoz çetesi tarafından darp edilerek 30 gün iş göremezlik raporu aldığını aktardı.

Mersin’e döndükten sonra da devlet şiddetinin sona ermediğini belirten Yağmur, polisin kendilerine sürekli para cezası kestiğini, Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca, “toplum sağlığını bozma” gerekçesi ile kesilen 88 liralık cezalar nedeniyle bazı arkadaşlarının şu anda devlete 40 bin TL borçlu çıkarıldığını belirttikten sonra, artık seks işçiliği yapmadığını sözlerine ekledi.

“Türkiye’de 70 genel evde 200 trans seks işçisi çalışıyor”
LGBT forumunda seks işçisi transların durumu hakkında bilgi veren Tuna ise, “Türkiye’de 70 genelevde 200 trans seks işçisi çalışıyor. Bu kişileri devlet çalıştırıyor,” dedi.

Son 10 yıl içerisinde seks işçiliği yapmak zorunda kalan transların sayısının beş kat arttığını ifade eden Tuna, “LGBT’ler olarak amacımız eşit yurttaşlık hakkına sahip olmak. Biz eşit yurttaşlık hakkına sahip olursak sadece biz değil herkes özgürleşecek,” diye konuştu.

“Anneme açıldığımda bana ’Sen özentisin’ dedi”
Ailesine eşcinsel olduğunu açıkladığını söyleyen Eren, açılma süreci hakkında kendi deneyimlerini paylaştı. Cinsel yönelimini ilk olarak annesine söylediğini belirten Eren, “Anneme açıldığımda bana, ’Sen özentisin’ dedi” diye konuştu.

Ailesine açılması konusunda kendisine cesaret verenin Kaos GL Dergisi olduğunu aktaran Eren, dergiyi okuduktan sonra buna karar verdiğini anlattı. Kendi mahallesinde yaşayan başka bir eşcinsel arkadaşının ailesine açıldığında sokak ortasında babası tarafından odunla çok şiddetli şekilde dövülmesine şahit olduğunda bu kararında bir süre de olsa şüpheye düştüğünü ifade etti.

“Biz topluma öcü bireyler olarak yansıtılıyoruz ama sizlerden bir farkımız yok, sadece biz hemcinslerimize âşık oluyoruz,” diyen Eren konuşması sırasında LGBT’lerin kendi aralarında kullandığı lubunca dilinden örnekler sundu: “Vırvırhane, Paparon, Madilik.”

“Translere ve geylere göre şanslıyım; çünkü bana ’Erkek gibi kızsın’ diyorlar”
Kendisinin lezbiyen olduğunu ifade ederek konuşmaya başlayan Gülşah, lezbiyenlerin görece şanslı olduklarını “Translara ve geylere göre şanslıyım; çünkü bana ’Erkek gibi kızsın’ diyorlar” yorumunda bulundu.

Hayatı boyunca kendisini yalnız hissettiğini, hayat arkadaşıyla iki buçuk sene önce tanışana kadar sürekli platonik aşklar yaşamak zorunda kaldığını belirten Gülşah, “Kendimi sürekli yalnız hissetim. Sapık değil, lezbiyenim. Lezbiyen olmadım, lezbiyen doğdum. 2.5 yıldır bir sevgilim var ve onunla aynı evde yaşıyoruz. Ben aileme açıldım; ancak sevgilim henüz açılmadı. Sürekli onu bu konuda cesaretlendirmeye çalışıyorum,” diye konuştu.

Mersin’de LGBT Hareketi: 7 Renk
Forum sırasında Mersin’de kurdukları 7 Renk LGBT hakkında da bilgi veren LGBT’ler, 2013 Şubat ayında Mersin Üniversitesi’nde gerçekleşen, “Homofobi ve Transfobi” hakkındaki panele katıldıklarını, daha sonra ise Ütopya Kültür Merkezi’ndeki toplantılar yaparak inisiyatif oluşturma kararı aldıklarını belirttiler.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yürüyüşüne 7 Renk olarak 14 kişi ile katıldıklarında ise kadın örgütlerinden aldıkları büyük desteğin kendilerine müthiş bir özgüven getirdiğini ifade ederek artık her ay 3 kez kendi aralarında toplandıklarını, bir defa da herkese açık “danışma meclisi” toplantıları düzenlediklerini ifade ettiler.