28/01/2023 | Yazar: Yıldız Tar

Trans kadın Mira Güneş’i öldürüp çekyata sağlayan, arkadaşlarıyla birlikte eşya ve kredi kartını çalan ve cinayetten hemen sonra Mira’nın arabasıyla düğüne giden Serdar Gülsoy’a haksız tahrik indirimi uygulandı!

Mira’yı öldürüp çekyata saklayan katile haksız tahrik indirimi! Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Mira Güneş, otuzlu yaşlarında İzmir Bornova’da yaşayan trans bir kadındı. 12 Mart 2021’de evinde ölü bulundu. Kafasına darbe alarak öldürülmüştü. Ölü bedeni battaniye ve streç filme sarılarak bir bazanın içine saklanmıştı. Neredeyse bir ay önce öldürülen Mira’nın ölü bedenini kız kardeşi ve kız kardeşinin kocası buldu. Kız kardeşi şikayetçi oldu. Serdar Gülsoy, Turgay Türker, Murat İnceçelik isimli erkekler ve L.Y. isimli kadın gözaltına alındı. Üç erkek tutuklandı, L.Y. serbest bırakıldı.

Davanın 23 Ocak’ta İzmir 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen son duruşmasında karar çıktı. Mahkeme, Mira’yı öldüren Serdar Gülsoy’a kasten öldürme suçundan müebbet hapis cezası verdi. Ancak Gülsoy’un, “Bana küfretti” iddiasını doğru kabul ederek cezada haksız tahrik indirimine gitti. Gülsoy’un cezası 15 yıla düştü.

Gülsoy, arkadaşlarıyla birlikte Mira’nın eşyalarını da çalmış hatta Mira’nın arabasıyla cinayetin hemen ertesinde Adana’ya düğüne gitmişlerdi. Mahkeme Gülsoy’a ‘hırsızlık’ suçundan altı yıl hapis, ‘zincirleme olarak başkasına ait bir banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama’ suçundan üç yıl dokuz ay hapis cezası verildi. Gülsoy’a verilen toplam ceza 24 yıl 9 ay hapis.

Gülsoy’un arkadaşları Türker ve İnceçelik ‘tasarlayarak öldürmeye yardım etmek’ ve ‘kredi kartını kullanarak menfaat sağlamak’ suçlarından beraat ederken, her ikisi de hırsızlık suçundan altışar yıl hapis cezası aldı. İnceçelik ayrıca kredi kartını izinsiz kullandığı için 3 yıl 9 ay daha ceza aldı. Mahkeme, İnceçelik ve Türker hakkında ayrıca suç delillerini ortadan kaldırma üzerinden suç duyurusunda bulunacak.

Mira’nın bedenini polis değil kardeşi buldu

Dava dosyasında Mira’nın kız kardeşi, eniştesi ve sanıkların ifadeleri üzerinden cinayetin nasıl gerçekleştiği yer alıyor. Mira’nın kardeşi 9 Mart 2021’de kardeşinden haber alamadığını belirterek Çamdibi Polis Merkezi Amirliği’ne başvurdu. Kardeşi ile bir süredir görüşmediğini, ama arada sırada haberleştiklerini, bir haftadır kendisinden haber alamayınca ve arkadaşları da kendisini arayınca evine gittiğini söyledi. Evi dağılmış, ışıklar açık bir şekilde buldu. Mira’nın arabası da ortalıkta yoktu.

Emniyet soruşturmaya başladı ancak Mira’nın nerede olduğunu bulan polisler olmadı. Kardeşi ve eşi, Mira’yı yaşadığı evde bulamayınca 12 Mart’ta yine Mira’ya ait bir üst kata baktı. Sigorta indirilmiş, balkon kapısı açık bırakılmıştı. Mira’nın cansız bedenini bazanın içinde buldular.

Biri öldürdü, ikisi kanıtları yok etti, üçü de araba, telefon ve ziynet eşyasını çaldı

Polis soruşturması sonucu Serdar Gülsoy, Turgay Türker, Murat İnceçelik isimli erkekler ve L.Y. isimli kadın şüpheli olarak tespit edildi. Şüpheliler 14 Mart’ta gözaltına alındı. Gülsoy, Türker ve İnceçelik tutuklandı ve haklarında dava açıldı. L.Y. hakkında ise kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

Serdar Gülsoy, Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğindeki ifadesinde cinayeti 22 Şubat’ta işlediğini itiraf etti. Gülsoy, Mira’yı yumrukladığını ve ardından çekiçle vurarak öldürdüğünü, Turgay’ın yardımıyla Mira’yı bir battaniye ve streç filme sardıklarını, “ortalığı ve üstünü başını temizlediklerini”, Murat da yanlarına geldiklerinde Mira’nın cüzdanında bulunan parasını, ziynet eşyalarını, telefonunu ve arabasını çaldıklarını anlattı. Cinayet silahının nereden ve nasıl yanında olduğunu ise hatırlamadığını öne sürdü, “nerden aldığımı hatırlamadığım bir küçük çekiç elime geçti” dedi. Gülsoy, cinayet açığa çıkmasın diye evdeki kamera kayıt cihazının kablolarını da söktü. Turgay, Gülsoy’un kıyafetlerini ve delilleri yakarak yok ederken Murat da kamerayı alarak yok etti.

Cinayetin hemen ardından düğüne gittiler!

Katil Gülsoy ve arkadaşları, kendi yaşadığı evde Mira’nın bedeni bulunabilir diye Mira’yı bir de üst kata çıkardılar ve bir bazanın içine sakladılar. Cinayetten sonra birkaç kez eve giderek delilleri yok ettiler. Mira’dan çaldıkları parayı bölüştüler, el koydukları banka kartıyla birçok kere para çektiler, cinayet aletini attılar, Mira’nın arabasıyla Adana’da Murat İnceçelik’in akrabasının düğününe gittiler.

Turgay Türker, Serdar’a “arkadaşı olduğu için” yardım ettiği öne sürerken; Murat İnceçelik olayla hiçbir ilgisi olmadığını iddia etti. Ancak Mira’dan çalınan ziynet eşyalarını kuyumcuda bozduran İnceçelik’ti.

Savcı iddianamesinde Serdar’ın Mira’yı “canavarca hisle ve eziyet çektirerek” öldürdüğünü belirtti. Tüm şüphelilerin fikir ve eylem birliği içerisinde olduğunu da vurgulayarak Serdar Gülsoy’un kasten öldürme, Turgay Türker ve Murat İnceçelik’in kasten öldürmeye yardım etme, her üçünün de nitelikli hırsızlık, geceleyin konut dokunulmazlığının ihlali ve başkasına ait kredi veya banka kartının zincirleme kötüye kullanılmasından cezalandırılmasını talep etti. İddianamede ayrıca Türker ve İnceçelik’in cinayete yardım edip etmediğinin de değerlendirilmesi talep edildi.

Mira’nın altınlarının olduğu kasası “kayıp”!

Öte yandan, Mira’nın eniştesi daha önce kendisine borç para verdiğini, yaklaşık 50 bin TL tutarında altın olarak geri ödediğini ve Mira’nın bankaya güvenmediği için bu altınları evindeki bir kasada tuttuğunu da belirtti. Cinayetin ardından yapılan incelemede kasa evde bulunmadı. Şüpheliler, kasayı görmediklerini iddia ediyor ancak Mira’nın altınlarının nerede olduğu bilinmiyor.

Genç LGBTİ+ Derneği’nin katılma talebi reddedildi

Genç LGBTİ+ Derneği’nin vekili Av. Mahmut Şeren, olayın öncesi ve sonrasında yaşananların bir nefret suçu olduğunu gösterdiğini belirterek davaya katılma talebinde bulundu. Av. Şeren, maddi gerçekliğin ortaya çıkartılması konusunda bir LGBTİ+ derneği olarak katkı sağlayabileceklerini, nefret cinayetlerine ilişkin deneyimlerinin faydalı olabileceğini de belirterek şöyle dedi:

“Nefret suçu olabileceğine dair ortada ciddi bulgular var. Planlanarak uygulanmış, soğukkanlılıkla birkaç kez cinayet mahalline dönerek delillerin karartıldığı, mağdurun trans kimliğinden dolayı etkili bir soruşturma ve yargılama yürütülmeyeceği inancıyla işlenmiş bir cinayet var. Nefret cinayetleri, aynı kimliği taşıyan diğer kişileri de etkiler ve korku iklimi yaratır. Ceza adaletinin sağlanması ve kamuoyu güveni açısından bu davaya katılmamız önemli.”

Ancak Savcı, “suçtan etkilenmedikleri” gerekçesiyle katılma talebinin reddedilmesini istedi. Mahkeme de Genç LGBTİ+ Derneği’nin davaya katılma talebini reddetti.


Etiketler: insan hakları, kadın, nefret suçları
İstihdam