06/07/2008 | Yazar: Kaos GL
Kaos GL İzmir ve İzmir Travesti ve Transeksüel İnisiyatifi yaptıkları basın açıklamasında nefret suçlarının yasalarca tanınmasını ve cezalandırılmasını istedi.
Kaos GL İzmir ve İzmir Travesti ve Transeksüel İnisiyatifi yaptıkları basın açıklamasında nefret suçlarının yasalarca tanınmasını ve cezalandırılmasını istedi.
KAOS GL - 05/07/2008
Kaos GL İzmir ve İzmir Travesti ve Transeksüel İnisiyatifi (İBTT) bugün (5 Temmuz) İzmir’in Alsancak semtinde bulunan Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde bir basın açıklaması düzenledi.
Yapılan açıklamada, sırf cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği nedeniyle öldürülen LGBTT bireylere yönelik işlenen suçların adi suçlar kapsamında ele alındığı belirtildi. Suçlulara "ağır tahrik indirimi"nin uygulanmasının kişileri suça teşvik ettiğini söyleyen örgütler, Türkiye’de lezbiyen, gey, biseksüel, travesti ve transeksüel (LGBTT) bireylere yönelik şiddetin gün geçtikçe katlanarak arttığına dikkat çektiler.
Nefret suçlarının birçok ülkede ağırlaştırıcı neden olarak kabul edilirken, Türkiye’de bu konuda hiçbir düzenleme olmadığı için nefret duygusu ile işlenen suçların cezasız kaldığını da ifade eden örgütler, 2006’nın Nisan ayında Ankara’nın Eryaman semtinde yaşayan travesti ve transeksüellere yönelik yapılan saldırıları hatırlattılar.
‘7-12 Nisan 2006 tarihleri arasında Ankara’nın Eryaman semtinde arkadaşlarımız, bu bölgede yaşayan, faşist bir grup tarafından satır ve bıçaklarla yaralanmışlardır. Bu arkadaşlarımızın evleri aynı çete elemanları tarafından basılmış, travesti ve transeksüel arkadaşlarımız yaşadıkları bölgeden zorla göç ettirilmişlerdir. Bu olaylar sırasında kolluk kuvvetleri olaylara seyirci kalmış, faillerin sadece ikisi bulunabilmiştir.’
‘LGBT bireyler polis şiddetine de uğruyor’
Devlet ve yargı eliyle yok sayılan LGBT bireylerin, artan yetkileriyle polisin şiddetine, ev hapsine ve keyfi uygulamalarına maruz bırakıldıklarını belirten örgütler, bunun en yakın örneğinin Esmeray ve Melisa adlı transeksüellerin başına geldiğini söylediler.
İstanbul’da yaşayan ve geçimini midye satarak sağlayan Esmeray adlı transeksüel, 5 Haziran gecesi evine dönerken yolunun üzerinde bulunan Beyoğlu Emniyet Amirliği önündeki polisler tarafından durdurulup travestilerin karakolun önünden geçmelerinin yasak olduğu gerekçesiyle dövülmüş ve hakarete uğramıştı.
Bir diğer olay ise İzmir’de 6 Aralık 2007 tarihinde yaşanmış, Melisa adlı transeksüel erkek arkadaşıyla, arabada seyir halindeyken, dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle durdurulmuştu. Basında belirtildiğinin aksine, memura hiçbir karşı koyma ve saldırı olmamasına rağmen, teslim olan Melisa, polis tarafından nedensiz yere omzundan vurulmuştu.
‘Nefret suçları yasalarca tanınsın’
20 Haziran’da Kuşadası’nda Seyhan adlı transeksüelin bıçaklanarak öldürülmesini de hatırlatan örgütler, nefret suçlarının yasalarca tanınmasını ve cezalandırılmasını istediler.
Kaos GL, Lambdaistanbul, MorEL Eskişehir, Pembe Hayat ve Piramid LGBTT Diyarbakır’ın yanı sıra Alakasızlar, İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, Rock-A ve Sosyal Ekoloji ve Karşılıklı Yardımlaşma Derneği'nin da destek verdiği basın açıklamasının ardından "Hepimiz eşcinsel, hepimiz travestiyiz", "Nefret suçları politiktir", "Eşcinseller susmayacak", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber, ya hiçbirimiz" sloganları atıldı.
‘Davaların takipçisiyiz’
Açıklamada ayrıca, Eryaman çetesi ile Melisa’nın davalarının takipçisi olacaklarını belirten Kaos GL İzmir ve İTTİ, dava tarihlerini hatırlatarak insan haklarına duyarlı kişi ve örgütlerden destek istedi. (UY)
Melisa'nın Davası:
Tarih: 7 Temmuz 2008, Pazartesi
Saat: 11:15
Yer: İzmir Bayraklı Adliyesi, 7. Asliye Ceza Mahkemesi.
Eryaman Çetesi Davası
Tarih: 8 Temmuz 2008, Salı
Saat: 11:10
Yer: Ankara Adliyesi, 11. Ağır Ceza Mahkemesi
Etiketler: yaşam
