31/10/2016 | Yazar: Kaos GL
Cumhuriyet gazetesi önünde gözaltına alınanların serbest bırakılması için nöbet devam ediyor.

Cumhuriyet gazetesi önünde gözaltına alınanların serbest bırakılması için nöbet devam ediyor. Gün boyunca gazeteciler, HDP ve CHP’den il yöneticileri ve milletvekilleri ile Cumhuriyet okurları basın özgürlüğüne sahip çıktı.
Cumhuriyet gazetesine aynı anda “PKK/KCK” ve “FETÖ/PDY” örgütlerine üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek iddiasıyla yapılan polis operasyonu ve aralarında Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu’nun da olduğu çalışanların gözaltına alınmasına karşı gazete önünde nöbet devam ediyor.
Basın meslek örgütleri, siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve gazete okurları “Faşizme karşı omuz omuza”, “Özgür basın susturulamaz” ve “Ne dikta ne darbe, demokratik Türkiye” sloganlarıyla gözaltına alınanların serbest bırakılmasını talep ediyor.
HDP’li Paylan: Cumhuriyet, Saray’ın işlediği suçları gösteren bir kurumdur
Cumhuriyet gazetesi önünde Halkların Demokratik Partisi (HDP) adına HDP İstanbul İl Başkanı Doğan Erbaş ve partinin İstanbul milletvekili Garo Paylan bir açıklama yaptı. Erbaş, gazetenin “Darbe yine muhaliflere” manşetli güncel sayısını göstererek operasyonun neden yapıldığını bu manşetin açık bir şekilde gösterdiğini belirtti. Erbaş, Diyarbakır Belediyesi Eş Başkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı’nın ilk sayfadaki haberini de göstererek “Bu açık faşizmden, kesintisiz darbelerden farklı düşünen herkes zarar görüyor. HDP olarak tüm demokrasi güçlerini Cumhuriyet’le dayanışmaya çağırıyoruz” dedi. Erbaş, gözaltına alınan yazarların ve yönetim kurulu üyelerinin acilen serbest bırakılmasını talep etti.
İstanbul milletvekili Garo Paylan ise AKP’nin 16 ay önce barış sürecini sona erdirip darbe sürecini başlattığını; pek çok suç işlediğini, bu suçların görünmemesi için de medya kuruluşlarına hiza vermeye çalıştığını belirtti. Paylan şunları söyledi:
“Cumhuriyet de Sarayın işlediği suçları gösteren bir kurumdur. 12 Eylül darbesinde de böyle olmuştur. O dönemde gözaltına alınan pek çok yazar ve gazeteci vardı, onlardan biri de Aydın Engin’dir. Bugün Aydın abimizi tekrar gözaltına aldılar. Bu da darbe geleneğinin bir parçasıdır. Bugün ses vermezsek sıra ses vermeyenlere de gelecek. Artık sessiz kalma zamanı değil. Yenikapı ruhu hepimiz için artık bir tuzruhu haline gelmiştir. Ve hepimizin hayatını körleştiriyor. O faşizan birliği artık yok edip bütün demokratların bir araya gelip ses verme zamanıdır.”
Paylan, kendine demokrat diyen herkesi tepkisini ortaya koymaya çağırdı.
CHP İstanbul İl Başkanı: Gazetenin önünde nöbet tutacağız
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat Türkiye’de toplumsal muhalefetin ve basının susturulması ile ilgili adeta bir kampanya başlatıldığını belirtti. Sivil, faşist bir darbeye karşı adım adım ilerlendiğini dile getiren Canpolat, “ Her gün aydın, ilerici solcuların içeriye atılmasına CHP olarak artık göz yummayacağız. Madem siz parlamentoyu devre dışı bıraktınız o zaman biz CHP olarak halkla, ötekilerle, dışlananlarla birlikte Cumhuriyet Gazetesi’nin önünde nöbet tutacağız. Size karşı toplumsal muhalefeti başlatacağız” ifadelerini kullandı.
“CHP olarak susmayacağız”
Sokakla bütünleşerek bu gerici, darbeci anlayışa karşı mücadele edeceklerini belirten Canpolat, “ Cumhuriyet Gazetesi’nin daha dün Ergenekon adı altında İlhan Selçuk’un tutuklandığı günüde böyle hatırlıyoruz. Şu bilinmelidir ki biz artık bu sivil darbelere karşı CHP olarak susmayacağız sizin gibi düşünmeyeceğiz. Özgürlükten, demokrasiden, barıştan yana mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Geçen gün Aydın’da genel başkan yardımcımıza silah sıkanlar CHP’yi bastırıp etkisiz hale getirmek istiyorlar biliyoruz. Başkanlık sistemini referanduma götürmek istediklerini de biliyoruz. Şartlar ne olursa olsun biz bu referandumda toplumsal güç olarak demokrasiden yana olarak hayır diyeceğiz” açıklamalarını yaptı.
Canpolat’ın yanı sıra CHP milletvekilleri Erdoğan Toprak, Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu, Dr. Ali Şeker, Barış Yarkadaş, Süleyman Çelebi ve Selina Doğan da Cumhuriyet gazetesine dayanışma ziyaretine gitti.
“Biz Cumhuriyet’iz boyun eğmeyiz”
Cumhuriyet adına açıklama yapan köşe yazarı Ayşe Yıldırım ise yöneticilerimizin hepsinin gözaltına alındığını belirterek, “Ama bilmiyorlar biz bu baskılarla çok karşılaştık. Soruşturmalara davalara boğuldu. Hiçbirinde boyun eğmedik. Hep şunu söyledik ‘Biz Cumhuriyet’iz boyun eğmeyiz’. Bu kez de yine aynı şeyi yapacağız. Bu Cumhuriyet Gazetesi’ne yönelik darbe girişimidir diyeceğim ama sadece Cumhuriyet Gazetesi’ne yönelik değil halkın haber alma hakkına yönelik darbe girişimidir. Halkın ve basın çalışanları olarak sizin hem mesleğinize hem haber alma ve verme hakkını savunmak için dayanışmaya davet ediyorum” dedi.
“Suçlamalara yanıt vermeyi zul sayarız”
Cumhuriyet Vakfı Adına İmtiyaz Sahibi Orhan Erinç de gazete önünde açıklama yaptı. “Cumhuriyet gazetesi gazetedir ve gazetecilik suç değildir” diyen Erinç şunları kaydetti:
“Cumhuriyet gazetesi laik, demokratik ve sosyal hukuk devletinin vazgeçilmezliği ve insan haklarının korunması için gazetecilik çizgisinden hiç ödün vermemiştir. Demokrasinin savunuculuğunu yapan Türkiye Cumhuriyeti ile yaşıt bir gazetedir. Gücünü okurlarından alır. Cumhuriyet gazetesi hiçbir güç tarafından teslim alınamayacak olan gazetecilik inancıyla yayın hayatını sürdürür ve sürdürecektir.
“İleri sürülen suçlamalara yanıt vermeyi dahi doğru bulmuyoruz, zul sayarız.
“Ancak bilinen bir gerçeği tekrarlayalım. Ülkemizde yıllarca Fetullah Gülen ve cemaat yapılanmasının Türkiye Cumhuriyeti için ne kadar büyük bir tehlike olduğunu, temel amacının laikliği ortadan kaldırarak Türkiye Cumhuriyetini yıkmak ve ele geçirmek suretiyle İslam devleti kurma çabalarının önlenmesi için yaptığı yayınların halkın gerçekleri öğrenmesi amacıyla yapıldığını herkes bilir. Aksi inkar edilemez nitelikte bu yayınlarla kamuoyunu bilgilendiren Cumhuriyet gazetesi Vakıf ve Yönetiminin ve yazarlarının “FETÖ/PDY ile PKK/KCK terör örgütlerine” “müzahir” oldukları ve “üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işledikleri” iddiasıyla soruşturma başlatılmış olmasını hayretle ve endişeyle karşılıyoruz.”
Gazete önünde nöbet basın meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri ve Cumhuriyet gazetesi okurlarının katılımıyla devam ediyor.
Etiketler: medya