14/05/2012 | Yazar: Duygu Aloğlu

Bu maddenin bugün hayatta olan ve olmayan bir çok geyin hayatını derinden etkilemesi nedeniyle, yapılan haksızlığın tanınması ve bu yolla geylerden özür dileme ve saygınlığını iade etme üzerine Berlin`de politik bir tartışma şu günlerde söz konusu.

Paragraph 175 Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Obama`nın eşcinsel evliliği desteklediği sözlerinin ardından dün gazetede ilginç bir haber vardı. Almanya`daki geylere yönelik haksızlığın tanınmasına dair olan bu haber, 120 yılı aşkın bir süredir yasal olarak erkekler arasındaki cinsel ilişkiyi yasaklayan ve cezalandıran “175. Madde (Der Paragraf 175)„ üzerineydi. 1872’den yasanın kaldırıldığı 1994’e kadar sayısı net bilinmese de yaklaşık 140.000 üzerinde geyin bu madde kapsamında hüküm giydiği tahmin ediliyor. 1935`ten itibaren Nasyonel Sosyalistin iktidara gelmesi ile daha da şiddetli yasaklamalar söz konusu oluyor, erkekler arasındaki erotizmi çağrıştıran her türlü arkadaşlıklar ve yakınlaşmalar yasaklanıyor. Yasa, Almanya Federal Cumhuriyeti (BRD) zamanında da yürürlükte kalıyor ve 1950 ile 1969 yılları arasında yaklaşık 50.000 kesinleşmiş ceza bulunuyor. 1969 yılında yasa yumuşatılıyor ama 1994 yılına kadar da yürürlükte kalıyor.
 
Üzerine bir de belgesel (Paragraph 175) çekilen bu maddenin bugün hayatta olan ve olmayan bir çok geyin hayatını derinden etkilemesi nedeniyle, yapılan haksızlığın tanınması ve bu yolla geylerden özür dileme ve saygınlığını iade etme üzerine Berlin`de  politik bir tartışma şu günlerde söz konusu. Berlin Eyaleti’nin “Çalışma, İntegrasyon ve Kadın„ senatörü Dilek Kolat 1945’ten itibaren bu yasa nedeniyle hapis de dahil olmak üzere çeşitli cezalara çarptırılan geylerin zararlarının tazmini ve itibarlarını geri verme konusunda çalışmalara başladığını belirtmiştir. Almanya, 2002 yılında Nazi rejiminin 175. madde altında verdiği cezaları geçersiz kıldıktan sonra 2004 yılında da bir tazminat düzenlemesi yapmıştır; fakat Nazi rejiminden sonra da yürürlükte kalan yasanın o döneme ait mağdurlarına dair hiç bir düzenleme olmadığını vurgulayan Kolat, Nazi rejiminden kaçsa bile bir şekilde 175. madde nedeniyle yıllar içinde baskı ve ceza gören geylerin bu ayrımcılığa karşı resmi başvuru yapmalarının ve varsa ellerindeki belgeleri sunmalarının bu haksızlığın toplumsal hafızada yer etmesi ve sonraki kuşakların gey, lezbiyen ve trans bireylere yönelik işkence ve ayrımcılığı bilmeleri bakımından önemini ifade etmektedir.
 
Bu girişim, geylere yapılan haksızlığın devlet tarafından tanınmasının önemini yanı sıra Almanya`daki eşcinselliğe ilişkin anlayışın değiştirdiğini göstermesi bakımından da büyük anlam taşıyor, çünkü “175, madde„ eşcinsellere karşı toplumda kollektif bir şuur oluşturarak nesiller boyu etkisini ve gücünü bir şekilde korumuştur. Bu anlamda Berlin Eyaletinin başlattığı bu girişim, en temel insan hakları ve kişinin özgürlüğü bağlamında devlet eliyle eşcinsel bireylere yapılan ayrımcılığı belgelediği gibi devletin iktidar mekanizmalarının eşcinsel bireylere karşı olan tutumlarının da zamanla nasıl değiştiğini belgeleyecektir.
 
Yazı ilgili sitelerdeki haberlerden derlenmiştir:
 

Etiketler: yaşam, dünyadan
nefret