21/10/2021 | Yazar: Yıldız Tar
Birtan, devlet hastanesinde iki kere mastektomi ameliyatı oldu, doktorun yanlış uygulaması sonucu bir kere daha olmak zorunda. Motokurye olarak çalışan Birtan, iyileşmeyi dayanışmanın gücünde arıyor.
“Daha önceki deneyimlerimden kaynaklı tüm bu beden uyumlama operasyonlarımı güvenli bir hastanede, deneyimli doktorlar tarafından gerçekleştirilmesini istiyorum. Fakat bunun için maddi-manevi dayanışmaya ihtiyacım var.”
Bu cümleler Birtan Yaruk’un uyum süreci için başlattığı dayanışma kampanyasından. Birtan 29 yaşında trans bir erkek. Aslen Diyarbakırlı, Adana’da doğdu, Kürt bir ailenin dördüncü çocuğu. Babasının tutuklanmasının ardından 1996’da ailecek İstanbul’a göç etmek zorunda kaldılar. Şimdilerde geçimini bir firmada kurye olarak çalışarak sağlıyor. Babasıyla arası çok iyi olsa da, kendi deyimiyle geçtiğimiz günlerde aile evinden kovuldu. Kız arkadaşıyla yaşıyor ve bir yandan da ameliyatlarını olabilmek için hem para biriktiriyor hem de dayanışma bekliyor.
Birçok trans uyum sürecindeki cerrahi operasyonlarını özel hastanelerde yaptırmak zorunda kalıyor. Devlet hastanelerinde ya ayrımcılıkla karşılaşıyor ya da doktorların yetersizliği ya da kasıtlı ayrımcılıkları sebebiyle ameliyatlar kötü geçiyor. Birtan’ı dayanışma kampanyası yapmaya iten hikayenin başlangıcı da böyle kötü bir deneyimle oluyor:
“Ben histerektomi ameliyatını da mastektomi ameliyatını da devlet hastanesinde oldum. İki kere mastektomi ameliyatı oldum ve çok kötü geçti. Hâlâ meme dokusu var ve disfori yaşıyorum. Tişört, gömlek giyerken bile sorun yaşıyorum. İki defa aynı yerden ameliyat olmak zorunda kaldığım için artık çok büyük korku oluştu bende. Daha iyi doktorlarda ameliyat olmak istiyorum. Penis ameliyatımı da olmadım. Zorlu bir ameliyat ve güvenmediğiniz doktorda olmanız mümkün değil. Riskli bir ameliyat olduğu için daha iyi bir doktorda ameliyat olmak istedim.”
“Kendimi bir kasaba emanet etmek istemediğim için böyle bir yol seçtim”
Kağıt üzerinde bu operasyonlar sosyal güvence kapsamında. Ama uygulamada erişilebilir olup olmadığı muamma. Birtan, histerektomi ameliyatının ardından hastane çalışanlarının sözlü saldırısına maruz kaldığını anlatıyor:
“Ben orada yatıyorum, kesilmişim biçilmişim ve o halde sözlü saldırıya maruz kalıyorum. Sürekli bir kaba davranışla karşı karşıyasınız. Trans olduğum için mi tam bilemiyorum ama beni tanımayan biri neden bana durduk yere kötü davransın eğer transfobik değilse?”
“Kendimi bir kasaba emanet etmek istemediğim için böyle bir yol seçtim” diyen Birtan, kazandığı parayla ancak kendini geçindirebiliyor. Trans olduğu için ailesinin şiddetine maruz kaldığı için ailesinden de destek alamıyor. Bir haftadır da evinden kovuldu ve kız arkadaşıyla yaşıyor Birtan. Devlet hastanesindeki yanlış uygulama yüzünden şimdi daha büyük masraflarla da karşı karşıya… Ama Birtan tüm bu yaşadıklarına karşılık dayanışmanın iyileştirici gücüne inanıyor: “Sen de bana destek olup sesimi duyurarak hayallerime ortak olabilirsin. Şimdiden teşekkür ederim.”
Kampanyanın detayları için tıklayın.
Etiketler: insan hakları, çalışma hayatı, sağlık