01/12/2021 | Yazar: Kaos GL
Bundan sonra tek bir kişi bile eksilmemek için, HIV ile yaşayanlar başta olmak üzere, herkesi birlikte eşit ve adil bir yaşam için mücadeleye, haklarımıza sahip çıkmaya davet ediyoruz!
Pozitif Dayanışma, 1 Aralık Dünya AIDS Günü’nde HIV’le yaşayanlara ayrımcılık ve damgalamaya dikkat çeken bir açıklama yayınladı.
Türkiye’de HIVfobi toplumsallaşarak kendisine kurumsal bir kimlik edindiğini hatırlatan Pozitif Dayanışma, Diyanet İşleri Başkanı’nın nefret hutbesinden de bahsederek, “Haklarımızın bilincinde ve peşinde HIV ile yaşayanlar olarak, ayrımcılık ve damgalamanın karşısında dayanışmanın yanında yer alıyoruz” dedi.
Açıklamanın tam metni şöyle:
Dünya Sağlık Örgütü tarafından HIV ve AIDS farkındalığını artırmak için 1988 yılında 1 Aralık, Dünya AIDS Günü olarak kabul edildi. HIV ile tanışmamızın üzerinden ise tam 40 yıl geçti. Gelişen tedaviler ile sağlığa erişebilen HIV ile yaşayanlar HIV'e bağlı olarak herhangi bir sağlık sorunu yaşamıyor. Ancak herkesin sağlığa eşit erişim hakkı olması gerekirken Türkiye’de HIV ile yaşayan kilit grupların; gençlerin, kadınların, göçmenlerin, LGBTİ+’ların, seks işçilerinin tedaviye erişimleri çeşitli gerekçelerle engelleniyor, yaşam hakkı ihlaline varan hak ihlalleri yaşanıyor. Bu nedenle günümüzde HIV'i bir sağlık sorunundan çok toplumsal ve politik bir mesele olarak ele almak gereklidir.
Türkiye’de HIVfobi toplumsallaşarak kendisine kurumsal bir kimlik edinmiş durumda ve her yere korku ve kaygı olarak nüfuz etmiş halde. HIV ile mücadele diye yıllardır ezbere söylenegelen "savaş"ta HIV ile yaşayanlar, toplum dışında yaşıyormuş gibi düşünülerek yok sayıldı. Günümüzde ise bu savaş yok saymanın ötesine geçmiştir. Diyanet İşleri Başkanı'nın parmakla hedef gösterdiği; HIV'in yayılımından yine HIV ile yaşayanların "suçlu" ilan edilerek sorumlu tutulduğu; ahlakçı ve sağlamcı saiklerle herkesin HIV statüsünü açıklamak zorunda bırakıldığı bir baskı ve ayrımcılık ortamına artan HIVfobi doğrudan aracılık ediyor. HIV ile yaşayanlar, HIVfobi yüzünden başta sağlığa erişim hakkı olmak üzere çok fazla sayıda hak ihlaline maruz bırakılıyor. Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı verilere göre 2020 yılında, sağlığa erişemediği için AIDS evresinde hayatını kaybeden kişi sayısı 24. Son beş yılda bu sayı toplam 140. Sayıların tam olmadığını ve gerçekte daha yüksek olduğunu da öngörmek mümkün. AIDS'e bağlı ölümlerin önüne geçmek için ayrımcılık ve damgalamadan uzak; ihtiyaca yönelik kapsamlı ve kapsayıcı sağlık hizmetlerine ve tedaviye herkes eşit şekilde erişebilmelidir!
Tek bir kişi bile eksilmeyeceğiz!
Haklarımızın bilincinde ve peşinde HIV ile yaşayanlar olarak, ayrımcılık ve damgalamanın karşısında dayanışmanın yanında yer alıyoruz. En başta sağlığa erişim hakkımız olmak üzere tüm haklarımızı bilerek; tüm eşitsizlikleri gün yüzüne çıkararak ve dayanışarak elde edeceğiz. Bundan sonra tek bir kişi bile eksilmemek için, HIV ile yaşayanlar başta olmak üzere, herkesi birlikte eşit ve adil bir yaşam için mücadeleye, haklarımıza sahip çıkmaya davet ediyoruz!
Etiketler: insan hakları, yaşam, çalışma hayatı, sağlık, hiv