29/01/2021 | Yazar: Umut Güven

“BDSM ilişkilerinde açık ve şeffaf bir iletişim her iki tarafın zihinsel ve fiziksel olarak özgürleşebileceği bir alan yaratır. Aslında bu, ilişkilenmenin temelidir ve hayatımızın her alanına yayılması kişinin faydasınadır.”

Sanat ve erotizmin kesişimi, Shibari Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Sergilediği işler ve ürettikleri ile uzun zamandır keyifle takip ettiğim bir ismin kapısını çaldım; Özlem Ünlü. Özlem, çoğu zaman pek de konuşulamayanları görünür kılan bir sanatçı. Ürettiği işlerde, cinselliğe ve erotizme dair düşünme alanları açarak, izleyicilerin yaşamlarına temas ettiğini ve pozitif bir dönüşüm yarattığını rahatlıkla söyleyebilirim.

Bu keyifli sohbeti ise, Özlem’in “sağlıklı bir şekilde deneyimlendiğinde şifa olduğuna inanıyorum.” diye tanımladığı Shibari’yi daha iyi anlamak ve bu konudaki doğru bilgileri daha çok kişiyle paylaşmak adına gerçekleştirdik. Keyifli okumalar!

Selam Özlem, öncelikle sana dair konuşabiliriz. Neler yapıyorsun?

Merhaba Umut, tabi ki. Ressam ve performans sanatçısıyım. Performans alanında beni Performistanbul temsil ediyor. On bir senedir İstanbul’da yaşıyorum. Genelde erotik işler üretiyorum. Cinsellik, cinsiyet ve benzeri bağlamları, iktidar ile olan ilişkiler üstünden irdeliyorum. Seriler halinde çalıştığım işlerimden bazıları; Erotik Türkçe Alfabe, Bindil (sevişen çiftleri çizdiğim ve kitaplaştırdığım bir seri), Kendi Kendine…

Ayrıca şifa ve doğayla da yakinen ilgiliyim. Reiki, Mikusana Mitakara (Japon şamanik şifası), bitkiler ve taşlar kendime açtığım alanlardan birkaçı. İnsan olma yolundaki serüvenimde bana ışık tutuyorlar :) Shibari ve BDSM de keza öyle, kişinin kendine/biriyle açtığı rıza temelli bir alandır. Sağlıklı bir şekilde deneyimlendiğinde şifalı olduğunu düşünüyorum.

Karantinada handpoke dövme yapmaya başladım, yeni heyecan duyduğum şeylerden biri. İnsan bedenine kalıcı bir iz bırakmak, bunu ince ince işlemek, tasarlamak bir çeşit büyü gibi.

Hepsi o kadar ilgi çekici ki, ayrı ayrı her birine dair sohbet etmek istedim! Fakat biz bugün senin de biraz değindiğin gibi Japonya ile bağlantısı olduğunu bildiğim Shibari ile ilgili sohbet edeceğiz, nedir bu Shibari?

Japoncada “Shibari’’ bağlama, esir alma ve kısıtlama anlamlarına gelir. Estetik ve güzel bağlama pratiğinin adıdır. Kadim bir dövüş sanatı olan “hojojutsu’’dan evrilmiştir. Hojojutsu suçluları yakalama, zapt etme ve işkence amacıyla ip ve bağlama tekniklerini kullanan bir savaş sanatıdır. 20. Yüzyılda, bağlamanın erotik ve duyumsal hazza yönelik, S/M (sadist/mazoşist ya da teslim olan/hâkim olan) eğilimler içeren bir pratiğe dönüşmesiyle Shibari ortaya çıkmıştır. Bir diğer adı Kinbaku’dur ve “sert bağlama’’ anlamına gelir.

Shibari’nin BDSM[1] ile ilişkisi nedir? Tüm bunlardan bahsederken etik, güvenlik ve rıza kültürünün önemine de değinmemiz iyi olur belki.

BDSM ortak rızaya dayalı psikolojik ve fiziksel kısıtlama, rol oyunları, güç değişimi ve hatta bazen acı vermesi ile karakterize edilen erotik uygulama ve ifadenin sürecidir. Esaret-disiplin, hakimiyet-teslimiyet, sadizm-mazoşizm için kullanılan bir kısaltmadır ve geniş bir cinsel davranış yelpazesini tanımlar. BDSM katılımcılarının eğilimleri de farklıdır. Bazıları sadece sınırlı sayıda BDSM aktivitesine ilgi duyarken (shibari gibi), diğerleri daha geniş ve esnek eğilimlere sahip olabilirler.

Shibari BDSM çatısı altında yer alır. Burada en önemli şeylerden biri BDSM’in genel etik çerçevesine, güvenlik protokolüne ve ortak rızaya uyulması gerekliliğidir. Burada temel olarak genel etik bir çerçeve çizecek olursak; kendimizin ve diğerlerinin sınır, ihtiyaç, arzu ve tutkularına saygılı olmamız. BDSM topluluklarında karşılaştığımız kişi ve bedenlerine normatif yaklaşmamamız önemli. Herkesin, kendimizin ve diğerlerinin mahremiyetine saygı göstererek, topluluk içinde yaşanan deneyimleri üçüncü şahıslarla dillendirmemeli ve kişinin deneyimini kişi için tehdit unsuru olarak göstermemeliyiz.

Güvenlik protokolü dediğim; BDSM kapsamında deneyimlenecek herhangi bir aktivitenin öncesinde tüm olasılıkları göz önünde bulundurarak olabilecek aksilikler için ön hazırlıktır. Kişilerin neyi neden istediğini iyi bilmesi, bu konuda bilinçli olması ön koşuldur. Her aktivitede “safe word” olur ve bunun işlemesi altın kuraldır. Çünkü hayır, hayır demektir. Kişilerin beden esnekliği, kronik bir rahatsızlığının olup olmaması, ameliyat geçirip geçirmediği, alkol ve benzeri şeylerin etkisinde olma hali, sürecin deneyimi vs. öncesinde şeffaf bir şekilde konuşulup dikkat edilmesi gereken hususlardır.

Rıza kültüründen bahsedecek olursam, BDSM ilişkilerinde açık ve şeffaf bir iletişim her iki tarafın zihinsel ve fiziksel olarak özgürleşebileceği bir alan yaratır. Aslında bu, ilişkilenmenin temelidir ve hayatımızın her alanına yayılması kişinin faydasınadır. Öncesinde yapılacakların sınırlarının belirlenmesi güvenlik için gereklidir ve belirlenen sınırların ötesinde sınırların zorlanması halinde tarafların durma, terk etme ve ayrılma hakları vardır. Bunlara dikkat edilmesi, uygulanması bence zorunluluktur. Aksi halde, kişiler sağlıklı bir şekilde arzularını deneyimlemekten ziyade birbirlerini sadece travmatize ederler.

Shibari cinsellik veya fetişten ötesi… sanat ve erotizmin bir kesişimi diyebilir miyiz?

Kesinlikle, diyebiliriz.

Sanki gün geçtikçe daha fazla kişinin yaşamına dahil oluyor. Peki Shibari ile ilgili göz ardı edilen şey ve en büyük yanılgı nedir?

Arzu her şey gibi bulaşıcıdır ve ihtiyaç dahilindedir. Günümüzde bilgi çok hızlı yayılıyor ve insanın yeniye olan merakı ve arzusu tetikleyici olabiliyor. Burada dikkat edilmesi gereken şeylerden biri neyi istediğimizi iyi bilmekten geçiyor.  Bağlanmak isteyen teslim olmayı, bağlayan teslim almayı istediği için bir araya gelir. Bu istenç yoksa sürdürülmemelidir.

Bir diğeri, Shibari’nin seksle sonlanması fikri var insanlarda. Bu en büyük yanılgılardan biri. Japonya’da bağlamanın kendisi bir deneyimdir. Batıda bağlamanın motivasyonu, bağlanan kişiye bir şeyler yapmaktır fakat bu illa ki seks anlamına gelmez.

Shibari atölyeleri düzenlediğini de biliyorum. Atölyelere katılıp, bunu ilk kez deneyimleyenlerden nasıl geri dönüşler oluyor? Bu deneyim insanların hayatına ne şekillerde temas ediyor?

Pandemi öncesi Shibari atölyeleri ve performansları gerçekleştiriyordum. Genelde keyifli, kafa açıcı geçiyordu dersler. Yani, derse katılıp hiç ona göre bir şey olmadığını da anlayan var tam aksi hayatının merkezine oturtan da. Bir kere bunu sürdürdüklerinde beden farkındalığı artıyor, nasıl alan tutacağını öğreniyor ve diğer iç disiplinleri de…

Shibari ve felsefesine dair daha fazla şey öğrenmek isteyen veya bunu deneyimlemek isteyenler ne yapmalı, nerelere gitmeli?

İşin profesyonellerinden ders veya seans alabilirler, internetten özellikle yabancı kaynaklardan araştırma yapabilirler. Deneyimlemek için üstte bahsettiğim konuları göz önünde bulundurarak partner bulabilirler. Kişi öncesinde sağlam bir araştırma ile ilginin yanına bilgiyi koyarak bir bilinç oluşturmalı. Sonrası akar zaten. Yurtdışında birçok mekân, festival ve benzeri yerler var. Ülkemiz bu konuda çiçeği burnunda.

Kaos GL dergisine ulaşın

Bu yazı ilk olarak Kaos GL dergisinin Normativite dosya konulu 174. Sayısında yayınlanmıştır. Dergiye kitapçılardan veya Notebene Yayınları’nın sitesinden ulaşabilirsiniz. Online aboneler dergi sitesinden dergiyi okuyabilir.

 

 


[1] BDSM, bondage/bağlama, dominasyon, sadizm, mazoşizm kavramlarının kısaltması olarak kullanılmaktadır. 


Etiketler: yaşam, cinsellik
İstihdam