31/03/2022 | Yazar: Gözde Demirbilek

Söylenti bir tanım yayıldı. Ben, kendimi aramıyordum; karakterimi arıyordum.

Söylenti ve çatırdamalarla başladı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

KP_the_writer’ın, Logan Silkwood’un Queerly Trans’ta yazmış olduğu Writing Prompt: Pivotal Moments isimli yazısına vermiş olduğu It Started with a Whisper and an Egg Crack yanıtının Türkçeleştirmesidir.

Her an bir dönüm noktasıdır

Bu o kadar harika bir yazı ki, beni; anları, olayları, insanları, benliği, yaşamı, varoluşu, kelebek etkisini, gerçeği, özü düşünmeye zorladı. Kahretsin. İlk cümleden varoluşçuluğa girmek istememiştim, benim hatam bir saniye.

Merhaba.

Her an, her karar, her eylem, her düşünce çok önemli bir andır

“Kuantum Zıplaması”nı duydunuz mu? Yok, o 90’ların ünlü TV şovlarından; AF Scott Bakula ve Dean’in “bu ben miyim yoksa Dave Franco’nun 20’li yaşlardaki hali mi?” Stockwell’i değildi. O “Kuantum Sıçraması”ydı. Farklı ama konsepte uygun.

Trans-tangent: Hmm, Kuantum Sıçraması’nı severdim. Baş karakter, Sam, her hafta yeni bir karaktere sıçrardı, her bölümde farklı biri olurdu, ayy! Şimdi düşününce ilginç geliyor. Onu bu sıralar izlemek cesurca olurdu ama o benim hassas trans kalbime şarkı söyledi. Şimdi izlemek, cinsiyet ve cinselliği nasıl keşfettiğini görmek ilginç olurdu.

Kuantum Sıçraması Zıplaması

Paralel gerçekliklerin üstünden zıplamak için inanılmaz basit bir kuantum tekniği. Bu yazıyı öneriyorum.

Şimdi hayal edin, ya her an her karar yeni bir zaman çizelgesi yaratıyorsa ve diğer tüm zaman çizelgelerine erişebilseydiniz ne olurdu? Yani, milyonlarca kopyanızın yaşadığı tüm deneyimlere erişebilseydiniz ve onların olumlu özelliklerinden faydalanabilseydiniz ne olurdu?

Trans-tangent: Bekle, bu benim cisgender erkek versiyonuma sıçrayabileceğim anlamına mı geliyor? Şunu demek istiyorum: Eğer her nokta, evrensel deneyimin yeni bir yörüngesi, yeni bir çizgisiyse; trans oluşum teorisi hormon seviyelerine dayanıyorsa, o zaman benim bir versiyonuma zıplayışım mantıklıdır. Hangi hormon seviyeleri yerinden oynamadı ki… Ama? Ya benim bütün versiyonlarım transsa? Kanka, bu varoluşçuluğun yeni bir seviyesi!

Bekle, bu kendimin cisgender erkek versiyonuna kuantum sıçrayabileceğim anlamına mı geliyor?

Ah, doğru. Bu makale bununla ilgili değil. Kendimi kaptırdım ama cidden ilginç şeyler. Bir ara Google’la.

Her neyse, mesele şu ki (Bekle, bir noktam var mı? Evet, evet var) her an bir dönüm noktası olarak kabul edilebilir çünkü bazen (genellikle) en büyük dönüm noktası anları, en büyük etkiye sahip olanlar (kelebek steroidleri üzerindeki kelebek etkisi) mutlaka açık kimlikli değildir. Ya bir söylentiyse?

Evet, evet, soruya cevap ver!

Tamam, sakin ol! İyi. Çok önemli bir an seçeceğim, bunun bir söylenti olmayacağını garanti etmiyorum.

(Düşünme müziği girer)

Pekala! Şimdi çatırdamamda çok önemli bir an seçiyorum. Logan Silkwood’un yazma isteminden bahsettiği yazısına göre Queerly Trans’ta bu “önemli an” fikrinin üstesinden nasıl gelineceği konusunda pek çok seçenek var ama ben bir klasikle gelmeye karar verdim: “Olamaz, ben transım!” anı. Tamamen değilim aslında. Ama bu da bir başlangıçtı.

Uzun lafın kısası – ama işte hikaye uzun

Her şey oldukça hızlı oldu ve cinsiyetçi olduğumu (kendimi [aynen] ilk defa böyle etiketliyorum) fark etme ve kabul etme anımda tutar kimliğim temelden sarsıldı.

Önce hangisi geldi – Trans mı queer mi? Bir anda cis-het’ten queer trans’a.

Söylenti bir tanım yayıldı. Ben, kendimi aramıyordum; karakterimi arıyordum.

Spoiler uyarısı: Tüm karakterlerim benim yönlerim ve bana keşfetmem veya geliştirmem gereken bir parçamı göstermek için ortaya çıkıyorlar. Bunu şimdiye kadar anladım sanırdın! Bu fiyasko hakkında daha fazla bilgiyi “Karakter Yansımaları” yazımda okuyabilirsiniz.

Söylenti, bir tanımla yayıldı. Ben, kendimi aramıyordum; karakterimi arıyordum.

Karakterlerime ekleyecek “etiketler” ararken, Genderqueer’in beni buz kesen bir tanımını okudum.

Buz kesmiş halimi göstermek için tam tanımı bulmaya çalıştım ama görünen o ki yeterince değişmişim ve geçmişte ne yaptığım hakkında hiçbir fikrim yok, olan bu. Ya da tanım çok yanlıştı, düzeltildi. O zamanlar ihtiyacım olan şey buydu, benim söylentimdi. En önemli anım! Tanım şöyle bir şeydi:

Genderqueer: Erkek veya kadına özgü olmayan bir cinsiyet ifadesine sahip olmak.

O zamanlar ihtiyacım olan şey buydu, benim söylentimdi. En önemli anım!

“Cinsiyet ifadem”in esasen queer olduğunu kabul etmeye hazırdım ve bu da ihtiyacım olan çatırdamanın ufak bir girişiydi.

Kötü tanımlanmış bir söylenti, yıllarca fark edilmeyen disforiden daha güçlüydü. Canlandırmayı öğrendiğim kişi olmadığımı gösteren yüzlerce işaretten çok daha açıktı. Ve onları duymak, büyüyen karakter grubumun onlar olmam için kafama vuran ve bağıran seslerinden daha yüksekti.

Tuhaflık güçlükle ortaya çıkar

Cis-het yapımı kısa iskeleden gökkuşağının okyanusuna uzun bir yürüyüş oldu. Bir yıl önce, henüz yeniyken yazmıştım. Çatırdamanın içinden kafamı ilk çıkardığımdaki cinsiyet hakkında kafası karışık fikirlerimi okumak eğlenceli ve tuhaf, ufak bir tokat gibi.

Bir saniye bekle. Heteroseksüel bir cisgender kadın olduğumu sanıyordum? Eğer cis değilsem, o zaman teknik olarak transım. Ne olmuş? Ben eşcinsel bir trans erkek miyim? (Baş dönmesini başlatın)

Vanilyadan gökkuşağı havuzuna: Cinsiyet keşfinde bir bakire tarafından öz-farkındalık arayışı.

O zamandan bu zamana boşlukları doldurmak isterseniz, sürecimle ilgili bir yazı yazdım. Bu bir şeydir.

Tanım gereği cinsiyetçi olduğumu artık inkar edemem ama zavallı küçük beynim “Translar, heteroseksüelliğe geçiş yapar” anlatısıyla o kadar uzun süredir acı çekiyor ki, trans olma kavramıyla boğuşuyorum.

Benim büyük şişman trans evrimim: İşte o zaman cinsiyet zincirlerini kırdım ve kendimi buldum.

“Tadına sonra bak!” dediğim kısım burası

1)    Önemli an

2)    Bir söylenti

3)    Cinsiyetçilik

4)    Gerçek oldu!

Sizin sıranız, en önemli anınız neydi? Logan’ın Köşesi’ne ve diğer tüm işlerine buradan göz atabilirsiniz.


Etiketler: yaşam, dünyadan
İstihdam