20/11/2012 | Yazar: Umut Güner

20 Kasım Nefret Mağduru Trans Bireyleri Anma Günü etkinliklerinin ana gündem maddelerinden biri de trans seks işçileri ve müşterilerini haraca bağlamaya çalışan ‘çete’ örgütlenmeleriydi.

Transfobik Nefret, Çeteler, Ev Mühürlemeleri Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
20 Kasım Nefret Mağduru Trans Bireyleri Anma Günü etkinliklerinin ana gündem maddelerinden biri de trans seks işçileri ve müşterilerini haraca bağlamaya çalışan “çete” örgütlenmeleriydi.
 
Pembe Hayat Derneği Ankara’da Eryaman- Esat Olayları sürecinde yaptığı ifşa faaliyetleriyle çetenin yargılanmasını sağlamıştı. Trans bireyler sosyal dayanışma ağlarından yoksun oldukları için translara yönelik çeteler de çok rahat örgütlenebiliyor, polisin “su testisi su yolunda kırılır” yaklaşımı da trans bireylerin yaşam alanlarını güvenliksiz bir ortama dönüştürüyor.
 
Antalya ve İstanbul Avcılar’da bir grup transfobik insanın trans bireylerin barınma ve çalışma hakkına yönelik karşı transfobiyi körükleyen tacizkar fiilleri polisin ev mühürlenmeleriyle sonuçlandı.
 
“Transların dayanışma ortamlarının çok az olması çeteleri daha hoyratlaştırıyor”
Demet Yanardağ,
“Transların dayanışma ortamlarının çok az olması çeteleri daha hoyratlaştırıyor. Trans bireylerin de görünürlük problemi olduğunu unutmamamız gerekiyor. Bu görünürlük problemi adalete erişimi ciddi bir şekilde etkiliyor. İzmir’de çeteler tarafından arkadaşlarımız darp ediliyor ve haraç toplanmaya çalışıyor. Dernek olarak Aile ve Kadının Korunması kanunundan faydalanarak 10 trans kadına devlet tarafından koruma kararı aldırdık. Diğer şehirlerdeki çeteler için de bu yol kullanılabilir diye düşünüyorum. Bir an önce harekete geçmeliyiz. Diğer şehirlerdeki LGBT bireylerin örgütlenmesi için çalışmamız lazım. Özellikle kolluk kuvvetleri ve polise eğitimler verilmeli. Günler geceler boyu karakolları dolaşarak polise ulaşmaya çalışıyoruz.”
 
“Şimdilerde ise trans çetelerle uğraşıyoruz”
Selay Tunç,
“15 yıldır seks işçisiyim, ilk başlarda keyfi gözaltından korkuyordum. Daha sonra kabahatler kanunu ile uğraşmaya başladık. Aynı zamanda polise direnmekten bizlere dava açılıyor. Ben artık mücadele etmekten korkuyorum. Çetelere karşı eskiden hep birlikte mücadele ediyorduk. Şimdilerde ise trans çetelerle uğraşıyoruz. Şu anda bizleri transların da dahil olduğu çeteler mağdur ediyor. Şimdi bunlardan şikayetçi olmaktan korkuyoruz. Yer kavgası var, haraca bağlayan trans çeteleri var. Her gün translar birbirlerinin evini basıyor. Bunun da uzun vadede bizim barınma hakkımızın önünde ciddi engeller yaratmasından korkuyorum. Ben Hoşdere’de çalışıyorum, aydınlatma kapalı, karanlıkta şiddete açık bırakıyorlar bizi.”
 
“Polis gerekli korumayı sağlamıyor”
Belgin Çelik,
“Diyarbakır’da 300 TL’ye kadar para cezası kesiliyor. İstanbul’da farklı uygulamalar var. Mersin’de translara 500 TL’ye kadar para cezası kesiliyorlar. ‘Translar çok para kazanıyor. Zaten bu parayı öderler’ diye bir yaklaşım var. Sadece Kaos GL’den, Pembe Hayat’tan, İstanbul LGBTT’den destek alıyorlar. Artık kabahatler kanunu üzerinden değil de trafik kanunundan ceza kesiliyorlar. Cezalar vatandaşlık numarasına gelebiliyor. Seyranbağları’nda çeteler translara saldırıyor sürekli ve polis gerekli korumayı sağlamıyor. Ergenekon davasından 7 transseksüel şu anda içeride.”
 
“Avcılar’da Ev Mühürlenmesine İtiraz Ettik”
Hayat Çelik,
“Avcılar’daki ev mühürlerinin kaldırılması için bölge mahkemesine başvuruldu. Halkların Demokratik Kongresi, Eğitim-Sen ile ortak toplantı yapıldı. Bundan sonraki süreçlerde Halkların Demokratik Kongresi de destek olacak. Ev mühürleri kaldırılması hukuksal olarak sağlanmazsa büyük ölçüde bir eylem yapılacak.”
 
“Antalya katılımcıları evlerinin mühürlenmesinden korktukları için gelemediler”
Sinem Kuzucan,
Antalya’da evler mühürlendiği için konuşmacı olacak arkadaş o yokken evinin mühürlenmesini istemediği için toplantıya gelemediğini belirtti. Aslında ev mühürlenmesinin böyle bir etkisi de trans bireylere filli “ev hapsi” verilmiş oluyor.”
 
 

Etiketler: yaşam
İstihdam